D Ü N D EN BU G Ü N E KIBRIS E R O L M A N ĠS A L I
S ürüm : 1.0 Nisan 2000 Y eni G ü n Y ayıncılık D Ü N D EN BU G Ü N...
24 downloads
391 Views
433KB Size
Report
This content was uploaded by our users and we assume good faith they have the permission to share this book. If you own the copyright to this book and it is wrongfully on our website, we offer a simple DMCA procedure to remove your content from our site. Start by pressing the button below!
Report copyright / DMCA form
D Ü N D EN BU G Ü N E KIBRIS E R O L M A N ĠS A L I
S ürüm : 1.0 Nisan 2000 Y eni G ü n Y ayıncılık D Ü N D EN BU G Ü N E KIBRIS N urer U Ğ U R L U baĢkanlığ ınd a bir kuru l tarafından hazırlanm ıĢtır. Dizgi - Y ayım layan: Y eni G ü n H aber A jansı B asın ve Y ayıncılık A .ġ . B ask ı: Ç ağdaĢ M atbaacılık ve Y ayıncılık L td. ġ ti. Nisan 2000 P ro f. D r. E R O L M A N ĠS A L I *** D Ü N D EN BU G Ü N E KIBRIS C U M H U R ĠY E T G A Z E T E S ĠN ĠN O K U R L A R IN A A R M A Ğ A N ID IR . *** ĠÇ ĠN D E K ĠL E R Ö nsö z B irinci B ö lü m B aĢlang ıcından 1960 'a K adar K ıbrıs
1) D ö rt B in Y ıl Ö ncesinden Y ak ın G eçm iĢe 2) K ıbrıs'ın O sm anlı Ġm parato rluğu'na K atılıĢı 3) Ġng iliz Y ö netim i D ö nem i 4) K ıbrıs'ta T ürklerin, R u m lar ve Ġng ilizlerle Ç atıĢm aları 5) L o zan S o nrasında K ıbrıs T ürk leri ve B ir B enzerlik 6) Ġkinci D ü nya S avaĢı S o nrasında R u m ların A rtan E no sis G iriĢim leri 7) S ö m ürgelerinden Ç ek ilen Ġm p arato rluk ve O rtada D uran K ıbrıs Ġk inci B ö lü m 1960 ve S o nrası 1) Z ürih ve L o ndra K o nferansları ve K ıbrıs C u m h uriyeti 2) A ntlaĢm alardan M utlu O lm ayan T araf, E no sisçiler ve K ilise 3) K ıbrıs C u m huriyeti'nin O rtadan K alk ıĢı (1963) 4) 1964-1974; B elirsizlik, H aksızlık ve A cılı Y ıllar Ü çüncü B ö lü m T ürkiye E no sis'i Ö nlü yo r; 1974, Y eni B ir D ö nem 1) 1974'e B eĢ K ala D uru m N asıld ı? 2) "M üdahale" T ürkiye Ġçin K açın ılm azd ı 3) U lu sal Ç ık arları K o ru m anın B edeli 4) T ürkiye H arita Ç izebilir m i? 5) T ürkiye B aĢın ı K ald ırıyo r m u ? 6) M üdahalenin S afhaları ve U zun M arato n 7) A m erikan A m bargo su ve T ürkiye'nin Ö ğrend ik leri 8) K K T C 'nin K uru lu Ģu ile B aĢlayan D ö nem D ö rdüncü B ö lü m Y eni D ö nem , A B ve K ıbrıs
1) A B K ıbrıs'a E l A tıyo r 2) AB Devreye Giriyor 3) Demirel-D enktaĢ D ek larasyo nu nu n Ö nem i 4) D o laylı E no sis'e G ö türen Y o l; G K R Y -A B ĠliĢk ileri 5) E ski Y ugo slavya, E sk i Ç eko slavak ya ve K ıbrıs'tak i D evletler 6) Y unanistan ile G K R Y A rasında A sk eri ĠĢbirliğ i 7) T ürk -Yunan ĠliĢk ileri ve K ıbrıs B eĢinci B ö lü m T ürkiye ve K ıbrıs 1) K ıbrıs'ın T ürk iye Ġçin T aĢıd ığ ı Ö nem 2) T ürkiye'nin U luslararası ĠliĢk ileri ve K ıbrıs 3) T ürkiye-K ıbrıs ĠliĢk ileri A ltıncı B ö lü m S o n G eliĢm eler ve S o nuç 1) H elsink i D o ruğu ve K ıbrıs 2) K ıbrıs T ürk iyesiz A B 'ye G irerse S o nuç N e O lur? 3) G erçek B arıĢ N asıl S ağ lanır Kaynaklar *** Ö N SÖ Z B u küçük kitapta K ıbrıs ko nusu, esk i yıllardan baĢlayarak bugü ne kadar getirilm iĢ ve yarına ıĢık tutacak değerlend irm elere yer verilm iĢtir. B ug ün K ıbrıs'ta K K T C 'nin varlığ ı, bö lge uzm anı D r.A ndrew M ango 'nu n da yazd ığ ı g ib i, "Ġng iltere'nin im paratorluk to praklarından geri çek ilm esinden so nra, K ıbrıs'tak i T ürk tarihin in ve varlığ ın ın ko runm ası için o rtaya çık m ıĢtır. A dada R u m ların (ve Y unanistan'ın) ne kadar hakları varsa, K ıbrıs T ürk lerinin (ve T ürk iye'nin) de o kadar hakk ı vard ır. R u m D evleti ne kadar m eĢru ise K K T C 'de o kadar m eĢrudur."
A vrupa ve A m erika dün o lduğu g ibi bugü n de Y unanistan'ın arkasınd a durduğu ve o na destek verd iğ i için, R u m lar ve Y unanistan K ıbrıs'ta (ve E ge'de) üstünlüğü ellerine geçirm ek isk em ekted irler. E ğer A vrupa ve A B D Y u nanistan'ın arkasında durm am ıĢ o lsalard ı, Y unanistan K ıbrıs ve E ge'de "ü stünlük sağ lam a" p o litikasından vazgeçer, T ürkiye ile "ad il ve dengeli" bir anlaĢm a yap m ak zo run da kalırd ı. K ıbrıs ko nusu, K ıbrıs T ürk halk ın ın (ve K K T C ) yaĢam hakk ın ın ve egem enliğ in in ko runm ası ve ada üzerind e T ürkiye ve Y u nanistan arasında bir denge sağ lanm ası m eselesid ir. B u deng e kabu l ed ilm ed iğ i sürece u yuĢm azlık çö zülem ez. Kitapta 1950'lerden bugü ne kadar o rtaya çıkan geliĢm eler ana hatları ile o rtaya ko ndu. 1990'dan so nra A vrupa B irliğ i'nin K ıbrıs ko nu su na "m üdahale" etm esin in param etreleri nasıl değ iĢtird iğ i ve "ad il ve dengeli" bir çö zü m için, o lanak ları nasıl azalttığ ı ele alınd ı. S ürdürülebilir bir çö züm için A B 'nin ve A B D 'nin yap m ası gerekenler tartıĢıld ı. O kurlara yeni bir bo yut getirebilirsem bu ndan bü yük m utlu luk d u yacağ ım . E ro l M A N ĠS A L I *** D Ü N D E N B U G Ü N E K IB R IS
B ĠR ĠN C Ġ B Ö L Ü M B aĢlang ıcından 1960 'a K adar K ıbrıs 1) D ö rt B in Y ıl Ö ncesinden B ugü ne K ıbrıs K ıbrıs ad ının F in ike kö kenli o lduğu nu savu nan tarihciler vard ır (1). F inike d ilind e "kubru ", "k ıyı" anlam ına gelm ekted ir. F inikelilerce bu ad ın ku llanılm ası, K ıbrıs'ın A nado lu 'ya "karĢı bir k ıyı" o lm asından kaynak lanm aktad ır. P ro f.F iru zan F inal ise araĢtırm alarında, bak ır anlam ına gelen "zabar" kelim esind en çıktığ ın ı, bu nu n A katça dilinde C ypr o larak o kunduğunu araĢtırm alarına dayand ırm aktad ır (2). T ürkiye'nin 40 m il yak ın ında D o ğu A kdeniz'de bu lunan ada tarih bo yu nca, A sya, A vrupa ve A frika k ıtalarının sık ıĢtırm aları ile do ğ m uĢtur. Y erbilim cilerin yaptık ları araĢtırm alara gö re K ıbrıs adası T ürk iye'ye, her yıl 2,5 cm . yak laĢm aktad ır. M .Ö . 1450 yılında E sk i M ısırlıların egem enliğ i altına g iren K ıbrıs, daha so nra da H ititliler tarafınd an fethed ilm iĢtir. M .Ö .350'de P erslerin adaya egem en o lduğunu gö rü yo ruz. F inikeliler ve A surlu lar da adanın hak im leri arasına g irm iĢlerd ir. M .Ö .58'de R o m alılar adayı fethetm iĢlerd ir. R o m a Ġm paratorluğu 'nu n M .S .395 yılında ik iye bö lü nm esinden so nra ada , D o ğu R o m a Ġm parato rluğu'nu n denetim inde kald ı. M .S . 632 yılında adaya islâm fethin in, S uriye'd en baĢlad ığ ını gö rü yo ruz. A ncak A rap lar, adada tam bir egem enlik kuram ad ılar. H açlı S eferleri sırasında ada, 1191'de, Ġng iliz K ralı
A slan Y ürek li R iĢar'ın (R ichard) denetim i altına g ird i. A ncak kral adayı ö nce T em p ler ġ ö valyelerine so nra da G u y de L usig nan'a bıraktı L usin yenler (L usig nan) adayı 1489 'a kadar egem enlik leri altında tuttular ve K ato lik d inin i yayg ın laĢtırd ılar. B u arada C enevizler de adayı k ısm en d enetim leri altında bu lu nduru yo rlard ı. M em lük lerin bu dö nem içinde, adanın bazı bö lü m lerinde etkili o lduk larını ve adada Ġslâm eserleri bıraktık ların ı gö rü yo ruz. D aha so nra, 1432'den baĢlayarak, V ened ik etkisinin, yavaĢ geliĢtiğ i gö rülür. A da artık V ened ik ko rsanların ın denetim inde id i. B u durum , A kd eniz'de üstünlüğü nü o rtaya ko ym aya baĢlayan O sm anlı Ġm parato rluğu 'nu rahatsız ed iyo rdu. ll.S u ltan S elim , K ıbrıs'ın fethinin zo runlu zo runlu o lduğu na inanıyo rdu. 1 T em m uz 1570 'de baĢlayan ilk çıkarm a, 1 A ğustos1 571'de kesin sonucunu verdi. 2) K ıbrıs'ın O sm anlı Ġm parato rluğu'na K atılıĢı O sm anlı Ġm p arato ruluğu 1571'd e adayı ald ığ ı zam an K ıbrıs V ened ik lilerin eğem enliğ indeyd i ve adada kato lik d ini etkiliyd i. O rto do kslar K ato lik lerin bü yük bask ısı altında, ö zgürlü kten yo ksu ndu lar. T ürklerin adayı alıĢlarında en ço k O rto do kslar sevind iler. A da tarih bo yu nca M ısırlılardan H ititlere, A surlu lardan A rap lara kadar değ iĢik bö lgesel güçlerin hak im iyetine g irm iĢ, D o ğu ve B atı R o m a Ġm parato rluk larından gö ç alm ıĢtı. B u nedenle ço k karıĢık ve karm aĢık bir to plu m sal yap ı serg iliyo rdu. A nado lu, S uriye, E ge ve B atı R o m a'd an, hatta A frika'dan gelenler K ıbrıs'ta, "çeĢitlilik gö steren", hetero jen bir so syal do ku o luĢturm uĢlard ı. V ened ik denetim inden do layı K ato lik d ini egem end i. O rto do kslar bü yük bask ı altındayd ılar. B u nedenle T ürk lerin geliĢi, en ço k O rtado ks inancında o lanları m utlu etm iĢti. A danın, M ısırlılar, H ititler, F enikeliler, A surlu lar, P ersler, P to lem iler, R o m alılar, A rap lar, B izanslılar, L üsinyen ler, C enevizliler, V ened ik liler ile süren serü veni, T ürk lerle so n buluyordu. 1571'de K ıbrıs'ın V ened ik lilerden alınm asından so nra ada'da artık T ürk varlığ ı yerleĢm eye baĢlıyo rdu. K ato lik ve L âtin bask ısından bu nalm ıĢ o lan d iğ er to plu luk larda ho Ģnuttular.A d a artık O sm anlı Ġm parato rluğu 'nu n bir parçası o lduğ u için, 16) yüzyıldak i yük selm e dö nem in in o lanak larından ve O sm anlı sınırları içindek i düzenli yö netim den adada yaĢayan çeĢitli gurup lar da yararlanıyo rdu. A da ko rsanların elinden kurtarılm ıĢ, K ıbrıs'ta yerleĢik bir "im parato rluk düzeni" hak im o lm aya baĢlam ıĢtı. O sm anlı Ġm paratorluğu içindek i bütün "kuru m lar" K ıbrıs'ta da yerleĢm eye baĢlad ı. O sm anlı Ġm p arato rluğu ilk aĢam ada 30.000 A ndo lu insanın ı düzenli bir biçim de adaya yerleĢtird i. M eslek gurup ları, "biribirlerini tam am layacak"bir biçim de seçilerek gö nderiliyo rdu. D em irciler, m arango zlar, dericiler, terziler, ku yu m cu lar, ayakkabıcılar, do kum acılar, hayvan, tahıl ve m eyva yetiĢtiriciler, taĢ ustaları bu nların baĢlıcalarıyd ı.
B ir ko rsan adası o lan K ıbrıs artık hukuk i, eko no m ik ve kü ltürel o larak hem daha ö zgür, hem de daha düzenli bir yap ıya kavu Ģm u Ģtu.O sam anlı Ġm paratorluğu 'nu n ü nlü "vak ıflar" yö netim i K ıbrıs'ta yerleĢtirilm iĢti. B u "V ak fiyeler", arada bazı bo Ģluk lar o lm asına karĢın bugü ne kadar süre gelm iĢtir. O sm anlı Ġm parato rluğu dö nem inde adada su yo lları, hanlar, kö prüler, cam iler, çeĢm eler ve yeni yo llar yap ıld ı. B u nların bir k ısm ı bugü n de ayaktadır. 3) Ġng iliz Y ö netim i D ö nem i O sm anlı Ġm p arato rluğu 19) yüzyılın ik inci yarısınd a (1878), Ġngiltere'den R u sya'ya karĢı destek sağ lam ak am acı ile, adanın m ü lk o larak O sm anlı Ġm paratoruğu'nd a kalm ası ko Ģu lu ile "yanlızca id aresin i" Ġng iltere'ye k iralad ı. Ġng iliz idaresi 1878 'de baĢlad ığ ında K ıbrıs'ta ik i halk vard ı; T ürk ler ve R u m lar. D iğer karıĢık grup lar ço k az sayıdayd ılar. D in o larak da M üslü m anlar ve O rto do kslar ço ğunluğu o luĢturu yo rlard ı (3). T ürk nüfu su adadak i to plam nü fü su n yüzde (% 44)'ü id i. V ak ıflar Ġdaresi'nin m ü lkü o lan arazilerle birlikte, T ürklerin adad a sahip o lduğu pay (% 50)'nin üzerindeyd i (4). A ncak Ġng iliz yö netim i sistem li bir biçim de hem O sm anlı Ġm p arato rluğu hem de T ürk iye C u m huriyeti dö nem inde, adadak i T ürk nü fusu nu n gö çünü ö zend irm iĢtir. Ö te yandan, B irinci D ü nya ġ avaĢın'da O sm anlı Ġm parato rluğu ve Ġng iltere'nin dü Ģm an ko nu m u nda bu lu nm aları, K ıbrıs'tak i T ürk lerin üzerinde bü yük bask ıların do ğ m asına yo l açtı. 1878'den so nra K ıbrıs'tak i T ürk lerin (O rto do ks) ve Ġng iliz bask ısı altında bu lu nm aları, T ürk nü fusu nu n A nado lu 'ya ve L o ndra baĢta o lm ak üzere d iğer bö lgelere gö çm elerine yo l açtı. A dada T ürk k im liğ in in silinm esi ko nu su nda sistem atik bir çabanın bu lu nduğu nu gö rüyo ruz. * T ürk kim liğ i yo k ed ilm eğe çalıĢılırken Ġng iliz ve R u m k im liğ i ö ne çıkarıld ı. * T ürkler üzerinde kü ltürel bask ı u ygu land ı. E ğ itim ve d in alanlarınd a bu nu gö rüyo ruz. * Ekonomik olarak T ürk lerin o lanak ları k ısıtland ı. Ö zellik le "V ak ıf" m alları, hileli bir biçim de Ġng iliz ve R u m ö zel Ģahıslarla, k iliselere geçirild i (5). O sm anlı Ġm p arato rluğu B irinci D ü nya S avaĢı'nda A lm anya ile birlikte o lu nca, Ġng iltere, adayı ilhak etm ek için 18 78 'den beri yürüttüğü po litikayı uygu lam a fırsatını bu ldu. Ġlk o larak 1917'de, bir "K rallık E m ri" yayın land ı. B u em irnam e ile O sm anlı vatandaĢı o lanların Ġng iliz vatandaĢlığ ına geçebilecek leri "iznin i" çık ard ı. B u tutum u, ada T ürklerin bir bö lü m ü nü n A nado lu 'ya ve Ġng iltere'ye gö ç etem elerine yo l açtı. S avaĢ sırasında, O sm anlı taabiyetinde o lduk ları için zaten bü yük bask ı altındayd ılar. L o zan A ntlaĢm ası ile de 1923'de K ıbrıs ad ası Ġng iltere'ye resm en bırak ıld ı. (M adde 20). B u m addeye gö re adadak i T ürk halk ına T ürk veya Ġng iliz vatandaĢlık larından birin i seçm eleri ö neriliyo rdu. T ürk vatandaĢlığ ın ı seçm eye baĢlayanlar T ürkiye'ye gö ç etm eğe baĢlad ılar.
B u gö ç yıllarca sürdü. B u nedenled ir k i bugü n (2000), T ürkiye'de 235.000, Ġng iltere'd e 120.000, Avusturalya'da 40.000, A m erika ve K anada'da 17.000 K ıbrıslı T ürk bu lu nm aktad ır. Ġng iliz yö netim i dö nem inde T ürk ler eko no m ik, siyasal ve kü ltürel o larak ezilen taraf o lm uĢtur. B una karĢılık R u m lar ve O rto do ks kilisesi, Ġng iltere'nin ho Ģgö rüsü ile sürek li geliĢm iĢtir. 1878'den Ġk inci D ü nya S avaĢı so nu na kadar geçen dö nem de; * O sm anlı Ġm paratorluğu 'nu n K ıbrıs T ürk lerine gereken desteğ i verm em esi, * T ürkiye C u m huriyeti'nin bu dö nem de yeterli etk in ro lü o ynayam am ası, K ıbrıs T ürk leri'nin, Ġng ilizlerin, R u m ların ve O rtodo ks kilisesinin bask ısı altında kalm alarına neden oldu. B una karĢın adadak i T ürk ler, ö zellik le R u m lar'a karĢı d irenç gö sterm iĢler ve kend i k im lik lerini ko rum aya çalıĢm ıĢlard ır. S iyasal, eko no m ik ve kü ltürel alandak i bu d ireniĢin, 19.yü zyılın so nlarında yeĢerm eye baĢlad ığ ın ı gö rüyo ruz. Ö zellik le, R u m ların adayı Y u nanistan ile birleĢtirm e g iriĢim leri k arĢısında T ürk ler, ada üzerindek i hak larını ko rum ak ko nusu nda d ıĢ destek alm am alarına karĢın çaba gö sterebilm iĢlerd ir. A tatürk devrim lerinin A nkara'da ilk u yg u lam aya k o nduğunda, A nado lu 'd an ö nce K ıbrıs T ürkleri bu alanda ö ncü lük yap m ıĢlard ır (6). B u ko nu ço k ilg inçtir; K ıbrısT ürk lerine, T ürkiye C u m huriyeti'nden bir telk in gelm em esine karĢın, tam am en kend i in isiyatiflerin i ku llanm ıĢlard ır. 4) K ıbrıs'ta T ürklerin R u m larla ve Ġng ilizlerle Ç atıĢm aları K ıbrıs 1878'd e Ġng iliz yö netim i altına g irm eden ö nce de adada ö zellik le, R u m ların O rto do ks K ilisesi aracılığ ı ile T ürk lere (ve M ü slü m anlara) karĢı sistem li bir hareketinin bu lu nduğu nu gö rüyo ruz. A ncak 1878'd e adaya Ġng iliz yö netim i geld ikten so nra R u m lar O rto do ks K ilisesin i, adada R u m hak im iyetini sağ lam ak için ço k daha rahat kullanm aya baĢlam ıĢlard ır. B ilind iğ i üzere Y unanistan, baĢta Ġng iltere o lm ak üzere, bü yük A vrupa ü lkelerin in kuk la yö neticilerin in denetim inde id i. Ġng ilizler adaya gelince, Y unanistan üzerindek i bu etki ve denetim leri, K ıbrıs adası ile "bütünleĢtirilerek" yürütülm eğe baĢlanm ıĢtır. G üney E ge adaların ın, G irit'in ve K ıbrıs'ın stratejik deniz ticaret yo lları üzerinde bu lu nm ası, S üveyĢ K analı'n ın açılm asından so nra daha da ö nem li o lm uĢtur. K ıbrıs, D o ğu A kdeniz'de, Orta-D o ğu petro l bö lgesine yak ın lığ ı do layısıyla da , yüzyılın baĢından so nra, bö lg edek i stratejik ö nem in i ko rudu. Ġng ilizlerin bu po litika çercevesinde, "kend i d enetim leri altındak i A tina yö netim leri ile K ıbrıs adasında izled ik leri po litikayı birleĢtirm eleri ço k do ğald ı. Ö zellik le T ürk iye C u m huriyeti'nin kuru lm asından so nra, K ıbrıs ile A nado lu arasındak i eko no m ik, so syal ve kü ltürel bağ ları ko parm aya çalıĢm ak istem eleri", bö lgesel po litikalarının do ğal bir so nucu id i.
B irinci D ü nya S avaĢı'nda K ıbrıs'ı O sm anlı Ġm parato rluğu 'na karĢı bir üs o larak ku lland ılar. Ġk inci D ü nya S avaĢı'nd a, A lm an lar tarafınd an iĢg al ed ilen E ge adaları ve Y u nanistan'a karĢı K ıbrıs yine ku llanıld ı. B ütün bu geliĢm eler o lurken K ıbrıs'tak i R u m lar ve O rto do ks K ilisesi, adada T ürk varlığ ın ı (ve M üslü m anlığ ı) zayıflatm ak için "do ğal bir o rtam " bu lm uĢlard ır. B u o rtam ı ku lland ılar. L o zan'da K ıbrıs'a iliĢk in verilm iĢ o lan kararlar da R u m ların iĢine yarıyo rdu. * H em T ürk nüfu su n azaltılm ası bak ım ından, * H em de T ürklerin eko no m ik duru m ların ın zayıflatılm ası bak ım ından bu geliĢm eleri ku lland ılar. 1878'de nü fu s ve eko no m ik o larak egem en u nsur olan T ürk ler, bu tarihten so nra zem in kaybetm eye baĢlam alarına rağ m en d irenç gö sterm iĢlerd ir. R u m ların adayı Y u nanistan ile birleĢtirm e çabaları (E no sis) 19) yüzyıla kadar g ider. B u hareketin ö ncü lüğü nü, hep O rto do ks K ilisesi yap m ıĢtır. K ıbrıs T ürk leri, adanın A nado lu 'ya yak ın lığ ı do layısyla, d ıĢardan yard ım g elm ese bile, kend i g iriĢim leri ile destek sağ lam ıĢlard ır. Z aten denizin karĢı yakasınd a (A nado lu 'da) ço k sayıd a K ıbrıslı T ürk'ü n yaĢam akta o lu Ģu, bu iliĢk iyi do ğal o larak sağ lad ı. A krabaları, bö lü nm üĢ aileler, gö nü llü destek verebiliyo rlard ı. K ıbrıs'ta ilk T ürk gazetesi 1889 'da yayın land ı (S ad ed gazetesi). T ürklerin Ġng iliz yö netim i ile o lan iliĢk ilerinde de, T ürk -R um so runları ko nu ların baĢında geliyo rdu. T ürk arazilerin in sistem atik bir biçim de R u m lar ve Ġng ilizler tarafın dan ele geçirilm ekte o luĢu, bü yük so runlar yaratıyo rdu. 19.yü zyılın so nlarında T ürk ler, R u m ların bask ısın ı Ġng iliz yö netim ine sürek li Ģikayet etm eye baĢlad ılar (1885). T ürkler, R u m larla eĢitlik istiyo rlard ı; R u m bask ısından yak ınıyo rlard ı. T ürkler bu tarihte (1885), R u m bask ısına karĢı m iting ler düzünled iler. R u m ların "E no sis" talep lerinden bü yük rahatsızlık du yu yo rlard ı. O sm anlı Ġm p arato rluğu 'nu n B alkan S avaĢları ned eni ile güç duru m da kald ığ ı yıllarda(1911'i izleyen yıllar), R um lar adada T ürk ler üzerindek i bask ıların ı arttırd ılar. 1911 yılınd a bü yük bir miting düzenled iler. 1912'de R u m ların T ürk lere sald ırd ığ ını gö rüyo ruz. O sm anlı Ġm paratorluğu 'nu n T rablu sgarp'ta Ġtalya'ya yenilg isi, bu nda ö nem li ro l o ynad ı. B irinci D ü nya S avaĢı so nrasında to planan P aris K o nferansı do layısıyla, R u m lar hem E no sis g iriĢim lerini, hem de T ürkler üzerindek i bask ı ve sald ırıların ı yayg ınlaĢtırd ılar. Y enilen O sm anlı Ġm m p arato rluğu parçalanırken R u m lar da, bir Ġng iliz sö m ürgesi ko nu m u nda o lan K ıbrıs'ta T ürklerin varlığ ın ı o rtadan kald ırm ak istiyo rlard ı. R u m ların bu g iriĢim lerine karĢı ada T ürkleri 10 -12 A ralık 1918 'de L efko Ģe U lusal T ürk K o ngresi'n i to plad ılar. U lu sal K o ngre'ye 190 deleg e katıld ı. K o ngre'd e, adanın Y u nanistan ile birleĢm esine karĢı çık m a kararı alınd ı. A d anın tekrar O sm anlı Ġm paratorluğu 'na geri verilm esi isteniyordu.
K ıbrıs T ürk lerinin siyasal ö rgütlenm esinde, 1924 yılında K ıbrıs T ürk C em aat-ı Ġslam iyesi ö nem li bir ad ım d ır. O sm anlılık yerine T ürk C em aati ifadesi, yeni bir siyasal k im liğ i o rtaya ko yu yo rdu. Ç ünkü artık A nado lu 'da, T ürkiye C u m huriyeti kuru lm u Ģtu. Adadak i bu g iriĢim , K ıbrıs T ürk lerinin, T ürkiye C u m huriyeti eĢgüdü m ü nd e bir değ iĢim e, gö nü llü o larak g ird ik lerin i gö sterir. Zaten 1919-1922 arasında A nado lu 'dak i U lu sal K u rtuluĢ S avaĢı sırasında da K ıbrıs T ürk leri A nado lu 'ya destek g iriĢim lerind e bu lu nm ak için çaba gö sterm iĢlerd ir. A nado lu 'ya yayd ım etm ek çabası içinde bu lu nan K ıbrıs T ürk lerinin ço ğu da Ġng iliz yö netim i tarafından tutuklanm ıĢlard ır. K ıbrıs'tak i T ürk gazeteleri, A nado lu devrim ine yo ğun destek veren yayın lar yaptılar, gö nü llü kuru luĢlar ise para to plam ak için etk inlik lerde bu lu ndu lar. A nado lu 'dak i T ürk -Y unan S avaĢı, adanın bir Ġng iliz sö m ürge yö netim inde bu lu nm asına karĢın, T ürk -R u m çatıĢm aları biçim inde adaya yansım ıĢtır. 5) L o zan S o nrasında K ıbrıs T ürk leri ve B ir B enzerlik L o zan antlaĢm ası ile K ıbrıs'ın Ġng ilizlere bırak ılm ası adada T ürk lerin duru m u nu kötüleĢtird i. D aha ö nce de belirtild iğ i g ib i T ürk leri adadan ayrılm aya zo rlayan m add eler L o zan antlaĢm asına ko ndu. R u m ve Ġng iliz bask ısı ile ço k sayıda T ürk'ü n adadan ayrıld ığ ın ı gö rüyo ruz. A dada kalanlar ise, Ġng ilizler ve R u m lar karĢısında d irenm iĢlerd ir. Bu arada, Lozan'daki "Musul Meselesi" ile 10-11 A ralık 1999 H elsink i D o ruğu'nd ak i kararlar arasınd a ilg inç benzerlik ler ve paralellik ler bu lu nm aktadır. L o zan'da T ürk iye ve Ġng iltere'nin M u su l ko nusu nd a anlaĢam am aları, L o zan antlaĢm asın ın üçüncü m addesine bir ek lem e yap ılm asına yo l açtı. "T ürkiye ve Irak (Ġngiltere) arasındak i sınır, anlaĢm anın yürürlüğe g irm esinden so nra do kuz ay içind e, T ürkiye ve Ġng iltere arasında gö rüĢm eler yo lu ile çö zülecektir. A nlaĢm a sağ lanam am ası duru m u nda ko nu M illetler C em iyeti'ne gö türülecek ve o rada çö züm e kavuĢturu lacaktır". Bu ekleme, 10-11 A ralık 1999 'da H elsink i D o ruğu'nda, T ürkiye'nin "ko Ģu llu adaylığ ına" getirilen "ko Ģu llları" anım satm aktad ır. T ürkiye'nin ö nüne ko nan ko Ģu llarda do laylı o larak; "T ürk -Y unan sınır anlaĢm azlık ları (E ge) 2004 yılına kadar gö rüĢm eler yo lu ile çö zü lem ed iğ i taktirde u lu slararası kuru m larda (L ahey Y ük sek A dalet D ivanı) çö zü lecek" denm ekted ir. B u ko Ģul K ıbrıs için de Ģu Ģek ilde yo ru m lanabilir; T ürkiye'nin ö nü ne, "K ıbrıs u yuĢm azlığ ı çö zülm ese de, K ıbrıs'ın (G ü ney K ıbrıs R u m Y ö netim ) A .B .ye alınacağ ı" ifade ed iliyo r. E ğer K ıbrıs (G K R Y ), K ıbrıs adasın ın bütünü nü tem silen A B 'ye alınabiliyo r ise, K K T C (ve T ürkiye) ile K ıbrıs'ta sın ır u yuĢm azlığ ı, A B 'nin bir "iç so runu o larak", A B tarafından çö zü m e götürülecek anlam ına gelir. A vrupa B irliğ i'n in K ıbrıs'a iliĢk in po litikası ise, A nkara'dak i yetk ililerin (S .D em irel, M .Y ılm az, B .E cevit) tarafından da 1990 -1999 tarihleri arasınd a defalarca kam uo yu ö nünd e açık lad ık ları g ib i tek yanlıd ır. B unu yalnız T ürk yetkililer değ il, B .M .G enel S ekreteri de net bir biçim de o rtaya ko ym uĢtur; A B , K ıbrıs (R u m ) C u m huriyeti'nin tam ü yelik baĢvurusu nu
gö rüĢeceğ ini açık lad ıktan so nra B irleĢm iĢ M illetler G enel S ekreteri Peres de Cuellar, "AB'nin bu tutum u bütün param etreleri değ iĢtiriyo r ve u yuĢm azlığ ı d aha da çö züm süz duru m a so kuyo r" dem iĢtir. Ġnsiyatifin A B 'nin "denetim ine geçirilm esinden" B M .G enel S ekreteri bile rahatsızlık du yu yo rdu. Ç ünkü Y u nanistan A B içinde bu lu ndu ğundan ve A B 'nin de o güne kadar o lan K ıbrıs po litikası T ürk iye karĢıtı o lduğu ndan, T ürkiye üzerindek i tek yanlı bask ın ın daha da artacağı ko rkusu B .M .G enel S ekreterini bile ko rkutm uĢtu. T ekrar düne dö nelim ; K ıbrıs'ta L o zan'a karĢın ö nem li bir T ürk nü fusu kalm ıĢtı. 1571 'den beri adayı yurt o larak benim sem iĢ insanlard ı. L o zan'dak i o lu m suz so nuçlara karĢın adad ak i varlık larını sürdürm ekte kararlıyd ılar. Y avaĢ yavaĢ siyasal ö rgütlenm e gereğ ini du yu yo rlard ı. A nado lu 'dak i K em alist devrim ve Cumhuriyet'in geliĢm ekte o lu Ģu, L o zan'dak i o lu m suz kararlara rağ m en K ıbrıs T ürk lerini cesaretlend irm iĢti. Y unanistan'ın A nado lu 'dak i yeni T ürk C u m huriyeti ile bir paralellik kurm a ü m id i do ğ m uĢtu. A m a Ġng iliz sö m ürgesi altında yaĢam aktayd ılar. 1930 yılında yap ılan yerel seçim lerde birlikte hareket ettiler. 1931 yılında K ıbrıs T ürk leri U lusal K o ngresi'n i to plad ılar. A yn ı yıl (1931), R um ların E no sis için yeniden hareketlenm eye baĢlad ığ ını gö rü yo ruz. 1942 yılında D r.F azıl K üçük 'ü n H alk ın S esi gazetesini yayın hayatına so karak Ġng iliz sö m ürge yö netim ine ve R u m lara karĢı yeni bir ivm e kazanılm asına yo l açtı. Y ine aynı yıl (1942) K atak (K ıbrıs adası T ürk azınlığ ı kuru m u) o luĢuturu ldu. B u örgüt çevresinde bir dayanıĢm a sağ land ı. K atak hem Ġng iliz sö m ürgeciliğ ine, hem de R u m ların E no sis istek lerine karĢı d ireniyo rdu. A m aç, K ıbrıs'ta T ürk varlığ ın ı sürdürm ek ve T ürk halk ın ın hak larını savu nm aktı. Ġk inci D ü nya S avaĢı bo yu nca K ıbrıs ad ası, Ġng iltere'nin bir askeri ü ssü o larak ku llanıld ı. S avaĢ do layısıyla ilg i bu alana çek ilm iĢti. A lm anlar E ge adalarına ve Y u nanistan'a kadar geld ik leri için T ürk ler üzerindek i bask ı hafiflem iĢti.T ürk ler içerde g iriĢim lerin i sürdürü yo rlard ı.1944 yılında D r. F azıl K üçük 'ü n öncü lüğü nde M illi P arti kuru ldu. B u parti ad ını d aha so nra, K ıbrıs T ürktür P artisi o larak değ iĢtird i. Y ine bu yıllarda T ürkler, iĢci ö rgütlenm elerine de g ittiler. A m ele B irliğ i (ĠĢci S end ikası) kuru ldu. A d ı 1943 'te Y ap ıcı ve A m ele B irliğ i o larak değ iĢtirild i. 1945'te, K ıbrıs T ürk ĠĢçi B irlik leri T eĢk ilatı kuru ldu. T arım sektö ründ ek iler de T ürk Ç iftçi B irliğ i'n i kurdu lar. B u yıllarda K ıbrıs T ürk leri arasında ö rgütlenm e eylem lerinin arttığ ını gö rüyo ruz. A yrı ayrı kuru lan ö rgütler 1949'da, K ıbrıs T ürk K uru m ları F ederasyo nu ad ı altında to pland ılar. B u kurum uzu n yıllar, K ıbrıs T ürk halk ın ın ayakta kalıp d irenç gö sterm esind e ço k ö nem li gö revler üstlenm iĢtir.
6) Ġkinci D ü nya S avaĢı S o nrasında R u m ların A rtan E no sis G iriĢim leri ve Y anıt S avaĢ so nrasında Ġng iltere ve Y u nanistan kazanan taraftayd ılar. B u duru m R u m lar ve A tina açısından bir rahatlam a sağ lam ıĢtı.1947 yılında E ge T ürk karasu larının yanıbaĢınd a bu lu nan (O nik i) ada, Ġtalyanlardan alın ıp Y u nanistan'a verilm iĢti. A B D 'den yard ım bek lentileri içind e bu lu nan T ürk iye, bu karara tepki gö sterm em iĢti. A yrıca sürm ekte o lan S o vyetler B irliğ i tehd id i T ürk iye'nin pazarlık gücü nü zayıflatm ıĢtı. A B D desteğ i isteniyo rdu. B u ko Ģullar K ıbrıs'ta R u m lar'ın E no sis ko nusu nda g iriĢim lerini arttırm alarına yo l açtı. ĠĢin ilg inç yanı, hem O rto do ks K ilisesi, hem de R u m ların K o m ü nist A kel P artisi, E no sis ko nusund a birbirleri ile yarıĢ içind eyd iler. 1950'de K ıbrıs'ta, R u m ların kend i içinde düzenled ik leri "p lebisit"te, E no sis'e % 96 destek çıktı. B u ko nuda kilise ve ko m ü nistler tam bir iĢbirliğ i içindeyd iler. R u m lar arasında E no sis havası eserken M akaryo s, k iliseye baĢp isko po s seçild i. 1955 yılında da, bir R u m terö r ö rgütü o lan E O K A kuru ldu. A rtık bir asker o lan G rivas'ın baĢkanlığ ındak i E O K A yer altı ö rgütü, silâhlı eylem lerine baĢlayacaktı. B u eylem lerde en ö nem li hedef ise K ıbrıs T ürkleri id i. K uru luĢ am açlarında da belirtild iğ i g ibi E O K A , adayı T ürk lerden tem izlem ek ve (E no sis)i gerçek leĢtirm ek için kuru lm uĢtu 1950'li yıllardak i yeni R u m g iriĢim leri T ürk lerin adadak i duru m u nu daha da zo rlaĢtırm ıĢtı. T ürkiye'dek i kuru lu Ģlar, gençlik ö rgütleri baĢta o lm ak üzere, K ıbrıs T ürk lerine destek verm eye baĢlad ılar. R u m ların E no sis g iriĢim leri karıĢsınd a T ürkiye'nin sessiz kalm ası bek lenem ezd i. 1947'de o nik i ad alar ko nusunda düĢü len hatanın, yinelenm esi isteniyo rdu. T ürkiye'de de, K ıbrıs T ürk lerine destek veren y ayg ın m iting ler baĢlam ıĢtı. B u eylem lerde, gençlik ö rgütleri ö ndeyd i. R u m ların T ürk lere karĢı artan bask ısı ve "E no sis" g iriĢim leri K ıbrıs T ürk lerinin d e, silâhla karĢı ko yabilecek bir ö rgüt kurm aların ı zo runlu k ılıyo rdu. 1957 yılında R au f D enktaĢ, B urhan N albanto ğlu ve K em âl T anrısever'in ö ncü lüğü nde T ürk M ukavem et T eĢkilâtı (T M T ) kurulu yo rdu. T M T , R u m ların ve E O K A 'nın silâh lı sald ırılarına karĢı ada T ürk leri'nin "ko runm aları" am acı ile kuru lm uĢtu. S ald ıran değ il savu nm ad a o lan bir ö rgüttü. R u m ların "E no sis" tezlerine ve g iriĢim lerine karĢılık K ıbrıs T ürk leri "taksim " tezini o rtaya ko ym uĢlard ı. A dada artık, R u m ların arkasındak i Y unanistan'a karĢılık ada T ürk leri'nin arkasınd a T ürkiye kend isin i gö sterm eye baĢlam ıĢtı.
7) S ö m ürgelerinden Ç ek ilen Ġm p arato rluk ve O rtada D uran K ıbrıs 1950'li yıllar dünyanın yeniden biçim lend iğ i yıllard ı. B u biçim len m e içinde Ġng iliz Ġm parato ruğu da ço ktan geri çek ilm e hareketlerin i baĢlatm ıĢtı. Ġk i blo k lu dü nya'da B atı'nın ö nderliğ ini, kesin bir biçim de A B D üslenm iĢti. Ġng iltere esk i Ġm p arato rluk to prakların ı gerçek sahip lerine, yerel halk lara bırak ırken sıra, kaçınılm az o larak K ıbrıs'a da gelecekti. A ncak K ıb rıs'ta "ik i halk " vard ı; T ürk ler ve R u m lar. Ġk i halk arasında, daha 19.yüzyıld an baĢlam ıĢ o lan so runlar yaĢanıyo rdu. D o ğu A kdeniz'dek i ko sko ca K ıbrıs adası T ürk iye'nin yanıbaĢındayd ı. 1571'den beri yerleĢik ve kö k lü bir T ürk to plu m u o luĢm u Ģtu. R u m lar da ik inci ada halk ın ı o luĢturu yo rlard ı ve uzu n yıllardan beri, O rto do ks K ilisesi'n in ö nderliğ inde "E no sis" am acını güdü y o rlard ı. E no sis tezine karĢılık, K ıbrıs T ürk lerinin yan ında, T ürkiye de ağırlığ ın ı ko ym aya baĢlam ıĢtı. A dada, hem ik i halk arasında so runlar yaĢanıyo r, hem de, ik i N A T O ü yesi ü lke, T ürk iye ve Y unanistan karĢı karĢıya geliyo rdu. A ncak Ġng iltere, hem adayı Ġng iliz M illetler T o plu luğu içind e tutarak buradak i etk isin i sürdürm ek, hem d e askeri üsleri k end ine m al ederek ko rum ak istiyo rdu. G ö sterm elik bir "m u htariyet" Ģem siyesi altında bö yle bir statünün hazırlığ ı içindeyd i. 1947-1958 dö nem inde, bu am acı gerçek leĢtirm ek için çeĢitli fo rm ü ller o luĢturu lm u Ģtu (8). L o rd W inster P lânı(1947) Jackso n P lânı (1948), l.M ac M illan P lânı (1955), H arding P lânı (1955), R ad C liffe P lânı (1956), 11.M ac M illan P lânı (1958), S paak P lânı (1958) bu nlar arasınd ayd ı. Ġng iliz yö netim i bo yu nca, bask ılarla adadan ayrılan T ürk nü fus so nucu R u m lar ço ğunluk duru m u ndayd ılar ve R u m ço ğunluğa gö re, yap ılacak bir "p lebisit", kesin o larak "E no sis" so nucu nu do ğuracaktı.S o run T ürkiye, Y unanistan ve Ġng iltere arasında, aĢılm ası ço k zo r bir duruma gelm iĢti. R u m lar E no sis peĢindeyd iler; T ürk iye bu nu kabu l ed em ezd i, Ġng iltere ise adadak i stratejik çıkarların ı ko ru m ak istiyo rdu. Ü ç tarafı ve adadak i ik i halk ı tatm in edecek o rtak bir çö zü m ço k zo rdu. Ü ç ü lke arasında ilk ko nferans 1955'de L o ndra'd a yap ıld ı. T ürk iye, her ik i halk ın ayrı ayrı self-determ inasyo nu nu (kend i geleceğ in i belirlem e hakk ını) savu nurken Y u nanistan, bütün ada için o rtak bir self-d eterm inasyo n gö rüĢünde ısrarlı id i. Y u nan tezi, R u m ço ğunluğu do layısıyla, E no sis'e açılan bir kap ı o lu yo rdu. L o ndra'da bir so nuç alınam ad ı,
ĠK ĠN C Ġ B Ö L Ü M 1960 ve S o nrası 1960 ö ncesi yıllarda K ıbrıs T ürk halk ın ın k end i self-determ inasyo n hakkk ın ı ısrarla savu nm ası "E no sis" yo lu nu kapam ıĢtı.Y u nanistan'ın E no sis'e götüren yo lları açm aya çalıĢm ası T ürk iye ve Y u nanistanı karĢı karĢıya getirm iĢti. Ġk i ü lk e de N A T O ü yesiyd i ve so ğuk savaĢın tırm and ığ ı yıllar yaĢanıyo rdu. A B D , Ġng iltere'nin yanınd a devreye g ird i. A rtık yeni bir fo rm ü l aranıyo rdu. B u fo rm ü l Ģu ö geleri içerm eliyd i: * A da üzerinde T ürk iye ve Y u nanistan arasında denge sağ lanm alıyd ı. * Ġng iltere'nin stratejik çıkarları ko runm alı id i. * A da, B atı B lo ku 'nu n (T ürkiye-Yunanistan-Ġng iltere) denetim i d ıĢına çık m am alıyd ı. * A dadak i T ürk ve R u m halk larının gü venceleri, T ürk iye ve Y u nanistan tarafından sağ lanm alı idi. K ıbrıs'ta tarihsel bağ larla anavatanlarına bağ lı ik i halk ın (T ürk ve R u m halk ın ın) bu lu nm ası, im paratorluğu tasfiye yo lu na g iren Ġng iltere'nin bir bak ım a, "kend i hükü m ranlık (garantö rlük) hak ların ı T ürk iye ve Y u nanistan'a devretm esi (paylaĢm ası)" zo runlu luğu nu o rtaya çıkarıyo rdu. B u ko nuda en sağ lık lı değerlend irm eyi, bö lg eyi ço k iyi tanıyan Ġng iliz araĢtırm acı ve tarihçi D r.A ndrew M ango yap m ıĢtır. K end i ifadesi ile; "B ugün (2000) K ıbrıs'ta bir T ürk D evleti'nin bu lu nm ası, Ġng iltere'nin geri çek ild iğ i to praklardak i T ürk halk ın ın ve varlığ ının ko runm ası içind ir" dem ekted ir(9). D r.M ango K ıbrıs ko nusu nu dünyada en iyi bilen 2 -3 araĢtırm acıdan birisid ir. K end isi, bu ko nudak i 40 yıllık birik im i ile bu do ğru so nuca varm ıĢtır. D r.M ango 'nu n bugü n (2000) vard ığ ı bu so nuç, 1960'lara yak laĢırken henüz açık o larak "telaffuz" ed ilm iyo r am a "realpo litik " o larak el yo rdam ı ile hissed ilebiliyo rdu. Ġng iltere Ġm p arato rluk to prakların ı terkederken bu to prakların "gerçek sahip lerine" devred ilm esi sık ıntıları, 1950'li yılların so nlarında K ıbrıs'ta, hem de iç çatıĢm alarla birlikte kanlı bir biçim d e yaĢanm aktayd ı. Z ürih ve L o ndra ko nferansları, hem adada, hem de T ürkiye ile Y u nanistan arasında, "yeni dengeleri" yerli yerine oturtm ak için yap ıld ı.
1) Zurih ve Londra K o nferansları ve K ıbrıs C u m h uriyeti D ünyada baĢka bir ö rneğ i o lm ayan, kend ine ö zgü bir C u m huriyet'i o lu Ģturm ak için 1958 'de Z ürih A ntlaĢm ası, 1959'd a L o ndra antlaĢm ası im zaland ı. T ürk iye, Y unanistan, Ġng iltere, K ıbrıs T ürk T o plu m u ve K ıbrıs R u m T o plu m u bu ko nferansın taraftarı id i. A B D de fiilen bu lu nm asa da, bir 6 taraf g ibi etk ili o ldu. B u antlaĢm alarla K ıbrıs C u m huriyeti kuru lm u Ģ oluyordu. B u C u m huriyet "ço k ö zel" bir cu m huriyet id i T ürkiye'nin, Y u nanistan'ın ve Ġng iltere'nin ada üzerinde "egem enliğ i ve garantö rlüğü" vard ı. T ürk ve Y unan askerleri bir "alay" ö lçeğ inde de o lsa, adada sürek li bu lu nacaktı. Ġng iltere'nin ise bü yük askeri ü sleri vard ı ve bu Ġng iliz askeri bö lgeleri "Ġng iliz to prağı" o larak kabu l ed ilm iĢti. C u m huriyet dıĢ bağ lantılarınd a "bağ ım sız değ ild i". T ürkiye'nin ve Y u nanistan'ın, birlikte içinde o lm ad ığ ı herhang i bir birliğe, örneğ in A .E .T . (A B ) ye g irem ezd i. Ġç yö netim de "o rtak" ve "bağ ım sız" iĢler birbirinden ayrılm ıĢtı. O rtak M eclis yanında C em aat M eclisleri ayrı ayrı o lacaktı. O rtak M eclis de 50 üyenin (35)'i R u m , (15)'i T ürk o lacak ancak ik i to plu m (halk), kend i iç iĢlerin i, kend i C em aat M eclisleri kanalı ile yürütecekti. 10 ü yeli B akanlar K uru lu 'nda 7 R u m , 3 T ürk bakan bu lu nu caktı. C em aat M eclisleri verg i ko ym a, harcam aları yürütm e hakk ına sahiptirler. E ğitim ve kü ltür iĢlerin i d e üstlenecek lerd i. 5 bü yük Ģehirde T ürk ler ve R u m lar kend i "bağ ım sız" beled iyelerin i o lu Ģturacak lard ı. A d li iĢler bile ayrılm ıĢtı. C u m hurbaĢkanı R u m , yard ım cısı T ürk o lacaktı. T ürk yard ım cın ın, kararları "veto hakk ı" vard ı. Z ayıf bir o rtak savu nm a gücünd e 60 -40, memurlarda 70-30 oranlarında T ürk ve R u m bu lu nacaktı. C u m huriyet'in A nayasa M ahk em esi baĢkan ve yard ım cısı 3.ü lkeden o luĢucaktı. B aĢk an P ro f.E rnest F o rstho ff (A lm an), ö zel yard ım cısı ise D r.Christian Heinze (Alman) idi. G ö rüldüğü g ibi bu C u m huriyet bağ ım sız değ ild i, üniter değ ild i. H atta federal o larak bile tanım lanam az. K end ine ö zgü bu C u m huriyet'te yaratılan ko Ģu llar, fed erasyo n ile ko nfederasyo n arasında bir çizg i o lu Ģturuyo rdu. E no sis ve taksim yo lu kapatılıyo rdu. C u m huriyetin tem el ö zellik lerine baktığ ım ız zam an Ģu nları gö rü yo ruz; a. R um lar T ürk lerin, T ürkler de R u m ların üzerinde bir "bask ı ve üstünlük" sağ layam ayacak lard ı. B unlar, anayasanın gü vencesi altında id i.A nayasa M ahkem esi b aĢkan ve yard ım cısı da, üçü ncü ü lke vatandaĢlarınd an (A lm an) o luĢu yo rdu. b. "C u m huriyet" d ıĢ iliĢk ilerinde "bağ ım sız değ ild i". T ürkiye ve Y u nanistan'ın, birlikte içinde bu lu nm ad ık ları bir birliğe, to plu luğa katılam azd ı.
c. T ürk ve R u m to plu m ları kend i iç iĢlerini bağ ım sız o larak yürütecek lerd i. V erg id en harcam aya, po listen eğ itim e kadar ayrılm ıĢtı. d. T ürk C um hurbaĢkanı yard ım cısın ın "veto hakk ı" vard ı. e. S avunm a, üç ü lkenin gü vencesi altında id i. C u m huriyet sınırlar içinde T ürk iye'nin ve Y unanistan'nın birlik leri (alay) bu lu nacaktı. f. Z ürih ve L o ndra antlaĢm aların ın ve A nayasa'nın iĢlerliğ i ko nu su nda T ürkiye, Y u nanistan ve Ġng iltere'nin "garantö rlük" hak ları ko nu lm uĢtu. Ö rneğ in T ürk iye, anlaĢm aların hükü m lerin in "ihlâl" ed ild iğ i k anısına varırsa, tek baĢına "m üdahale etm e hakk ına" sahipti. B aĢlıcaları yukarıda belirtilen hükü m ler de gö steriyo r k i bu C u m huriyet ne üniter, ne de bağ ım sız bir C u m huriyetti. Ü ç devletin ve ik i halk ın egem enliğ i " paylaĢtığ ın ı" gö rü yo ruz. Ġng iliz idaresi (egem enliğ i) altında bu lu nan K ıbrıs adası, D r.A ndrew M ango 'nu n da belirttiğ i g ibi, Ġng ilizlerin çek ilm esi so nucu "T ürk iye'nin ve Y unanistan'ın egem enliğ i de kabu l ed ilerek, ik i halk a yerel ö zerk lik sağ lanan bir ko num a" getirilm iĢti. 1878'de Ġng iliz yö netim ine bırak ılan ad ada o tarihten beri hem Ġng iliz yö netim leri, hem d e R u m lar tarafından bask ı altınd a tutulan ve ezilen K ıbrıs T ürkleri bu anlaĢm alarla ilk defa kend i yaĢam a ve geliĢm e o rtam ın ı sağ layacak "dengeli bir yap ıya" kavuĢu yo rlard ı. V e en ö nem lisi, L o nra ve Z ürih anlaĢm aları ile T ürk iye'nin K ıbrıs üzerindek i hak ları u luslararası antlaĢm alarla kabu l ed ilm iĢ o lu yo rdu. P o litik, m ali, eko no m ik, askeri ve kü ltürel gü venceler getiriliyo rdu. K ıbrıs T ürk halk ı anlaĢm adan m em nu ndu. T ürkiye de hem K ıbrıs T ürk leri'nin gü vence altına alın m ıĢ o lm asından, hem de K ıbrıs üzerinde T ürk iye'nin hak ların ın kabu l ed ilm iĢ o lm asından ho Ģnuttu. B u antlaĢm alarla, K ıbrıs adası üzerinde T ürk iye ve Y unanistan arasında "deng e" sağ lanıyo rdu. K ıbrıs T ürk halk ın ı o güne kadar ezen, o nların yaĢam a hak larını o rtadan kald ıran sald ırılar artık o lm ayacaktı. E no sis yo lu da kapanm ıĢ o lu yo rdu. A ntlaĢm alardan Ġng iltere de m em nu ndu ; Ü s bö lgeleri bazı tesisler Ġng iliz to prağı sayılm ıĢtı. Ö te yandan Ġng iliz yö netim in in de baĢ ağrıları ve k anlı iç çatıĢm alar sona erecekti. C u m huriyet'in baĢkanı B aĢp isko po s M akario s, baĢkan yard ım cısı (m uavin i) ise D r.F azıl K üçük o ldu.
2) A ntlaĢm alardan M utlu O lm ayan T araf; E no sisçiler ve K ilise R u m lar yıllard ır E no sis peĢind eyd iler. E O K A , adayı "T ürk lerden tem izlem ek ve E n osis'i gerçek leĢtirm ek için" kuru lm uĢtu. O rto do ks K ilisesi ise hem T ürk düĢm anlığ ın ın, hem de E no sis'in yıllard ır ö ncü lüğü nü yap ıyo rdu. K ıbrıs'ı H elenleĢtirm ek am acını yıllard ır sürdüren B aĢp isko po s M akario s ise antlaĢm aları, istem eye istem eye im zalam ıĢtı. O günlerdek i u lu slararası so ğuk savaĢ ko njo nktürü içinde, "im zalam ak zo runda kalm ıĢtı". B u tutum u nu hem L o ndra'd a gö sterdi, hem de L o ndra'dan K ıbrıs'a dö ndükten so nra yaptığ ı açık lam alarla o rtaya ko ydu. Z ürih ve L o ndra antlaĢm aları im zalanırken taraflar genellik le, iĢlerin bu kadar çabuk bo zu lacağ ını bek lem iyo rlard ı (10). A ncak B aĢp isk o po s M akario s ve R u m ların ço ğunluğu, yeni cu m huriyeti nasıl R u m ların egem enlik kuracağ ı bir yap ıya dö nü Ģtürecek lerinin hesap larını yap ıyo rlard ı. Y ap ılan açık lam alardan ilk sinyaller o rtaya çık m aya baĢlam ıĢtı bile. Y eni cu m huriyet'in kend ine ö zgü yap ısı, "ik i tarafın da cu m huriyeti yaĢatm ak için iyi niyetli hareket etm elerini" gerektiriyo rdu. S o runlar T ürk tarafından değ il R u m tarafından geld i. T ürklerle R u m lar arasındak i "ad il ve dengeli yap ılanm ayı" R u m tarafı bir türlü kabu llenem iyo rdu". B akanlar K uru lu nda, B eled iyelerde d iğer ko nu larda, R u m ların üstünlüğü gö sterm e çabası içindeyd iler. R u m lar yö netim lerde sürek li o larak R u m çıkaraların ı ö ne çıkarıyo rlard ı ve kuru lan düzeni iĢlem ez duru m a g etiriyo rlard ı. H aksız kararlarda T ürklerin veto hak larını ku llanm aların ı fiilen eng ellem eye baĢlad ılar. A nayasa ve yasalar sürek li o larak R u m lar tarafınd an çiğ neniyo rdu. V ergilerde, m em ur atanm asında, po lis id aresinde R u m lar yasalara u ym u yo rlard ı. B u durum d an tarafsız A nayasa M ahkem esi B aĢkanı A lm an P ro f.E .F o rstho ff ve yard ım cısı D r.C hristian H einze de Ģik ayetciyd iler. R u m ların tutum u nu o naylam ıyo rlard ı. D aha so nra yak ınd an tanım a fırsatını bu lduğu m değ erli A lm an hukukçu D r. C hristian H ein ze, R u m ların anayasayı ve yasaları sürek li o larak ihlâl ettiğ in i bana ayrıntıları ile anlatm ıĢtı. Y ayın lad ığ ı k itap ve m akalelerde de 1960'ı izleyen yıllarda, so runun hang i taraftan geld iğ in i net bir biçim de o rtaya ko ydu (11). B eled iyeler ko nusund a R u m ço ğunluk lu B akanlar K uru lu yasalara ayk ırı k arar ald ı. A nayasa M ahkem esi bu kararları iptal etti. R u m lar A nayasa M ahkem esi'n in kararlarına u ym ayacak larını açık lad ılar. R u m lar tarafsız A nayasa M ahkem esi'ni tanım ıyo rlard ı. 1960-1963 dö nem inde bu lu nan M akario s ve d iğer R u m lid erler kuru lan cu m huriyeti tam am en iĢlem ez duru m a getirm iĢlerd i. E O K A da C u m huriyeti o rtadan kald ırm ak için yerlatı bağ latıların ı arttırm ıĢtı(12). 1963 yılında M ak ario s 13 m addelik anayasa değ iĢik liğ i isted i. O ysa anayasa, u luslararası anlaĢm alarla güvence altına alın m ıĢ, tarafların çıkarları dengelenm iĢti. R u m tarafın ın isted iğ i bu değ iĢik lik ler, cum huriyet'n ö zel statüsünü ortadan kald ırıyo r, m utlak bir R u m egem enliğ in i getiriyo rdu. 1962'de T ürk lere karĢı Ģidd etini arttırm aya baĢlayan R u m silâhlı sald ırılarına, M akario s'u n bu istek leri ek lenince bü yük bir kriz patlad ı. A nayasa ve yasalar R u m lar tarafından fiilen u ygu lanm ıyo r, R u m ço ğunluğu nu n isted iğ i yö nde kararlar alın ıp yasal o lm ayan yo llarla u ygu lam aya ko nu yo rdu. Anayasa, yasalar ve cu m huriyet fiilen o rtadan kalk m ıĢtı.
3.K ıbrıs C u m huriyeti'nin O rtadan K alk ıĢı 1963 yılında R u m lar T ürklere ateĢli silâhlarla sald ırm aya baĢlad ılar. A danın d eğ iĢik bö lgelerinde sald ırılar sürdü. T ürk m illetvek illeri, kam u yö neticileri silâh zo ru ile gö revlerind en uzak laĢtırıld ılar. R ad yo R u m lar tarafından iĢgal ed ild i. R u m lar to plu ve düzenli bir biçim de sald ırıya geçm iĢlerd i. B u eylem ler, ö nceden hazırlanm ıĢ o lan bir p lân içinde (A kristas P lân) yürütülü yo rdu. P lânın am acı, adada T ürkleri o rtadan kald ırm ak ve K ıbrıs'tan kaçm aya zo rlam aktı. E o ka ve O rto do ks K ilisesi kadar geniĢ bir R u m kesim i de T ürk lere karĢı yap ılan bu sald ırın ın içind eyd i. B aĢp isko po s M akario s ik i halka dayalı ve T ürk lerle R u m lar arasınd a deng e sağ layan yap ılanm ayı baĢtan beri içine sind irem em iĢ ve kuru lan düzeni o rtadan kald ırm ak için kararlılık gö sterm iĢti. M akario s'u n 1960 -1963 arasında kam uo yu na yaptığ ı açık lam alarda da bu duru m net bir biçim de gö rülür. Z aten daha so nrak i dö nem de, cu m huriyeti o rtadan kald ırıp adanın Y u nanistan'la birleĢm esini sağ lam ak için 1 963 yılında A kritas P lânı'n ın haırland ığ ı kesin o larak o rtaya çık ıyo rdu. B u eylem p lânı, R u m k aynak ları tarafından da do ğrulanm ıĢtı (13). 1963 yılın ın so nlarında R u m lar sald ırılarını iyice arttırm ıĢlard ı. G izli o larak silâhlanm ıĢ R u m lar birço k bö lgede T ürklere sald ırıyo rlard ı. T ürk iye garantö r ülke o larak Ġng iltere ve Y unanistan'a çö zü m için baĢvurdu. O cak 1964'te L o ndra'da düzenlenen to plantı, bir so nuç alınam adan dağ ıld ı. K ıbrıs C u m huriyeti fiilen so n bu lm u Ģtu. Ç ünkü cum huriyeti o luĢturan bütün yasal ve anayasal kuru m lar ortadan kald ırılm ıĢtı. R u m yö netim i silâh zoru ile bu kuru m ları ya o rtadan kald ırm ıĢ ya da iĢlem ez duru m a so k m u Ģtu. 1 O cak 1964'te M akario s 1960 A ntlaĢm aların ı, tek yanlı o larak feshettiğ in i açık lad ı. A rtık herĢey bitm iĢti. B M G üvenlik K o nseyi'n in 4 M art 1964'te ald ığ ı bir kararla B .M .B arıĢ G ücü K ıbrıs'ta devreye so kulu yo rdu. A ncak B arıĢ G ücü 'nü n adaya geliĢi, esk i yasal düzeyi sağ layam ad ı. A da fiilen R u m yö netim in in iĢgali altınd ayd ı. A tina'ya gö re ise, R u m ların T ürk lere sald ırısı ve bütün cum huriyet kurum ların ı o rtadan kald ırm aları, "bir iç m esele" id i ve d ıĢardan m üdahaleye gerek yo ktu. Ç ünkü "R u m lar herĢeye hakimdiler". B u arada B M G üvenlik K o nseyi bü yük bir siyasal hata yap m ıĢtı. cu m huriyeti bütün kuru m la rı ile o rtadan kald ıran R u m tarafın ı (ve M akario s'u) cu m huriyetin "m eĢru yö netim i im iĢcesine" kabu l etm iĢti. B u "kabu l", K ıbrıs'ta günü m üze kadar sürecek o lan yanlıĢlık ları ve u yu m suzluk ları "baĢlatan" bir kö ĢetaĢı o lacaktı.
O ysa R u m tarafı, aynen T ürk tarafı g ib i, C u m huriyet'in o rtaklarından sadece bir tanesi id i. C u m huriyeti o lu Ģturan ortaklardan sadece birisi o lan R u m lar, kağ ıt üzerinde cu m huriyetin m eĢru yö netim i o larak kabu l ed ilm iĢ o lu yo rdu. B u tarihi hata, "bilinçli bir biçim de" iĢlenm iĢti. B M G üv enlik K o nseyi'nde bu bilinçli hata iĢlenirken, A nak ara'd ak i hükü m et, * H em d irenç gö sterem em iĢti * H em de bu bilinçli hatanın ileride yo l açacağ ı bü yük so runları gö rem em iĢti. A nkara'dak i hükü m et "zaaf gö stererek" hem T ürk iye'nin u lu sal çıkarların ı ko ru y am am ıĢ, hem de K ıbrıs T ürk halk ın ı, 1974 'e kadar sürecek o lan acılı gü nlerle karĢı karĢıya bırak m ıĢtı. B u tarihi gerçeğ in o rtaya ko nm ası gerektiğ ine inanıyo ru m . A dada cu m huriyet o rtadan kalkarken K ıbrıs, fiilen R u m ların egem en o lduğu bir ada durumuna gelmiĢti. T ürkler küçük bö lgelere sık ıĢıp kalm ıĢlard ı. T ürkiye ile u laĢım bağ lantıları yo ktu. B u ço k zor ko Ģullar altında bile K ıbrıs T ürk leri, kend i bağ ım sız yö netim lerini, K ıbrıs T ürk Y ö netim in i kuru yo rlard ı. E llerindek i sın ırlı o lanak larla R u m lara karĢı d ireniyo rlard ı. V e B .M .de yeni bir K ıbrıs D o syası açılacak, bugü n bile sürm ekte o lan m arato n baĢlayacaktı. 4) B elirsizlik, H aksızlık ve A cılı Y ıllar; 1964 -1974 103 kö ye yayılm ıĢ, bü yük kentlerde etrafları tel ö rgü lerle çevrilm iĢ yo k luk lar ve ızd ırap lar dö nem i baĢlıyo rdu. R u m sald ırıları da, her firsatta sürü yo rdu. R um lar sürek li silâhland ık ları g ibi Y u nanıstan'dan da adaya asker ve silâh geliyo rdu. A dada Ġng iliz askerleri (üsleri) vard ı ve bu nlar T ürk leri ko ru yam ıyo rdu. O rtadan kald ırılan anayasaya gö re baĢkan yard ım cısı o lan D r.F azıl K üçük T ürkiye'den yard ım istiyo rdu (14). A nayasa M ahkem esi B aĢk anı P ro f.F o rstho ff bir açık lam a yaparak R u m tarafını, "A nayasayı iĢlem ez duru m a so ktuklarını belirterek" suçlad ı. Ç o k sayıd a ö lü, yaralı ve kayıp T ürk vard ı. A d ada tam bir kao s yaĢanıyo rdu. Y aĢananlar dünya basın ında da çık ıyo rdu.T ürk iye'de ise bü yük heyecan vard ı. R u m ların T ürk lere sald ırm aları ve anayasayı o rtadan kald ırm aları bü yük tepki do ğurm u Ģtu. B üyük gö steriler yap ılıyo r, gazeteler m anĢetlerini bu haberlerle do ld uru yo rdu. K ıbrıs'tak i T ürk alayı da "m ahsur" duru m dayd ı. Ç o k kritik gü nler yaĢanıyo rdu. 1964'te B .M .B arıĢ G ücü askerleri adaya geld i. B u nların R u m sald ırılarını engellem ekten ço k R u m tarafına "bü yük gelir sağ lad ığ ın ı" gö rü yo ruz. B arıĢ gücü, daha ço k ara bö lgelerde ve ik i tarafı ayıran Y eĢil H at üzerinde gö rev yap ıyo rdu. E tkili bir askeri gü ç o lm aktan ço k, ünifo rm alı turistler duru m u ndayd ılar. E sas o larak R u m tarafına "m u hatap" o lu yo rlard ı. B M , ik i taraf arasınd ak i so runları çö zm ek üzere, bir de gö zlem ci atam ıĢtı.
T ürklere silâhlı sald ırılar yanında tam bir eko no m ik am bargo uygu lanm aktayd ı. A çlık tehlikesi baĢ gö sterm iĢti. Ġlaç ve gerek li m addeler bu lu nam ıyo rdu.T ürkler tam bir sefaletin içine itilm iĢlerd i. T ürkler bö lge bö lge d ireniĢe baĢlam ıĢlard ı. B u nların en ö nem lisi E renkö y bö lgesinde o luĢtu. B urada küçük bir T ürk kanto nu kurulm u Ģtu. T ürkiye'den de gö nü llü destek geliyo rdu. D aha ço k, T ürkiye'd ek i K ıbrıslı T ürk lerden o luĢan gençler, R um bask ısına rağ m en, A nado lu 'dan bu bö lgeye g izlice geliyo rlard ı. G rivas 10.000 k iĢilik bir o rdu ve zırhlı birlik ler ile bazı T ürk bö lg elerine sald ırd ı. T ürk iye de jet uçak larını gö ndererek bu na karĢılık verd i. Y unanistan'd an so nra T ürkiye de artık "iĢin içindeyd i". T ürk iye'nin bu sın ırlı m üdahalesi bile R u m ları biraz sindirdi. 1964 yılında Ģiddetlenen ve 1974 'e sürecek o lan o laylarda 1964 bir kö Ģe taĢıd ır. (10) yıllık esaret dö nem in i belirleyen ö ğelerin ço ğu bu yıl o rtaya ko nm uĢtur. 1964'te neler oldu? * R u m lar adada fiili bir denetim sağ lad ı, çü nkü silâhlıyd ılar ve T ürk lerden ço k fazlayd ılar. A yrıca hazırlık ları vard ı. * A nkara hükü m eti pasif kald ı. F iili o larak T ürk jetlerinin "sın ırlı hareketi" ve E renkö y'e destek gö ze batan geliĢm elerd i. * Y unanistan adaya ço k sayıda asker ve silâh so ktu. Y unan jetleri de T ü rk lere sald ırd ı. * T ürkiye'de siv il ö rgütler bü yük eylem ler yaptılar. A ncak bu nlar, hükü m ete yansım ad ı. * A m erika ve Ġng iltere aktif o larak devredeyd iler. * M akario s, S o vyetler B irliğ i'n i ve B ağ lantısız Ü lk eleri kend i taraflarına çektiler. * R u m lar T ürklere hem sald ırd ılar, hem d e eko nom ik am bargo getird iler. Ġstedik leri o lu yo rdu. B unu n için bu g id iĢi durduracak bir "d ıĢ m üdahaleye" karĢı çıktılar. * Ġnö nü H ükü m eti, dip lo m atik g iriĢim lerden yarar sağ layam ad ı, K ıbrıs T ürk leri ezild iler, sald ırılara uğrad ılar. O ysa T ürkiye garantör ülke id i. * B .M .de, A B D ve Ġng iltere ile ik ili iliĢk ilerde N A T O 'da ço k sayıda gö rüĢm eler yap ıld ı. T ürklerin duru m u nu düzeltecek ve R u m ları durduracak bir so nuç alınam ad ı. * B atı D ünya'sı g enellik le kayıtsız kald ı. O rtaya çıkan tepk iler, o layların bo yutunun ço k altında id i. * R u m ların sald ırgan tutum u na karĢın B M ve B atı, M art 1964'de yaptığ ı hatayı sürdürdü. K ıbrıs C u m huriyeti'ni iĢgal eden ik i taraftan birin i, "m eĢru yö netim " o larak kabu l etti. Z aten bu haksız ve yanlıĢ tutu m , R u m ların sald ırg anlığ ın ı d a ö zend ird i. * M akario s ile A tina ve E o ka arasında, bazen gö rüĢ ayrılık ları o lm asına rağ m en, esas am açları o lan "E no sis"te birleĢiyo rlard ı. M akario s "ad ayı H elenleĢtirm ekten" sö z ederken, bazen,
Y unanistan'la bütünleĢm e am acın dan biraz ayrılıyo rdu. A radak i fark, birinde ik i H elen devleti, d iğerinde ise tek bir devlet anlayıĢı bu lu nm ası id i. B .M . gö zetim inde 10 yıl sürecek ve T ürk lerin adad a "bir açık hava hap ishanesi" ko nu m u nda tutulm alarına yo l açacak o lan sürecin tem el taĢları 1964 yılında atılıyo rdu. R u m ların hedefi ço k açıktı; 1963 yılında hazırlanan A kritas P lânı do ğru ltusunda, T ürk leri K ıbrıs'tan kaçırtarak "E no sis'e varm ak istiyo rlard ı. B u am aç için de; * U lu slararası anlaĢm aları hiçe sayıyo rlar, * T ürklere karĢı, sürek li o larak insanlık d ıĢı eylem lerde bu lu nu yo rlard ı. B atı, gereken so nuç alıcı teptkiyi verm iyo r, A nkara hükü m etleri de "pasif" bir po litik ayı benimsiyordu. V e bu arada o lan, K ıbrıs T ürk lerine o lu yo rdu. 1967 -1974 dö nem inde, A tina'd a, B atı'nın itibar etmed iğ i A lbaylar C u ntası bu lu nm asına rağ m en A nkara, so nuç alıcı gereken ham leleri yapam am ıĢtı. B unu yap m ası için, E o kacı N iko s S am so n'u n, iĢi k ısa yo ldan halletm ek için bü yük bir çılg ın lık g iriĢim inde bu lu nm ası gerek m iĢti. B u çılg ın lığ ın arkasınd a ise; A tina 'daki Albaylar C untası vard ı. Z ayıflayan ko nu m larını güçlend irm ek için, M akario s'un "sabırlı ve dengeli bir biçim de yürüttüğü, adayı H elenleĢtirm e po litikasın ı" bo zdular ve iĢi kestirm eden çö zm ek isted iler. Bu ise, hem kendilerinin, hem de adadaki Rum denetim in in so nu nu hazırlayan bir serü ven oldu. T ürkiye H azırlanm a G ereğ ini D u yu yo r 1963 o laylarından baĢlayarak M akario s'u n ve R u m ların am açlarının E no sis o lduğu nu n 63 'ü izleyen yıllarda iyiden iyiye açığa çık m ası, K ıbrıs T ürklerin in çaresizliğ i, T ürk iye'nin "m üdahale o lanak ların ın" sın ırlı o luĢu, T ürkiye'de hem o rduyu, hem de hükü m etleri "hazırlanm aya gö türdü". 1964'te B aĢkan Jo hnso n'u n Ġnö nü 'ye yazd ığ ı m ektup bunda etk ili o lm uĢtu. T ürkiye E no sis'e izin verm eyecek ve K ıbrıs T ürklerinin adada k i "varo lu Ģlarının sürm esini" sağ layacaktı. U fuktak i bü yük tehlike açık açık gö rü lm eye baĢlam ıĢtı. T ürkiye K ıbrıs'ın bir Y unan (veya R u m ) adası o lm asına izin verem ezd i. T ırm anm akta o lan R u m sald ırıların ın "durduru lm ası" için "fiili m üdahale" o lasılığ ı g iderek artıyo rdu. Ö nünd e so nund a, E no sis'e set çek m ek için askeri m üdahale hazırlık ları baĢlad ı. O rdu, çıkarm a gem ileri yap ım ın ı sürdürü yo rdu. Z ürih ve L o ndra antlaĢm alarına gö re T ürkiye, Ġng iltere ve Y unanistan ile birlikte, "K ıbrıs üzerinde garantö rlük hakk ı o lan bir ü lkeyd i. Ü stelik K ıbrıs A nado lu 'ya 40 m il yak ınlıkta,
D o ğu A kdeniz'de o lağanüstü stratejik bir ko nu m a sahipti. B ö lgenin en bü yük ö lçek li ü lkesi o lan T ürk iye, güneyindek i "u lusal çıkar alanına" sahip çık m ak zo rundayd ı. E ge adaları zaten kaybed ilm iĢti. Ġm ro z ve B o zcaada d ıĢındak i tü m adalarda Y u nan bayrağ ı dalgalanıyo rdu.K aĢ'ın birkaç m il yanındak i M eis bile bu nlardan birisi id i. O nik i ad a ise, bir hed iye o larak 1947'de Y u nanistan'ın çebine ko nm u Ģtu. T ürkiye yanıbaĢınd ak i ko sko ca K ıbrıs adasını da Y unanistan'a (R u m lara) kaptıram azd ı. B atı'd a E ge yavaĢ yavaĢ, Y unanistan tarafından tam am en kapatılm ıĢtı. T ürk iye, hiç o lm azsa güneyden, A kd eniz'den "nefes" alm ak istiyo rdu. E no sis, T ürkiye'nin gü ney çık ıĢın ın da kapatılm ası dem ekti. T ürkiye, geçen yüzyıldan beri süren "m eg ali idea" ya dur dem ek gereksin im in, du yu yo rdu. Y unanistan ile sürek li so run yaĢanm ıĢtı ve yaĢanıyo rdu da. A tina'nın içten içe yürüttüğü T ürkiye karĢıtı, po litika, 1963 o laylarından baĢlayarak "fiili bir bask ıya" dö nüĢm ü Ģtü. B ütün bu değerlend irm eler, T ürkiye'nin "K ıbrıs iĢini sık ı tutm ası" so nucu nu do ğuruyo rdu. O rdu, bu ko nuda, hükü m etlerin bir ad ım ö nü nde bu lu nu yo rdu. Ö te yandan D r.A ndrew M ango 'nu n da belirttiğ i g ibi(15) Ġng iltere K ıbrıs'ın idari ve siyasi yö netim inden, bir sö m ürgesind en geri çek ilm iĢti. K ıbrıs'tak i T ürk varlığ ın ın siyasal, askeri, so syal ve kü ltürel o larak ko runm ası T ürk iye'nin en do ğal hakk ı id i. Ü stelik Z ürih ve L o ndra antlaĢm alarından kaynak lanan garantö rlük hakk ı vard ı. T ürkiye'de, K ıbrıs'tan kaçm ak ve gö çm ek zo runda kalan K ıbrıslı T ürk lerin sayısı, adadak ilerden daha fazla id i. A da yaln ız T ürk iye'nin d eğ il, T ürkiye'dek i K ıbrıs T ürk lerinin de bir parçası ve uzantısı id i. B M ; A B D ve A vrupa ise, daha ço k, ö zevlatları o larak gö rdükleri R u m lara m eyled iyo rlard ı. B u haksızlığ a karĢı durabilecek tek ülke ise T ürk iye id i. T ürk iye G irit'te; o nik i adalarda, B atı T rakya'da yaĢad ığ ı haksızlık ları bir daha yaĢam ak istem iyo rdu. K ıbrıs T ürk leri ko nusu nda yavaĢ yavaĢ bilinçlenen T ürk kam uo yu da A nkara'dak i siyasileri etkiliyordu. Sivil to plu m ö rgütleri bü yük bir "refleks" gö steriyo rlard ı. K ıbrıs T ürk lerine yap ılan sald ırılar ve E no sis çabaları K ıbrıs so runu nu "u lusal bir so run" yap m ıĢtı. O rdunu n du yarlılığ ı yanında, M eclis ve hükü m etler de K ıbrıs so rununa du yarsız kalam azlard ı. B ütün bu nlar, T ürkiye'nin yak laĢan tehlik e karĢısın da "hazırlık yap m asın ı" zo runlu k ıld ı. T ürkiye artık Y u nanistan'ın E ge'den so nra D o ğu A kdeniz'de de geniĢlem esin i sürdürm esine evet demeyecekti K ıbrıs üzerind e, T ürkiye ve Y unanistan arasında 1960'da kuru lan "de ng e" T ürk iye aleyhine bo zu lm am alı id i.
Ü Ç Ü N C Ü B Ö LÜ M T ürkiye E no sis'i ö nlü yo r; 1974 ve B aĢlayan Y eni D ö nem 1) 1974'e B eĢ K ala D uru m N asıld ı? 1974 ö ncesi yıllarda M akario s ve R u m lar artık 1964'te elde ettik leri fiili avantajları so nuçland ırm aya baĢlam ıĢlard ı. T ürk leri, K ıbrıs C u m huriyeti'ni kuran ik i o rtaktan biri o larak değ il, R u m yö netim ind e yaĢam aya m ahkû m bir "azınlık" o larak değerlend iriyo rlard ı. E n fazla "sın ırlı yerel oto no m i" verebilecek lerini sö ylü yo rlard ı. E ğer T ürkler bu nu kabu l etmiyorlarsa, adayı terketm ekte serbesttiler. A dayı, bir R u m ad ası o larak gö rm eye kend ilerin i alıĢtırm ıĢlard ı. Y unanistan'dan ald ık ları silâhlar d ıĢınd a,Ç eko slavak ya baĢta o lm ak üzere bazı ü lkelerden ö nem li silâhlar alm ıĢlard ı. Ç o k avantajlı bir ko nu m dayd ılar. * Cum huriyet 1963'te tam am en o rtadan kalk m ıĢ o lm asına rağ m en, R u m yö netim i "m eĢru yö netim " o larak tanınıyo rdu. * T ürkler adada küçük adacık lar halinde dağ ın ık duru m dayd ılar. B azı bö lgeler T ürk lerin denetim inde bu lu nm asına karĢın eko no m ik am bargo vard ı ve ço k zo r ko Ģu llar içinde yaĢıyo rlard ı. T ürk lerin d irençlerinin yavaĢ yavaĢ tükeneceğ i inancı R u m larda hak im d i., * B arıĢın gö rüĢm eler yo lu ile ve esk i anayasal statü ye dö ndürü lerek sağ lanm asın ı, "sürek li sabo te edebiliyo rlard ı, T ürk iye'yi ve K ıbrıs T ürk lerini o yalayabiliyo rlard ı" * T ürklerin içinde kald ık ları bu hak sızlığ a karĢı, d ıĢ dünyadan bir bask ı da gelm iyo rdu. T ürkiye'de E cevit baĢbakan o lm u Ģtu. T ürkiye'nin B atı ile iliĢk ilerinde, so syal dem o krat E cevit'in bak ıĢ acısı fark lı id i. O rtağı E rbak an ise, fark lı nedenlerle B atı'ya so ğuk bakan bir siyasal partinin lid eri id i. T ürkiye'dek i bu değ iĢim rüzgâr, A nkara'nın K ıbrıs po litikasına da yanysıyacaktı. T ürkiye'de zaten 1963 'den beri, adadak i duru m la ilg ili o larak bü yük bir "rahatsızlık birik im i" o luĢm u Ģtu. R um lar adadak i T ürk to plu m u nu ezm ek ve bask ı altında tutarak T ürkiye'nin d ıĢ po litikasında "belirg in bir zaaf psiko lo jisin in" hissed ilm esine neden o lm uĢlard ı. K uĢku suz A tina, M akario s'la aralarındak i bazı so runlara karĢı adaya bü yük askeri destek sağ lam ıĢtı. M akario s'u n ve A tina'nın u lu slararası iliĢk ilerdek i ko nu m ları ço k fark lı o lm asına karĢın, * A danın R u m denetim i altına g irm esi, * K ıbrıs ile Y u nanistan arasında bütünleĢm e çabalarının yürütü lm esi açısından "o rtak bir çizg i" vard ı. D iğer yandan;
* Makario s "B ağ lantısızlar" gurubu içindeyd i. M o sko va, B elgrad, H avana g ibi m erkezlere yak ınd ı. * A tina'dak i A lbaylar C u ntası ile M o sko va ço k soğuk, buna karĢılık A B D ile ılım lı iliĢk ilere sahipti. B atı A vrupa A tina'ya m esafeli id i. B atı A vrupa A lbaylara so ğu k bak m asına karĢı Y unanistan'ı d ıĢlam am ıĢtı. C u nta'yı "geçici" o larak gö rüyo rlard ı. H erĢeye rağ m en Y unanistan, "tarihsel ve kü ltürel nedenlerle" B atı'nın bir parçası o larak gö rülü yo rdu. A ynen F ranco Ġspanyası g ib i. K ıbrıs'ta M akario s "o yu nu nu ço k iyi o ynu yo rdu". U luslararası iliĢk ilerde "hem batı, hem de B ağ lantısız Ü lk elerle" sıcak iliĢk i içindeyd i. M o sko va da M akario s'a yak ınd ı. B atı, S o vyetler B irliğ i ve B ağ lantısızlar, üçü de M akario s'u n "yak ın bu lu nduğu " grup lard ı. * B atı'nın H ellenizm 'e bak ıĢ açısı, * A danın N A T O d ıĢında o lu Ģu ve "B ağ lantısızlar" içinde bu lu nuĢu * O rto do ks dünyasının (ve H iristiyan dü nyasın ın) M akario s'u n arkasında o lu Ģları, M akario s'u n, bu "çeliĢk iler içind e" her tarafı birden id are edebilm esinin tem el nedenleri id i. A yrıca A B D 'dek i Y u nan lo bisi de M ak ario s'u n arkasındayd ı. M akario s iĢi zam ana bırak m ıĢ, kend i deyim i ile, "K ıbrıs T ürk lerinin A kdeniz'in k ızg ın gü neĢi altınd a tereyağ g ibi erim elerini" bek liyo rdu. A celesi yo ktu, zam an o nun lehine çalıĢıyo rdu. B u nedenle toplumlararası gö rüĢm elerden bir so nuç çık m ası kesinlik le o lanak d ıĢı id i. M akario s eline geçird iğ i fiili ve d ip lo m atik avantajları bırak m ayacaktı. A B D ve B atı A vrupa K ıbrıs'ta R u m ların 1963 'den beri o lu Ģturdukları fiili duru m u "yavaĢ yavaĢ benim sem eye ve kabu llenm eye" baĢlam ıĢlard ı. "K arĢı taraf" o lan T ürkiye ise bu dö nem içinde "o ldukça pasif" bir po litik a izlem iĢti. M akario s ve R u m Y ö netim i bu avantajların ı iyi değerlend iriyo rdu. B .M .in m isyo nu "rutin" bir iĢlem halin i alm ıĢtı. K im se elin i taĢın altına sokmak istemiyordu. B u ko njo nktür içinde "elin i taĢın altına so k m ası gereken" A nkara id i. 1974'te R u m lar arasınd a iç po litik çatıĢm a ve iktid ar kavgası Ģiddetlend i. E O K A ile M ak ario s arasınd a ip ler ko pm uĢtu. N iko s S am so n, G rivas'ın O cak 1974'te ö lü m ü ile M akario s'a cephe ald ı. S am so n bir terorist ve iktidarı ele geçirerek E no sis'i k ısa yo ldan sağ lam ak ve A tina'dak i A lbaylar Ju ntası'na prestij k azand ırm ak istiyo rdu. Junta da S am so n'u n arkasındayd ı. N iko s S am pso n bir ö zelliğ i de aĢırı bir "T ürk düĢm anı" o lm ası id i. B irço k cinayete karıĢm ıĢtı. A tina'nın ko ntro lü ndek i E o ka ve N iko s S am so n 15 T em m uz 1974 'de M akario s'u devirm ek için sald ırıya geçti. A tina'nın tam desteğ ini alan N iko s S am pso n'u n ik i hedefi vard ı; * Ġktidarı o lan M ak ario s'tan alm ak * T ürkleri adadan tem izleyerek E no sis'i gerçek leĢtirm ek. V e S am pso n iktidarı ele geçird i, M akario s bir Ġng iliz heliko pteri ile adad an kaçtı.
M akario s'u n ak ıllıca ve ince hesap larla baĢarılı bir biçim de yürüttüğü, adayı R u m laĢtırm a po litikası, R u m lar arası çatıĢm a so nucu yara alıyordu. R u m lar ço k bü yük bir hata yap m ıĢlard ı, aralarında hem iktidar, hem de E no sis kavg asına tutuĢm u Ģlard ı. A dad a hem R u m lar arasında, hem d e R u m larlaT ürk ler arasınd a kanlı çatıĢm alar baĢlam ıĢtı. 2) "M üdahale" T ürkiye Ġçin K açın ılm azd ı A nkara artık pasif k alam azd ı. T B M M karar ald ı, E cevit Ġng iltere ile birlikte "m üdahale" yap m ak için L o ndra'ya g itti L o ndra birlikte m üdahaleyi kabu l etm ed i. V e T ürkiye 20 T em m uz 1974'de deniz ve hava kuvvetleri ile m üdahale etti, adaya çıktı. B u m üdahale T ürk iye'nin Z ürih ve L o ndra antlaĢm alarından do ğan "hakk ı" id i. G arantö r bir ü lk e o larak 1963'te yap m ası gerekeni ancak 1974 'te yerine getirebiliyo rdu. 1963'ten beri M ak ario s'u n ve R u m ların adad a yürü ttükleri u ygu lam alar ve izled ik leri po litikalar, R u m ların hiçbir zam an 1960 K ıbrıs C u m huriyeti'ne dö nm eyecek lerini A nkara'ya gö sterm iĢti. A nkara artık adada yeni bir yap ılanm a istiyo rdu ve bu yap ılanm a Ģu hedefleri gerçek leĢtirm eliyd i; a. A danın Y u nanistan ile birleĢm esi ö nlenm eliyd i. b. K ıbrıs T ürk leri "T ürk iye'nin do ğrud an güvencesi altına" alın m alı id i. c. A dadak i Y u nan ve R u m askeri birik im ine karĢılık, "askeri bir deng e" sağ lanm alı id i. D r.A ndrew M ango 'nu n daha ö nce o rtaya ko yduğu gerçekçi yak laĢım , 1963 -1974 dö nem indek i "bo Ģluk " d ıĢınd a, gerçek leĢiyo rdu. Ġng iltere sö m ürgelerinden çek ilirk en bu sö m ürgeler gerçek sahip lerinin eline geçiyo rdu(16). D iğer bir bak ıĢ açısı ile de; 1960 'da K ıbrıs'ta T ürkler ve R u m lar (T ürkiye ve Y u nanistan) arasınd a barıĢ yo lu ile kuru lan denge 1974 'te, R um ların ve A tina'nın ihtirasları so n ucu, bu defa silâhların gö lgesind e gerçek leĢiyo rdu. B u yö ntem le sağ lanan denge'nin so rum lu su ne T ürk iye, ne de K ıbrıslı T ürk lerd i. 1963 yılında A nayasa'yı ve K ıbrıs C u m huriyeti'ni silâh zo ru ile o rtadan kald ıran R u m lar ile bu davranıĢa "kapalı destek veren" B atı id i. T ürkiye bu m üdahalesi ile, Y unanistan'ın E ge'den so nra D o ğu A kdeniz'e uzanan geniĢlem e po litikasına da so n verm iĢ o lu yo rdu. M egali id ea darbe yem iĢti.
3) U lu sal Ç ık arları K o ru m anın B edeli 1974 m üd ahalesi T ürk iye C u m huriyeti'nin tarihind e b ir dö nü m no ktasıd ır. 1938'de H atay'ın bağ ım sızlığ ı ve 1939 'da T ürk iye'ye katılım ı T ürk iye'nin bir üçü ncü ü lkeyi iĢg ali değ ild i. F ransa'nın sö m ürlerinden çek iliĢi ve H atay'd a T ürk varlığ ın ın ko runm ası bu nu gerektirm iĢti(17). K ıbrıs'ta da, fark lı ko Ģu llar altın da o lm asına rağ m en, tem elde aynı duru m sö z ko nusu id i. Ġng iltere'nin çek ilm esi ile o luĢan bo Ģluk K K T C ile do lduru lu yo rdu. K ıbrıs'ta Ġng iltere sö m ürgelerini bırak ırken T ürk iye, buradak i T ürk varlığ ın ı ko ru yo rdu. T ürkiye, bir baĢka ü lk e to prağını iĢg al etm iyo rdu. A k sine, K ıbrıs'ta kuru lan dengenin silâhla bo zu lm ası karıĢsınd a, "u luslararası anlaĢm alardan do ğan garantörlük hakk ın ı" ku llanıyo rdu. T ürkiye'nin m üdahalesi "m eĢru ve kaçın ılm azd ı" A slınd a geç bile kalın m ıĢtı. 1963 -1974 arasınd a 11 yıl bo yu nca ada T ürk leri R u m ların huk uk dıĢı ve silâhlı bask ısı altında bırak ılm ıĢtı. B aĢbakan E cevit 20 T em m uz sabahı o ldukça "m ak û l ve m asu m " bir açık lam a ile m üdahalenin gerekçelerin i T ürk ve D ü nya K am uo yu na açık lıyo rdu: * T ürkiye adada düzeni ve barıĢı sağ lam ak için, * kan dö külm esini ö nlem ek am acı ile * anlaĢm alardan do ğan hakk ını ku llanıyo rdu. T ürkiye K ıbrıs'ın tam am ın ı d enetim altına alm ak için değ il, belirli bir bö lg esinde denetim i sağ lam ak için çık ıyo rdu. T em elde, adada T ürklerle R u m lar, T ürkiye ile Y u nanistan arasında bir denge kuru lm ası ve ada T ürkleri'n in daha fazla "zarar görm em esi" am açlanıyo rdu. B u po litik anın ik i ayağ ı vard ı; * T ürkiye'nin 40 m il gü neyinde, içinde T ürk H alk ının d a yo ğun bir biçim d e bu lu nduğu K ıbrıs'ta, adanın tam am ın ın R u m (ve Y unan) egem enliğ i altına g irm esin i ö nlü yo rdu. * K ıbrıs T ürk leri'n in 11 yıld ır yaĢad ığ ı haksızlık lara so n veriyo rdu. T ürkiye'nin bu denizaĢırı "m üdahalesi" D ü nya'da bir bo m ba g ibi patlad ı. A ncak u luslararası ko njo nktör T ürkiye'nin lehine id i. ġ ö yle k i: a. Esas am acı E no sis o lan 15 T em m uz 1974 R u m (N iko s S am so n) sald ırısın ın arkasınd a, A tina'dak i A skeri Y ö netim (A lbaylar C untası) vard ı ve A lbaylar C u ntası B atı tarafından "so ğuk bak ılan" bir yö netim d i. F ransa'd a bu lu nan m u halif K aram anlis, A vrupa'nın m anevi desteğ ini arkasına alm ıĢtı. b. A B D 'de ise "yö netim bo Ģluğu " vard ı. A B D ve W ashingto n bü yük skandallarla çalkalanıyo rdu. D ıĢiĢleri bakanı K issing er de K ıbrıs'ta 1974 ö ncesi geliĢm elerden rahatsızlığ ın ı açık açık o rtaya ko yan bir k iĢiliğe sahipti
ABD'nin en bü yük ko rkusu, "T ürkiye ile Y u nanistan arasında bir savaĢın p atlak verm esi" id i. T ürkiye m üdahale etm ese, * A dada kanlı o layların yayg ın laĢacağ ı, * T ürk-Y unan savaĢı o lasılığ ın ın artacağ ı ve bu nu n bütün E ge'ye yayılacağ ı ku Ģkusu hak im d i. W ashingto n için T ürk iye'nin m üdahalesi, "kao su n bü yü m esini ö nleyen am a risk ler taĢıyan" bir o luĢu m o larak gö rülü yo rdu. B ir bak ım a "ehven -i Ģer" id i. W ashingto n bu defa, 1964'de Jo hso n'u n yaptığ ı hatayı yap m ad ı. Y apam ad ı desek daha do ğru o lur. Ç ünkü bö yle bir g iriĢim bö lgedek i A B D çıkarlarına daha bü yük zarar verebilird i. A B D so m ut o larak bir g iriĢim de bu lu ndu ; A tina'dak i A lbaylar Ju ntası üzerinde, "T ürk iye ile savaĢa g irm em eleri ko nusu nda" bask ı yaptı. * S o vyetler B irliğ i de A tina'd ak i yö netim e karĢı id i. E O K A B atı'nın ve Nikos Sampson'un A tina'nın güdü m ü nd e o lduğu ise açıkca gö rülü yo rdu. B u nedenle M o sko va'da T ürk iye'nin m üdahalesine sessiz kald ı. B u u luslararası ko njo nktör içinde T ürkiye tarihsel süreç içinde "bo Ģluğu, geçik m e ile de o lsa do lduru yo rdu". T ürkiye u lu slararası ko njo nktö rün sağ lad ığ ı avantajı iyi ku llanm ad ı. * H em u lu sal çıkarlarını ko ru yo r, * H em de K ıbrıs'tak i kao su n geniĢlem esini ve E no sis'in gerçek leĢm esin i ö nlü yo rdu. 4) M adalyo nu n D iğ er Y üzü; T ürkiye H arita Ç izebilir m i? Ġk inci D ü nya S avaĢı so nrasında A B D ve B atı ile iliĢk ilerinde "u ysal, u yu m lu ve bağ ım lı" bir po litika izleyen T ürk iye acaba baĢını kald ırıp u lusal po litika izleyen yeni bir yap ılanm a içine m i g iriyo rdu ? A B D ve B .A vrupa bu kuĢku yu da taĢıyo rlard ı. B ö yle bir o lasılık "B ağ lantısızlar gurubu nu" etkiler T ürk iye "kö tü bir ö rnek" o lur m u ydu ? U luslararası antlaĢm alardan da do ğsa, "B atı'ya bağ lı ve bağ ım lı" bir ü lkenin baĢını kald ırarak kend i u lu sal po litikasını o rtaya ko ym ası bü yük rahatsızlık yaratm ıĢtı. Ü stelik L ib ya baĢta o lm ak üzere bazı "asi ço cuk lar"T ürkiye'ye destek vererek bayram yap ıyo rlard ı. T ürkiye, A tatürk'ün ö lü m ü ile so na eren u lusal bağ ım sızlık bayrağ ın ı yeniden taĢım aya m ı so yu nu yo rdu ? S o ğuk savaĢın hassas dengeleri içind e hem A B D hem R usya bu nu n rahatsızlığ ı içindeyd iler. T ürkiye kend i "insiyatifini ku llanarak u lu sal çık arların ı ko ruyo rdu ve "içizg i d ıĢına" çık ıyo rdu. A tina A lbaylar C untası'n ın denetim i altınd a o lsa da B atı'nın bir parçası id i, K ıbrıs adası ise Ġng iliz üslerin in bu lu nduğu, ancak M akario s'u n fiili yö netim inde B atı, S o vyetler B irliğ i ve B ağ lantısızlar arasında en bü yük satrancın o ynand ığ ı bir aland ı.
ġ im d i T ürk iye kalk ıp tek baĢına, hak lı da o lsa, kend i bild iğ in i o ku yo r, yeni sın ırlar o luĢturu yo rdu. O günün so ğuk savaĢ ko Ģu lları için de A B D 'nin ve S o vyetler B irliğ in'n in "izni ve desteğ i o lm adan" bö yle bir so nuç elde etm ek, bü yük lerin ko yduğu kuralların d ıĢına çık m aktı ve en ö nem lisi, "T ürk iye kö tü bir ö rnek olarak bü yük lerin baĢın ı ağrıtacak yeni u luslararası geliĢm elere yo l açabilird i." 5) T ürkiye B aĢın ı K ald ırıyo r m u ? 20 T em m uz B arıĢ H arekatı T ürkiye içinde de bü yü k bir hareketlenm e yarattı. Ġç kargaĢa içindek i T ürk iye'de "u lusal bilinç ve u lusal çıkarları ko ru yabilm e sevinci" butünlük ve birleĢm e inanç ve du ygu su nu do ğurm uĢtu. Y ıllard ır K ıbrıs ko nu su nu gündem inde tutan gençlik, geniĢ halk kesim leri ve siyasal p artiler, "u lu sal çık arları ko ru m anın" ço Ģkusu içind eyd iler. B asın ve T R T halk ın so kağa dö külm esine, ço Ģku lu kutlam aların yaĢanm asına o rtam hazırlıyo rlard ı. B u nlar Ģö venist eylem ler değ ild i; * Bir ezik likten kurtulm anın sevinci id i * U lu sal k im liğe, ö zgüvene kavu Ģm anın gö stergesi id i. * Y ıllard ır d ıĢ bask ılara ve "em peryalist yak laĢım lara" bo yu n eğ m enin bir alın yazısı o lm ad ığ ın ı o rtaya çıkaran bir duru m du. S ağcısı, so lcusu bir bütün halinde, "bu baĢkald ırıyı" kutlu yo rdu. 1964'te A B D 'nin bask ısı ile K ıbrıs T ürk lerini kaderlerine terketm ek zo runda kalan A nkara hükü m etleri bu defa bo yu n eğ m em iĢ ve elindek i yetkiyi ku llanm a "cesaretini" gö sterebilm iĢti. B u azım sanacak bir Ģey değ ild i. Ö te yandan dü nyada "m azlu m m illetlerin" ço ğu, T ürk iye'nin bu g iriĢim ine alk ıĢ tutuyo rlard ı. T ürkiye'nin ve K ıbrıs T ürk lerinin arkasınd ayd ılar. S adece T ürkiye'de değ il, dü nyanın "belirli kesim lerinde de bir değ iĢim rüzgârı yaĢanm aya baĢlanm ıĢtı.O lay sad eceT ürk iye'nin ve K ıbrıs T ürkleri'n in so runu o lm aktan çık m ıĢ, "ö zgürlük isteyen to plu m ların, d ıĢ bask ılar karĢısında ezilen ü lkelerin" bir u m ut ıĢığ ı o lm u Ģtu. B u ise W ashingto n için o lduğu kadar M o sko va için de "tehlik eli" bir geliĢm e id i. Ü stelik bu geliĢm eyi, A tatürk'ün kurduğu T ürkiye C u m huriyeti baĢlatıyo rdu. B u daha da tehlikeli id i. V e bütün bu nlar, üç kıtanın birleĢtiğ i yerde, D o ğu A kdeniz'd e, O rta-D o ğu petro l bö lgesin in yanıbaĢında o lu yo rdu. 1974'de W ashingto n'dan ve M o sko va'dan izin alm ad an bu bö lg ede "inisiyatif ku llanm ak" k im senin hadd i değ ild i. A ncak T ürkiye bu kuralı bo zm u Ģtu. U luslararası ko njo nktür uygu ndu, T ürkiye'nin elin de " yetk i belgesi" vard ı ve T ürk iye hazırlanm ıĢtı, esk i ek sik lik lerin i g iderm iĢti. T ürkiye 1960 'da "u luslararası anlaĢm alarla" kuru lan ve so nra R u m lar tarafından bo zu lan dengeyi, tek baĢına, yeniden kuru yo rdu.B .M . Ģem siyesi altında hiçbir so nuç alın m adan
sürüncem ede bırak ılan iĢleri to parlıyo r ve K ıbrıs'tak i T ürkleri kurtarıyo rdu. H atay ö rneğ inde bö yle bir Ģey o lm am ıĢtı K ıbrıs'ta durum fark lıyd ı. T ürkiye ve ada çevresinde ö rülen engeller bu defa "fiilen ve güç ku llanılarak" o rtadan kald ırıyo rdu. K ıbrıs u yu Ģm azlığ ın ın 1974 'de, T ürkiye'n in m üdahalesi ile yeni bir zem ine o turtulm ası, u luslararası iliĢk iler açısından ço k ö nem lid ir. Y alnız T ürk iye bak ım ından değ il, Ġk i B lo k 'lu so ğuk savaĢ dengelerinde" ezilen to plu m ların ve ü lkelerin bilinçlenm esi bak ım ından da" bü yük ö nem taĢım aktad ır. Ü stelik bu nu, ik inci D ü nya S avaĢı'ndan beri "bağ lı ve bağ ım lı bir ü lk e" gö rünü m ü ndek i T ürkiye yap m ıĢtır. ABD'den ve NATO'dan izin almadan, kendi inisiyatifi ile gerçek leĢtirm iĢtir. 1974'ten bugü ne kadar K ıbrıs'la ilg ili o larak yayın lanan "B atı kaynak lı" k itap larda, bu ko nu nedense gö zardı ed ild i. 6) "M üdahale"nin S afhaları ve U zu n M arato n 15 Temmuz 1974'de T ürkiye m üdahale ed ince G ü venlik K o nseyi to pland ı ve ateĢkes isted i. T ürkiye ateĢkes talebin i yerine getird iğ inde T ürk kuvvetleri dar bir alana sık ıĢm ıĢtı. G irne'nin do ğu ve batısınd an L efko Ģe'ye kadar uzanan ço k küçük bir üçgen içindeyd iler. B u dar alan askeri açıdan gü vensizd i. R u m ve Y u nan tehd id ine açıktı Ö te yandan adanın d iğer yö relerinde 103 kö ye ve kentlere dağ ılm ıĢ T ürk nü fu su na karĢı fiilen R u m sald ırıları baĢlam ıĢtı. R u m lar to plu katliam yap ıyo rlard ı. T ürk alayı da sald ırıya uğram ıĢtı. R u m ların to pyekü n sald ırıya geçm eleri, zaten yaĢanm akta o lan iç savaĢı yayg ın laĢtırd ı. C enevre'de T ürkiye, Y u nanistan, Ġng iltere, K ıbrıs T ürk ve R u m to plu m larının katılım ı ile bir ko nferans to pland ı. R u m lar ve Y u nanistan, adada R u m ço ğunluğu nu n hak im o lduğu üniter bir yap ılanm a d ıĢında bir çö zü m e yanaĢm ıyo rlard ı. K o nferans çık m aza g irm iĢti. B u arada K ıbrıs'ta T ürklere karĢı sald ırılar sürü yo rdu. A teĢkes yüzü nd en harekâtı durduran T ürk kuvvetleri de dar bir alana sık ıĢm ıĢlard ı. 5 A ğusto s 1974'de ik inci harekât baĢlad ı. G azi M agusa, L efko Ģe-G üzelyurt hattının kuzeyi ile batıda E renkö y bö lg esi T ürk S ilâhlı K u vvetleri'n in eline geçm iĢti. K uzeydek i R u m lar G üney'e g itm iĢlerd i. A m a güneyd ek i T ürk ler, R u m kuĢatm ası altındayd ılar. D aha so nra yap ılan anlaĢm alarla güneydek i T ürk ler de kuzeye, T ürk bö lgesine geçtiler. T ürkiye K ıbrıs'ın (% 36) sını denetim i altında tutuyo rdu ve K uzey'e yerleĢen T ürkler artık T ürkiye'nin gü vencesi altındayd ılar. 15 A ğusto s 1974 m üdahalesine B atı'dan ve S o vyetler B irliğ i'nden tepki geld i Ö nce Türkiye'nin, adanın tam am ın ı eline geçireceğ i kuĢkusuna kap ıld ılar. A ncak bö yle o lm ad ığ ın ı anlayınca biraz rahatlam ıĢlard ı. T ürkiye'nin, güvenli bir bö lg e o lu Ģturarak, A titta H attı d iye anılan ve bugü ne kadar da süregelen "sın ırı" belirlem esi B atı'da S o vyetler B irliğ i'nde de rahatsızlık yaratm ıĢtı. B urası
"bü yük lerin" üzerinde o yu n o ynad ık ları "arka bahçeleri" iken T ürkiye gelip sın ır belirlem iĢ ve ada T ürklerin i bu bö lg eye to plam ıĢtı K uzeyin T ürk iye'ye ilhak ı (taksim ) veya K ıbrıs'ta bağ ım sız bir T ürk devletinin o luĢm ası o lasılığ ı her ik i B lo k için d e rahatsızlık yaratıyo rdu. Ö te yandan; a. D ünyad ak i Y u nan ve R u m lo bisi bü yük bir karĢı atağı geçm iĢti. B asın yayın o rganları ve televizyo nlar T ürk iye karıĢıtı yayınlar yap ıyo rlard ı. b. Atina'da Albaylar Junta'sı düĢm üĢ, K aram anlis'in baĢkanlığ ında siv il yö netim iĢbaĢına gelm iĢti. A tina'nın B atı ile iliĢk ilerind e düzelm e o lm uĢtu. A tina, B atı'nın tam desteğ ini eline geçirm iĢti. c. M o sko va ise kend isi ile "flö rt eden" M akario s'u n, adaya tekrar hak im o lm asın ı, T ürk iye'nin D o ğu A kdeniz'den elini çek m esin i arzu lu yo rdu. T ürk iye ne de o lsa bir N A T O ü lkesiyd i. d. Ö zellik le B atı'dak i O rto do ks (ve H ristiyan) dü nyası T ürk iye'yi afo ro z listesi içine alm ıĢtı. B ütün bu çevreler, ne T ürk iye'nin hak lılığ ın ı, ne d e K ıbrıs T ü rkleri'nin 1963-1974 dö nem ind e çektik lerin i dü Ģü nü yo rlard ı. 20 T em m uz 1974 'de T ürkiye'ye karĢı çık m ayanlar 15 A ğusto s 1974 so nrasında T ürk iye'yi eleĢtirm eye baĢlad ılar. O ysa T ürk iye, 1963 -1974 dö nem inde T ürk leri yavaĢ yavaĢ yo k etm eye çalıĢan M akario s'u 1 963 'te fiilen iĢgal ettiğ i yö netim in baĢına yeniden getirm ek için K ıbrıs'a çık m am ıĢtı. A m a M ak ario s, Ġng ilizlerin yard ım ı ile N .S am so n'd an kurtulduğu g ibi, yine o nların yard ım ı ile adaya dö ndü. T ürkiye, 1974 ö ncesi dö nem i bir daha yaĢam am ak, K ıbrıs'ta "ye ni bir yap ılanm a" getirm ek için adada bu lu nu yo rdu. B u; ada T ürk lerinin de isted iğ i Ģeyd i. B u tarihten so nra B .M .gö zetim inde T ürk ve R u m yetkililer arasınd a so nu gelm ez gö rüĢm eler, to plantılar baĢlad ı. R u m tarafı Ģu çizg i içindek i yerin i hep ko rudu. * Adada R u m ço ğunluk o lduğu için "ço ğunluğa dayalı bir yö netim biçim i" kuru lm alı id i. * T ürk S ilahlı K u vvetleri adadan çek ilm eli, ada u luslararası bir gücün denetim i altına g irm eli idi. * R u m ların S iyasal k im liğ i (egem enlik hakk ı) o lm asına karĢın T ürk lerin bö yle bir hakk ı o lam azd ı. R u m lar eĢitliğ i, bu yö nü ile hiçbir zam an kabu l etm ed iler. T ürk tarafın ın çizg isi ise Ģö yle id i: * K ıbrıs adasında R u m lar g ib i T ürk lerin d e eĢit hak ları vard ı. * R u m ço ğunluğu nu egem en k ılacak bir yap ılanm aya izin verilem ezd i. T ü rk tarafı Ģu ya da bu çö züm fo rm ü lü içinde, kend i yö netim lerini sağ layacak lard ı.
* T ürk silâhlı ku vvetlerinin adayı u luslararası bir g üce devretm esi ise kabu l ed ilem ezd i.T ürk iye'nin g arantö rlüğü kald ırılam azd ı. R u m lar (ve Y u nanistan) kafalarında sürek li o larak, "adanın uzu n dö nem d e R u m yö netim ine g ireceğ i bir yap ılan m ayı sağ layacak fö rm ü ller için " çaba gö sterdiler. T ürk tarafı ise adadak i T ürk varlığ ın ın T ürk iye'nin fiili gü vencesi altında kalm asını sağ layacak fo rm ü llere yeĢil ıĢık yaktılar. Bu iki yaklaĢım arasınd ak i fark siyah ile beyaz kad ar bü yük o lduğu için bugü ne kadar bir "çö zü m " sağ lanam ad ı. A slınd a "çö zü m ", T ürkiye'nin m üdahalesi ile gelm iĢti ve çatıĢm alar durm uĢtu. 7) A m erikan A m bargo su ve T ürkiye'nin Ö ğrend ik leri ABD'deki Yunan lobisi ve Orto do ks devreleri (E no sis)i sağ layam am anın acısın ı T ürk iye'den çıkarm ak istiyo rlard ı. K o ngre üzerinde bask ı yaptılar V e 1975'te A m erik an S ilâh A m bargo 'su geld i. G erekçe, A B D yap ım ı N A T O silâhların ın "m üdahale" de ku llanılm ıĢ o lm ası id i. A ncak, daha m üdahaleden aylar ö nce tıbbi am açlı "afyo n" üretim inin durduru lm ası ko nusund a E cevit hükü m eti ile A B D arasında am bargo sorunu o rtaya çık m ıĢtı. W ashingto n A nkara'ya,. hükü m et afyo n üretim in i durdurm az ise am bago nu n gelebileceğ in i sö ylem iĢti. A nkara bu na "hayır" dedi. A rkasından K ıbrıs B arıĢ H arekâtı geld i. A deta ik i ayrı Ģey birleĢtirilm iĢti. V e A B D en ö nem li N A T O m üttefik ine 1975'de am bargo ko ym aya karar verd i. O ysa Y unanistan da K ıbrıs'ta 1963'den beri N A T O silâh larını T ürk lere karĢı (uçak lar ve gem iler dahil) b o l bo l ku llanm ıĢtı. A m bargo tek taraflı geld i ve sadece T ürk iye'ye u ygu land ı. Y u nan lo bisi W ashingto n'u ve K o ngreyi isted iğ i yo la so k m uĢtu(18). A nkara1964 'dek i Jo hnso n m ektubu ndan so nra A B D 'den ik inci darbeyi de silâh am bargo su ile ö ğreniyo rdu. S ilah am bargo su 1978'de kalkacaktı. Ç ünkü 1978 'de Ġran bü yük bir kargaĢa yaĢıyo rdu ve A m erika karĢıtı bir d ini rejim in g eleceğ i belli o lm uĢtu.B u durum da A B D , E lbruz dağ ları üzerinde kuru lan ve S o vyetler B irliğ i'ni d in leyen "tesislerin i" ku llanam ayacaktı(19). Bu sistem i T ürk iye üzerinden sağ lam ası gerek iyo rdu. K aderin bir çilvesi o larak "m o llaların" devrim i, A B D 'nin am bargo yu kald ırm asına neden oluyordu. 1975-1978 A m erikan silâh am bargo su T ürkiye'ye yeni bir Ģey ö ğretti. T S K 'nın silâhı d ıĢarıya bu denli bağ ım lı tutu lam azd ı. T ürkiye artık, ulu sal savu nm a sanayiin in kuru lm ası için ilk defa cidd i ad ım lar atıyo r ve silâh alım ında da çeĢitlilik u ygu lam asına geçiyo rdu. 1947'de M arshall Y ard ım ı ile baĢlayan ve N A T O 'ya g iriĢ ile u nutturu lan u lu sal savu nm a sanayii yeniden gündem e gelm iĢti. T ürkiye, "balık" üzerine sö ylenen Ç in atasö zünü nihayet hatırlıyo rdu. K end i balığ ın ı tutm asın ı ö ğrenecekti.
K ıbrıs B arıĢ H arekâtı T ürkiye'ye baĢka bir gerçeğ i de gö sterm iĢti; Ġk inci D ü nya S avaĢı so nrasında B atı (ve A m erika) Ģem siyesi altın a alın an T ürk iye, "B atı tarafından gerçekten benim senm iĢ d eğ ild i" B atı için bir "ileri karako l" g ö revi düĢü nü lm ü Ģtü. O ysa T ürkiye, kend isin i B atı'nın içind e, B atı tarafından benim senm iĢ bir ü lke zanned iyo rdu. 1974 so nrasında A B D 'nin ve A vrupa'nın Y u nanistan'ın ve R u m ların tarafın ı tutm aları, B atı m ed yasının T ürk iye'nin hak lı o lduğu yö nleri sistem atik bir biçim de gö zard ı etm esi, gerçek leri T ürkiye'nin gö zleri ö nü ne serm iĢti. Y unanistan ve R u m lar B atı'nın ö z evlatları, T ürk iye ise kerhen B atı içinde gö sterilen bir ü lke id i. A nkara'dak iler artık T ürk dıĢ po litik asın ın bu yö nde bazı d eğ iĢik lik lere uğram ası gereksinim in i hissettiyo rlard ı. A m a T ürk iye'ye "iç kargaĢaya" gö m ü lm üĢtü. S ağ -so l çatıĢm ası ad ı altında hırpalanıyo rdu. A rkasından gelen 3 yıllık askeri rejim de A m erika'ya sık ı sık ıya bağ lıyd ı. Ġç dengesizlilik ler, T ürkiye'nin K ıbrıs po litikasınd a, ulu sal çıkarları gö zetecek kararlı bir refleks gö sterm esin i engelliyo rdu. B una rağ m en, 1975'de K ıbrıs'ta T ürkler, K ıbrıs T ürk Federe Devleti'ni kurdular. 1983'te de K uzey K ıbrıs T ürk C um huriyeti ilân ed ild i. B u arada Y unanistan 1981 'de A .E .T .nin (A vrupa B irliğ i'nin) tam ü yesi o lu verm iĢti. A rtık A vrupa'nın K ıbrıs po litik asında daha da etkili id i. B u etki, ileride, A .E .T .nin (A B 'nin), K ıbrıs konusunda inisiyatifi B .M .den ve A B D 'den A vrupa'ya kayd ırılm asında ro l o ynayacaktı. 8) K K T C 'nin K uru lu Ģu ile B aĢlayan D ö nem 15 K asım 1983 'de K ıbrıs T ürk leri, K uzey K ıbrıs T ürk F ederasyo nu 'nu M eclis'te K uzey K ıbrıs T ürk C um huriyeti'ni ilân ederek yeni bir o lu Ģu m sağ lad ılar. T ürkiye bu devleti tanıd ı. R au f D enktaĢ K K T C 'nin C u m hurbaĢkanı o ldu. A nayasa ile, tüm devlet kurum ları ile iĢleyen bir d em o krasi vard ı. K ıbrıs T ürk leri zaten dem o krasiye ço k yatk ınd ılar, dem o krasi kü ltürü yü ksek düzeyd e id i. Y ıllar geçtikce K K T C 'dek i dem o kratik iĢleyiĢ, B atı A vrupa'd ak i ü lkelerden farksız duru m a geldi. B u arada, daha 1964'de B .M .gö zetim inde baĢlayan ik ili gö rüĢm eler, rutin bir iĢlem g ib i sürm ekteyd i. R u m ların ve T ürklerin po sizyo nların da değ iĢik lik yo ktu. R um lar hâlâ, ço ğunluğu n (R u m ların ) egem en o lduğu üniter bir devlet peĢindeyd iler. T S K 'nın çek ilm esin i istiyo rlard ı. T ürkiye ve K K T C ise K ıbrıs'ın R u m o lduğu kadar T ürk o lm asın ı, R u m ların sahip o lduk ları siyasal k im liğe T ürk lerin de kavuĢm asın ı talep ed iyo rlard ı. B u duru m da o rtak bir anlaĢm a zem in i o lu Ģturm ak o lanağ ı o rtadan kalk ıyo rdu. Y unanistan'ın ve R u m ların "K ıbrıs'ta egem en o lm ak am açlarının kaybo lm am asınd ak i" tem el nedene gelince; A B D ve A vrupa Y unanistan'a ve R u m lara T ürk iye'ye karĢı destek verd ik leri için, Y u nanistan ve R u m lar, ö nünde so nu nda T ürk tarafının B atı yard ım ı ile çö kertileceğ ine inanıyo rlard ı.
O ysa A B D ve A vrupa T ürkiye ve Y u nanistan'a eĢit m esafede dursa, R u m lar ve Y unanistan ad il ve deng eli bir anlaĢm a no ktasına gelebilirlerd i. 1963'den beri ne ABD, ne de Avrupa bunu yap m ad ı. M art 1964'de B .M .iĢg alci R u m yö netim in in "m eĢru hükü m et" o larak tanınm ası ile baĢlayan hatalar zinciri, A B D ve A vrupa tarafınd an sürdürü ldü. B u da, R um ların ve A tina'nın, adanın tü m ü nde egem en o lm a düĢüncelerini ko rum alarına neden o ldu. K ıbrıs u yu uĢm azlığ ınd ak i esas çıban baĢı budur. B una bağ lı o larak M art 1964'den bugü ne kadar B M G üvenlik K o nseyi'nde K ıbrıs u yuĢm azlığ ına iliĢk in çıkan kararlar "tek yanlı" o lm a ö zelliğ ini sürdürdü. 1974'den so nra T ürkiye ve K ıbrıs T ürk leri hak sız yere suçland ı. A B D ve A vrupa'nın ağ ırlığ ın ı taĢıyan bu kararlar, R u m lar ve Y u nanistan'ın anlaĢm a zem in i o luĢturm am alarında tem el etken o ldu. * R u m ların 1963 ve 1964 'te A nayasayı fiilen o rtadan kald ırd ık ların ı ve T ürk leri yerlerinden atarak, silâh zo ru ile yö netim i ele g eçird ik lerini k im se hatırlam ak istem ed i. * 1963-1974 dö nem inde K ıbrıs T ürk lerinin R u m lar tarafından nasıl ezild iğ i gö rülm ek istenmedi. * H atta Z ürih ve L o ndra antlaĢm aları bile gö zard ı ed ild i. B atı adadak i R u m lara ve T ürklere fark lı bak ıyo r, T ürk -Yunan iliĢk ilerinde de Y unanistan'ı sürek li kayırıyo rdu. R u m ların ve Y unanlıların hukuk ve insanlık d ıĢı d avranıĢlarına gö z yu m u yo rlard ı. B u ko Ģullar altında R u m ların ve Y u nanlıların "ad il ve deng eli" bir çizg iye çek ilm eleri o lanak d ıĢına çık ıyo rdu. A B D ve A vrupa o laya sahip lenm iĢti ve R u m lar lehine çö zm ek istiyo rlard ı 1963'den bugü ne kadar ortaya ko nan belgeleri ve fiili geliĢm eleri inceleyen bir insan, bu gerçeğ i ço k açık bir biçim de gö rebilird i.
D Ö R D Ü N C Ü B Ö LÜ M Y eni D ö nem A B ve K ıbrıs 1) A vrupa K ıbrıs'a E l A tıyo r 1990'da D o ğu B lo ku'nu n dağ ılm ası ve A vrupa için id eo lo jik ve askeri tehd id in o rtadan kalk m ası A vrupa'da ö nem li değ iĢik lik lere neden o lm uĢtur. A B 'nin (A T 'nın) bö lgeye ve D ünya'ya bak ıĢ açısı değ iĢm iĢtir. a. D o ğu B lo ku'nu n ve V arĢo va P aktı'nın d ağ ılm ası A B 'yi rahatlattı. A rtık, S o vyetler B irliğ i ve V arĢo va P aktı o lm ad ığ ı için D o ğu'dan ask eri ve id eo lo jik tehd it sö z so nusu değ ild i. b. D ünya P azarları artık bö lü nm üĢlükten kurtulu yo rdu. A B 'nin bü yük ü lkeleri için yeni eko no m ik u fuk lar açılm ıĢtı. A B D ve Japonya ile d ünya pazarlarınd a daha yo ğun bir çek iĢm e o lacaktı. A B 'nin kend i içinde daha da bütünleĢm esi ve d iğer güçlü ü lkelere karĢı "staratejik" bir rak ip ko nu m u na gelm esi gerek iyo rdu. A B için i ve çevresin i do natarak güçlenecekti. 1993'te u ygu lam aya ko nan ünlü M aastricht anlaĢm ası, geleceğ in A B 'sin in tem ellerini attı. * T ek paradan tek pazara ve ortak m erkez bankasına, * A B üst kurum larının gerçek bir "u luslarüstü" yap ıya kavuĢturu lm asına, * D ünyaya karĢı tek ses verebilm ek için "o rtak bir d ıĢ po litik aya", * A m erika'nın ask eri egem enliğ inden yavaĢ yavaĢ kurtulm ak için o rtak bir savu nm a ö rgütüne kadar uzanan po litikalar belirlend i. A rtık A B , geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri'n in kö Ģe taĢlarını o lu Ģturm ak için p lânların ı yap ıyo r ve yavaĢ yavaĢ u ygu lam aya ko yuyordu. T ürkiye geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri içind e o lm ayacaktı. Ç ünkü bü yük ve A B 'ye gö re, A vrupa'dan fark lı bir so syal ve kü ltürel yap ıya sahip T ürk iye, geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri'nde bütün po litik, eko no m ik, so syal ve k ü ltürel dengeleri bozabilirdi. T ürkiye bu lu nm u yo rsa, T ürkiye'nin "K ıbrıs'tak i varlığ ı"da A B için ö nem k azanıyo rdu. A da, R u m egem enliğ inde A B 'nin içine alın ırsa, bu durum A B için daha yararlı so nuçlar do ğuracaktı. Y unanistan A B içindeyd i. K ıbrıs adası A B için artık "stratejik bir ö nem " kazanm ıĢtı. Y eni dü nya düzeninde, üç k ıt'ayı karĢıdan seyred en, O rtado ğu bö lgesin in yanıbaĢınd ak i bu ko sko ca ada yeni A sya pazarının "B atı kap ısı" üzerind e bu lu nu yo rdu. A vrasya'nın stratejik bir no ktasındayd ı. T icari yo llar, enerji yolları ve askeri açıdan, A B 'nin D o ğu A kdeniz'dek i ileri karako lu ve kö prübaĢı olabilirdi.
2) AB Devreye Giriyor O zam an bu adayı "ko parıp A B içine alm ak " gerekiyo rdu. A B bu stratejisin i hem en u ygu lam aya ko ydu ve B .M . Ģem siyesi altında yürütülen gö rüĢm eleri g ö zard ı ederek A B ile G üney K ıbrıs R u m Y ö netim i (K ıbrıs C u m huriyeti) arasında yeni kö prü ler kurdu. * 3 T em m u z 1990'da G .K .R .Y . tam ü yelik için A B 'ye baĢvurdu. A nkara bu na karĢı çıktı çünkü ; Z ürich ve L o ndra antlaĢm alarına gö re K ıbrıs, "T ürkiye'nin ve Y unan istan'ın birlikte içinde bu lu nm ad ık ları bir to plu luğa (burada A B 'ye) girem ezd i". 1960 -1963 dö nem ind e K ıbrıs C u m huriyeti'nin A nayasa M ahk em esi baĢkanın ın yard ım cısı o lan A lm an hukukçu D r.C hristian H einze, G K R Y ve A B 'nin, nasıl u luslararası anlaĢm aları tanım ad ığ ını ayrıntılı bir biçim de o rtaya ko ym aktad ır(20). * A B R u m lara 30.6.1993'te o lu m lu yanıt verd i. G ü ney K ıbrıs R u m Y ö netim i (G K R Y ), hem de K ıbrıs C u m huriyeti o larak A B 'ye tam ü ye yapabilecekti. A B , R u m larla gö rüĢm elerin 1995'te yap ılacağ ın ı belirtiyo rdu . Ç ünkü 1995'te T ürk iye ile G ü m rük B irliğ i belgesi im zalanacaktı. A nkara, T ürkiye'yi tek yanlı A B 'ye bağ layan bu belg eye "ço k istek li" o lduğu için, K ıbrıs, pazarlık ko nusu yap ılacaktı. T ürkiye u luslararası hukuk oto ritelerine "R u m baĢvurusu nu n ve A B 'nin b u baĢvuru ya evet dem esinin u luslararası antlaĢm alara ayk ırı o lduğu nu" gö steren raporlar hazırlattı. B u raporları B .M .ü yelerine, G üvenlik K o nseyi ü yelerine ve A B 'ye gö nderd i. A m a "hukuk düzeni" çalıĢm ıyo r ve hak lar tanınm ıyo rdu. A B 'nin çıkarları bu nu n ö nü nd e idi. B u açık "ih lâl'e karĢın realpo litik iĢliyo rdu". "U luslararası to plu luk " Y unanistan'ın ve R u m ların yanınd a id i. A B G K R Y ile tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlayacağ ını B rüksel'de açık lad ığ ı zam an, bu karara B.M. Genel Sekreteri Perez de Cuellar bile isyan etm iĢti. "A B , K ıbrıs u yu Ģm azlığ ında bütün param etreleri değ iĢtiriyo r ve so runu n çö züm ü nü daha da zo rlaĢtırıyo r" dem iĢti. G enel S ekreterin bu çık ıĢı, A B D 'yi de, A B 'yi de etkilem ed i. * L o ndra ve Z ürih antlaĢm aları T ürk iye'ye "G arantö rlük hakk ın ı"d a tanım ıĢtı. T ürkiye'nin K ıbrıs üzerind e "sö z hakk ı" vard ı. T ürkiye sö zünü sö yled i am a, G K R Y 'nin A B ile iliĢk ilerinde bu nu n da etkisi o lm ad ı. * V e 1994 geld i; B u yılın so nu na do ğru, Y unanistan, "T ürkiye'n in A B ile im zalayacağ ı G ü m rük B irliğ i belgesin i veto edeceğini" açık lad ı. A B 'nin am acı, "veto "yu A nkara karĢısında bir ko z o larak ku llanm ak ve A nk ara'yı G ü m rük B irliğ i karĢısınd a, "R u m -A B iliĢk ilerini kabu le zo rlam aktı". ĠĢin daha da ilg inç yanı, bu belge T ürk iye'ye değ il A B 'ye yarar sağ lıyo rdu. T ürkiye tek yanlı o larak A B vesayeti altına g iriyo rdu. U yg ar dünyad a, A B ile bu tür anlaĢm a im zalayan baĢka bir ü lke yo ktu. A m a A nkara'dak i hükü m et bu belg eyi, "S ank i T ürk iye A B 'ye tam ü ye yap ılıyo rm u Ģ" g ibi kam u o yu na su nm uĢtu. Ġçerde bazı çevrelerin d e bü yük desteğ i ile T ürk kam uo yu yanıltılm ıĢtı. H ükü m et bu hava içinde Y unan veto sunu n kalk m asına karĢılık, A B 'nin R u m larla (K ıbrıs C u m huriyeti o larak), tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlam asına "gö z yu m m uĢtu". Z aten
im zalanan G ü m rük B irliğ i belgesin in 16 m addesin e iliĢk in (ek) de, durum , K ıbrıs'ın ad ı da anılarak, açık o larak o rtaya ko nm aktayd ı. Ö te yandan 6 M art 1995'te G üm rük B irliğ i anlaĢm ası im zalanm ad an birkaç gün ö nce, 24 ġ ubat 1995'te B rüksel'd e K o m isyo n baĢkanı, R u m larla (K ıbrıs ile) tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlayacağ ın ı açık lıyo rdu ve A nkara'dan bu na hiçbir "resm i tepk i" gelm iyo rdu. Ç ünkü A tina, A nkara'nın tepki verm em esi (iĢi kabu llenm esi) karĢılığ ında (veto )sunu kald ıracaktı. B unlar hep kam uo yu nu n ve ilg ili çevrelerin bilg isi d ıĢında geliĢti. T B M M ne o lup bittiğ in in fark ınd a değ ild i. B elirli çevrelerin d enetim ind ek i m ed ya bu nları yazam ıyo rdu. T ürkiye kend i hükü m etiyle, kend i m ed yası ile ve belirli serm aye çevrelerin in katk ısı ile "kend i kend isin i bağ lıyo rdu". * H aziran 1995'te G K R Y ile A B "o rtaklık ko nseyi"ni B rüksel'd e to plu yo r ve tam ü yelik gö rüĢm eleri baĢlıyo rdu. B ütün bu geliĢm elerin yavaĢ yavaĢ açığa çık m aya baĢlam ası M illi G ü venlik K uru lu nu n 1995 so nlarına do ğru, T ürkiye'nin K ıbrıs po litikası ko nu sund a "karar alm asına" yo l açtı. M .G .K . konuya elkoydu ve bu tutum so nucu o larak da 28 A ralık 1995'te, H üküm etin gö sterm esi gerek irken gö sterem ed iğ i "tepk i", M G K kararı so nucu, 28 A ralık 1995 'te D em irel-D enktaĢ dek larasyo nu yayın land ı. H ükü m etin ġ ubat 1995'te, gö sterm esi gerek irken gö sterem ed iğ i "tepk i", M G K . kararı sonucu, 28 A ralık 1995 'te D em irel-D enktaĢ dek larasyo nu ile o rtaya ko nu yo rdu. 3) Demirel-D enktaĢ D ek larasyo nu nu n Ö nem i 28 A ralık 1995 D em irel-D enktaĢ dek larasyo nu, sadece dünyaya değ il içerdek i bazı çevrelere de yö neliktir. 1995 yılındak i hükü m etin, T ürkiye'yi A B 'ye tek yanlı bağ layan G ü m rük B irliğ i'n i, kam uo yu nda iç po litika m alzem esi yaparak yanlıĢ tanıtm ası yaln ız T ürkiye-A B iliĢk ilerinde değ il, A nkara'nın K ıbrıs po litik asında da çeliĢk iler do ğurm uĢtu. H üküm etin bu belirsiz ve kaypak po litik asın ı dü zeltm ek de M .G .K .na düĢm ü Ģtü. M .G .K . kararları do ğrultusu nda, 28 A ralık 1995'te C u m hurbaĢkanları(D em irel-D enktaĢ) dek larasyo nları ile T ürk iye yap ılan yanlıĢı düzeltiyo rdu. a. K ıbrıs'ta çö züm sağ lanm adan A B 'ye katılm a sö z ko nusu o lam az b. T ürkiye'nin ada üzerind e garantö rlüğü sürecektir c. A dada R u m lar ne kadar "egem enliğ e" sahip seler T ürkler de o kadar egem enliğe sahiptir. (egem en eĢitlik) d. T ürkiye A B içinde değ il ise K ıbrıs da g irem ez denm ekteyd i
A rkasından 1996 'da, T B M M .nin K ıbrıs u yu Ģm azlığ ına ve K K T C 'ye iliĢk in açık lam aları geld i. A B çevreleri ve Y u nanistan 1994 ve 1995'te K ıbrıs ko nusund a o ynad ık ları o yu na, T ürkiye'n in katılm ayacağ ın ı gö rüyo rlard ı. B una rağ m en B rüksel d aha so nrak i yıllarda, 1995 yılındak i A nk ara hükü m etinin "sö zlü o larak kabul ettik leri" Ģeyleri, 24 ġ ubat 1995 A vrupa B irliğ i K o m isyo n B aĢkanlığ ı bild irgesine dayanarak referans verd iler ve ku lland ılar. B ir taraftan D enktaĢ-K lerides gö rüĢm eleri N ew yo rk'ta sürerken öte yandan B rüksel açık lam a yap ıyo r ve "R u m larla gö rüĢm e sürecin in sürdürü leceğ ini" K o m isyo n baĢkanı basına açık lıyo rdu. D ayanak (gerekçe) o larak da; 1995 yılındak i A nkara hükü m etinin ġ u bat 1995'te kend ilerine sö z verd ik lerin i basın ö nü nde sö ylü yo rdu. O rtada ilg inç bir duru m vard ı; * A nkara, T B M M baĢta o lm ak üzere bütün devlet kuru m ları ile T ürk iye'nin K ıbrıs po litikasın ı o rtaya ko yu yo rdu. K K T C 'nin varlığ ın ın sürdürü leceğ i açık lanıyo rdu. T ürkiye bild iğ in i okuyordu. B una karĢılık A B de 1995'te baĢlattığ ı, "R u m larla tam ü yelik gö rüĢm e sürecin in kesilm eyeceğ in i", u ygu lam aları ile o rtaya ko yu yo rdu. A B 'd e G K R Y ile iliĢk ilerind e kend i bild iğ i yo lda yürü yo rdu. B u durum devam ederse, A B G K R Y ile gö rüĢm eleri ilerleterek güneyi A B 'ye alacak, kuzeyd ek i K K T C 'de T ürk iye ile daha da yak ınlaĢacaktı. 1997 yılında, M esut Y ılm az hükü m eti d ö nem inde B aĢbakan Y ard ım cısı E cevit'in D enktaĢ ile o rtak açklam aları ve T ürk iye-K K T C hükü m etleri arası yeni anlaĢm aların yap ılm aya baĢlam ası A B 'yi ve Y u nanistan'ı ko rkuttu. A dada ik i devlet vard ı ve A B G ü ney K ıbrıs R u m Y ö netim i ile tam ü yelik gö rüĢm elerin i sürdürü yo rdu. G K R Y 'nin ad ına K ıbrıs C u m huriyeti d eseler ve adanın bütünü nü tem sil ettiğ in i sö yleseler bile bu tam am en kağ ıt üzerind e id i ve K K T C 'yi bağ lam ıyo rdu. A B gü neyi içeri alırsa adayı k end isi bö lm üĢ ve bir bak ım a da K K T C 'yi m eĢru laĢtırm ıĢ olacaktı. A vrupa B irliğ i, "K ıbrıs'ta u yuĢm azlık çö zü lm eden ada A B 'ye tam ü ye yap ılam az" dem eye baĢlad ı. B irço k A B ü yesi bu gö rüĢte id iler. S orunlu ve bö lü nm üĢ bir adanın gü neydek i parçasını bir devlet o larak içeri alm ak bü yük bir kao sa neden o lacaktı. A B , G K R Y ile tam ü yelik gö rüĢm elerini yavaĢlattı. B ir bak ım a ask ıya ald ı. 1997 yılı so nu nda A vrupa B irliğ i L üksem burg do ruğunda T ürk iye ile ilg ili o larak yap ılan açık lam a hem T ürk iye-A B iliĢk ilerine, hem de B rüksel-G K R Y iliĢk ilerine darbe ind ird i. T ürkiye'nin A B d ıĢında tutulacağ ı, aday bile o lm ad ığ ı L üksem burg do ruğunda açık land ı. - T ürkiye artık K K T C ile "bütünleĢm e" sürecin i hızland ırıyo rdu.
- A B G K R Y ile "hang i ö lçüde yak ınlaĢırsa, T ürkiye de K K T C ile aynı ö lçüde bütü leĢecek" ifadesi bütün o rtak deklarasyo nlarda, T B M M kararlarında, M illi G ü venlik K uru lu kararlarında gö rülm eye baĢlad ı. A B , 1995'te G K R Y ile baĢlattığ ı ve "yakalad ığ ın ı sand ığ ı fırsatın", B rüksel ve R u m lar için çık m az bir yo l o lduğu nu gö rm eğ e baĢlam ıĢtı. 1997 'de T ürk iye'yi tam ü ye yapam ayacağ ın ı açık lam ıĢ, R u m ları da A B içine alm ak isted iğ in i sö ylem iĢti. B u durum d a T ürkiye ve K K T C 'nin ö nü nde "tek yo l" bırak m ıĢ o lu yo rdu ; T ürkiye ve K K T C bütünleĢecekti. A B bu hatasın ı anlad ı ve taktiğ in i 1999'da değ iĢtird i; L ük sem burg do ruğu yaln ızca A B 'nin K ıbrıs p o litikası bak ım ından değ il T ürkiye-A B iliĢk ileri bak ım ından da A B 'ye zarar verm eye baĢlam ıĢtı. T ürkiye'nin K K T C ile bütüleĢm e sürecin in "kesilebilm esi"için T ürk iye'nin "denetim altına alın m ası" gerek iyo rdu. B unu n için de 10 -11 A ralık 1999'a kadar bek lem ek gerekti; T ürk iye'ye "sen de adaysın d enecek " ve bu nu nla; * H em T ürkiye-K K T C iliĢk ilerinin geliĢm esine "m üdahale" o lanağ ı yaratılacak, * H em de K K T C içind e sarsıntı yaĢanacağ ı için "iç param etreler" değ iĢecekti. 4) D o laylı "E no sis"e G ötürülen Y o l; GKRY-A B iliĢk ileri A vrupa B irliğ i 1990 'd an baĢlayarak safha safha * 1993'te G K R Y 'nin baĢvurusu nu kabu l ederek * 1995'te tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlayarak G üney K ıbrıs R u m Y ö netim in i (K ıbrıs'ı), yalnızca A B içine alm a g iriĢim inde bu lu nm u yo r, aynı zam anda da "do laylı eno sisin yo lu nu " açm aya çalıĢıyo rdu. Y unanistan A B içinde id i. G K R Y 'nin (K ıbrıs) A B içine alın m ası dem ek, A B Ģem siyesi altında G K R Y 'nin Y u nanistan ile birleĢtirilm esi dem ekti. T ürkiye ise d ıĢarda bu lu nu yo rdu. 1964'den beri B irleĢm iĢ M illetler gö zetim i altında yüryütülen gö rüĢm eler, B M .in genelde tek yanlı k ararlarına rağ m en A nkara tarafından destek leniyo rdu. B elirli bir ö lçüde de o lsa denge vard ı. B azı G ü venlik K o nseyi k ararlarında da, "ik i tarafın siyasal eĢitliğ ine yak ın değerlend irm eler" o rtaya konuyordu. A B 'nin K ıbrıs ko nu su nda devreye g irm esi bütün param etreleri değ iĢtiriyo rdu. A B (ve Y unanistan) hem hak im , hem de savcı ko nu m u na geliyo rlard ı. T ürkiye'nin yaln ız Y u nanistan ile değ il A B ile de "çek iĢm esi" zo runlu luğu o rtaya çık ıyo rdu. Oysa T ürkiye'nin ö te yandan A B ile ik ili iliĢk ileri vard ı. B u ik ili iliĢk iler 1995'te G üm rük B irliğ i belgesi ile tek yanlı bir bağ ım lılığa dö nüĢm üĢtü. A nk ara'nın A B karĢısındak i bu "zayıf ko nu m u", A B 'nin (ve Y u nanistan'ın) eline ko z veriyo rdu.
B una rağ m en A B (ve Y u nanistan) T ürk iye'nin kararlı tutum u karĢısında, "adanın bütünü nü R u m ço ğunluğu n egem enliğ i altında A B 'ye so kacak bir yo lu " açam ad ılar. B unu n nedenleri Ģu nlard ır: a. T ürkiye K ıbrıs ko nusu nda hak lıyd ı ve kararlı id i. A dada, T ürkiye ve Y u nanistan arasınd a, G K R Y ve K K T C arasında "bir denge" kuru lm asın ı, E no sis(do laylı E no sis) yo lu nu n kapanm asın ı istiyo rdu. b. U luslararası hukuk açısından T ürk iye (ve K K T C ) hak lıyd ı. Z ürih ve L o ndra antlaĢm aları, K ıbrıs'ta ik i halk arasında bir denge kurm uĢtu. T ürk iye garantö r bir ü lke id i. A da üzerinde hak ları vard ı ve K ıbrıs T ürk leri T ürk iye'nin gü vencesi altında id i. c. 1974'te T ürkiye'nin E no sis'i ö nlem e "m üdahalesi"nden so nra adada ik i devlet o luĢm uĢtu. Z ürih ve L o ndra anlaĢm aları açısından bak ıld ığ ınd a ve K ıbrıs C u mhuriyeti'ni 1963'te Rum tarafının o rtadan kald ırd ığ ı gö z ö nüne alınd ığ ında; G K R Y bir devlet o larak ne kadar "m eĢru" ise K K T C 'de o kadar m eĢrudur. M art 1964'te G üvenlik K o nseyi'n in haksız ve yanlıĢ bir kararla, yanlızca R u m ları "m eĢru yö netim " kabu l etm esi, bu gerçek leri değ iĢtirem ezd i. d. 1963-1974 dö nem in in sık ıntılı yıllarında bile T ürk ler, silâh bask ısı altında bile, kend i yö netim lerini sürdürdü. 1974'den so nra ise, daha düzenli ve bütünlük içinde (kuzeyde) tam am en bağ ım sız hale geld i. O rtada artık bir K K T C gerçeği vard ı. A nayasası, M eclisi, H ükü m eti, ve tüm devlet kurum ları ile B .A vrupa dem o krasilerine benzer bir sistem iĢlem ekteyd i. B u durum d a A B 'nin K K T C 'yi "yo k varsaym ası" siyasal, hukuk i, eko no m ik, so syal ve insani bak ım lardan o lanak d ıĢıyd ı. AB'nin (ve Y unanistan'ın), bu gerçek lere rağ m en, G K R Y 'ni, K ıbrıs C u m huriyeti ad ı altında ve K ıbrıs'ın bütünü nü "tem silen" A B bu na rağ m en, bu yo lu seçti. Ç ünkü 1990 so nrasın ın Y eni D ünya D üzeni içinde, D o ğu A kdeniz'dek i bu stratejik adayı, R u m ço ğunluğu n egem enliğ i altında, A B 'nin bir parçası yap m ak istiyo rdu. A B için K ıbrıs'tak i halk lar da ö nem li d eğ ild i. Ö zellik le K ıt'a A vrupa'sının "bü yük leri", adaya göz d ik m iĢlerd i. O nlar da A B Ģem siyesi altında, K ıbrıs'ta sö z sahibi o lm ak istiyo rlard ı. A B so runa; "ben ö yle isted iğ im için o lacak "gö zü ile baktı. T ürkiye ve T ürkler K ıbrıs'tan "tecrid" ed ilm eli, ad anın A nado lu ile siyasi ve ask eri bağ ları ko parm alıyd ı. Ç ü nkü T ürkiye "geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletlerinde yer alm ayacaktı". T ürkiye A B içinde yer alacak o lsa, zaten so runu çözm ek ço k ko layd ı.G K R Y ve K K T C birkaç yıl so nra, T ürkiye ile birlikte A B 'ye g irerler ve geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri içind e T ürkiye, Y unanistan, G K R Y ve K K T C , birbirleri ile bütünleĢm iĢ o larak yaĢarlard ı. A ncak A B bö yle düĢü nm ü yo rdu. A B 'nin K ıbrıs po litikası, A B 'nin T ürk iye po litakasını d a bir "turnuso l kağ ıd ı" g ib i açığa çıkarm aktad ır. A B 'nin ısrarla, "adada ik i devlet yo ktur" dem esin in arkasında bu yatm aktad ır.
5) E ski Y ugo slavya, E sk i Ç eko slavak ya ve K ıbrıs'tak i D evletler A B ısrarla "K ıbrıs'ın bö lü nm esine karĢıd ır" O ysa 1 960'da kuru lan cu m huriyet, ik i halk ın hak ların ı "ayrı ayrı kabu l eden", T ürkiye ve Y u nanistan'a (anavatanlara) ada üzerinde garantö rlük ve asker bu lu ndurm a hakk ı tanıyan, kend ine ö zgü bir yap ılanm a gö sterir. 1990 so nrası yeni dü nya o luĢu m u nda Ç eko slo vak ya Ç ek C u m huriyeti ve S lo vak ya o larak ik iye ayrıld ı. E sk i Y ugo slavya'dan H ırvatista'nın, S lo venya'nın, M akado nya'nın ayrılm asın ı ve bağ ım sız devletler kurm aların ı A lm anya baĢta o lm ak üzere teĢvik ettiler. K ıbrıs'ta ise zaten, ik i ayrı co ğrafyad a ik i ayrı halk ın fiilen kurduk ları ve bütün devlet sistem leri ile dem o krasinin iĢled iğ i o luĢu m u kabu l etm em ek le A vrupa B irliğ i, kend i u ygu lam alarına da ters düĢm ekted ir. B unu n nedeni ise ço k açıktır; A B K ıbrıs'ı, T ürkiye'd en "ko pararak ", R um egem enliğ i altında bir bütün o larak A B 'ye dahil etm ek istem ekted ir. B u nedenle D o ğu A vrupa'da, esk i Y ugo slavya'da izled iğ i po litik anın tam tersini K ıbrıs'ta izlem ekted ir. V e A B çevreleri, bu çifte standartı açık layam am ak tadır. B rüksel'den K ıbrıs'a iliĢk in açık lam alar ço k ilg inçtir. a. 1995 yılın ın Ģu bat ayında A B K o m isyo n B aĢkanlığ ı, "K ıbrıs artık A B 'nin ilg i alanı içinded ir. B iz K ıbrıs'ı, geleceğ in A .B .nin sın ırları içinde gö rüyo ruz, bundan so nra ada ile iliĢk ilerim iz sürecektir" d iyordu. B u açık lam a ile B rüksel, "K ıbrıs adasın ın sahib i o lacağ ını" sö ylem eye çalıĢıyo rdu. O ysa o rtada ulu slararası anlaĢm alar vard ı; B .M .çerçevesinde T ürk ve R u m tarafları arasında yürütülen gö rüĢm eler vard ı. A B açık açık, "ben ö yle isted iğ im için ö yle o lacak" demeye baĢlam ıĢtı. Y eni D ünya D üzeni'nin "bir bü yüğü o larak" ko Ģul dayatıyo rdu. b. C u m hurbaĢk anı R .D enktaĢ ve K K T C hükü m eti yetk ilileri ile gö rüĢm eye gelen A B tem silcileri, "B ize hukuktan ve anlaĢm alardan sö z etm eyin, biz size A B 'nin siyasal yak laĢım ın ı ve yap m ak isted ik lerini sö ylü yo ruz" d iyo rlard ı. A B 'nin d ıĢ iliĢk ilerden so rum lu yö neticisi V an der B ro eke C um hurbaĢk anı R .D enk taĢ'a, "B ize hukuk i argü m anlar gö sterm eyin bu siyasi bir had ised ir, ve A B o laya bö yle bak ıyo r" d iyebiliyo rdu. B ir gö rüĢm em izde R .D enktaĢ bu o layı bana anlatm ıĢtı. Ç o k ilg inçtir; A B K K T C 'ye karĢı "hukuk tanım ayan bir yak laĢım içind eyd i ve o rm an kanu nu u ygu lam ak istiyo rdu". A B K K T C 'nin Z urih ve L o ndra anlaĢm alarından kaynak lanan hak larını tanım ad ığ ın ı ilân ed iyo rdu. B una karĢılık ayn ı anlaĢm alardan yararlanan, üstelik 1963 'te silâh zo ru ile K ıbrıs C u m huriyeti'nin anayasasın ı ve kuru m larını o rtadan kald ıran R u m tarafın ı destekliyordu. A B R u m ve T ürk tarafına "eĢit m esafede" durm u yo r, R um ları destek lerken K K T C 'ye karĢı çık ıyo rdu. B u haksız tutum u n 1994 yılında, K K T C ürünlerine eko no m ik am bargo ko yarak da gö sterdi.
A B 'nin K ıbrıs po litikası, ö zellik le 1990 'd an itibaren tek yanlı ve hukuk d ıĢı bir çizg ide seyretti. 1993'den baĢlayarak A B K ıbrıs'a iliĢk in izled iğ i po litikalar ile bütün parametreleri değ iĢtird i. 1995 'den itibaren B .M .in in isiyatifin i ve ağ ırlığ ı B rüksel'e geçird i. T ürkiye ile im zalad ığ ı G ü m rük B irliğ i belgesi ile T ürkiye'yi tek yanlı bağ layarak ö dün sağ lam ak isted i. 10-11 A ralık 1999'd a da H elsink i do ruğunda, "T ürk iye'nin adaylığ ı teyid ed ilirken", A B 'nin esas am açlarından birisi, K ıbrıs'ta T ürkiye'den ö dün sağ lam aktı. A daylık, "A nkara üzerinde bask ı kurm anın bir aracı" o larak değerlend iriliyo rdu. 6) Y unanistan ile G K R Y A rasında A sk eri ĠĢbirliğ i ve A B 1990 so nrası yeni dö nem , Y unanistan-G K R Y iliĢk ilerind e, "iĢbirliğ i ve bütünleĢm e" hareketlerin in artm asına yo l açtı. S o ğuk savaĢ artık bitm iĢti ve A B içind ek i Y u nanistan, A m erika'dak i Y u nan lo bisin i de arkasına alarak yeni g iriĢim ler baĢlatm ak ve E no sis po litikasın ı gü nü n ko Ģu llarına gö re gündem e getirm ek istiyo rdu. K ıbrıs'ın, R u m ço ğunluğu n eğem enliğ i altında üniter bir yap ıya kavu Ģturulm ası ve T ürk lerin bir "azın lık " ko nu m u na ind irilm esi u m utları, A B 'd e yürütülen gö rüĢm elerde "kaybo lm aya" baĢlam ıĢtı. 1990 ö ncesinde 1980 'li yıllarda dünya K ıbrıs u yu Ģm azlığ ın ı ço ktan unutm uĢtu. A dada ik i devletli yap ı "kem ik leĢiyo rdu". K ıbrıs'ta barıĢ vard ı ve G K R Y de eko no m ik o larak iyi duru m dayd ı. B u duru m R u m ları ve Y u nanistan'ı rahatsız ed iyo rdu. 1990'da D o ğu B lo ku'nu n çö k m esi, A B 'nin "A kdeniz bö lg esin i nü fuzu altına alm a po litik ası Y unanistan'ı harekete geçird i. Y ukarıd a da değ ind iğ im g ib i T ürk iye-A vrupa B irliğ i iliĢk ilerinde, T ürkiye "zaaf gö steriyo rdu". 1995'te Y unanistan ve R u m lar için yeni bir fırsat yaratılabilird i. V e A tina G üney K ıbrıs R u m K esim i ile anlaĢarak ik ili iliĢk ileri bir bütünleĢm eye götürecek u ygu lam alara geçti. a. 1993 yılınd a "O rtak S avunm a D o ktrini" ad ı altın da Y unanistan ve G K R Y , A tina'da o rtak bir dek larasyo n im zalad ılar. O rtak S avunm a D o ktrin ine gö re Y unanistan ve GKRY askeri güçlerin i E ge, G K R Y ve D o ğu A kdeniz'de "bütünleĢtiriyo rlard ı". B u "bütünleĢtirm e", askeri açıdan "tek bir ko m uta altında, tek bir o rdu" gibi hareket etm ek am acını güdü yo rdu. B u no kta da açık land ı. B u ortaklık ve bütünleĢm enin hedefi T ürk iy e ve K K T C id i. R u m siyasiler bu nu da açık o larak o rtaya ko ydu lar. O rtak S avunm a D o ktrini çerçevesinde. * G K R Y Y u nanistan'a hava ve deniz üsleri verecekti (bu nlar 1999'da gerçek leĢti). * Y unanistan ask er ve silâh o larak, G K R Y 'dek i gü çünü arttıracaktı. * G K R Y , to praklarınd a ve denizlerde o rtak m anevralar düzenli o larak yap ılacaktı (bu nlara da baĢland ı). * Y unanistan G K R Y 'nin silâh tedarik ind e yard ım sağ layacaktı(B u da devam edegelm ekted ir).
T ürkiye, Y unanistan ve G K R Y arasında 1993'te baĢlatılan o rtak savu nm a do ktrini "ayn ı ü slup içinde" 1998'de yanıt verebild i. T ürk iye ile K K T C arasınd a kapsam lı düzenlem eler bu tarihte baĢlad ı. Y unanistan'ın ve G K R Y 'nin 1993 'te im zalad ık ları o rtak savu nm a do ktrinine A B 'den, Amerika'dan ve NATO'dan bir "tepki gelmedi". B u tarihten itibaren G K R Y silâh alım ların ı hızland ırd ı. F ransa, Ġtalya ve R usya'dan tank lar, ağ ır zırhlı araçlar, o rta m enzilli fü zeler (F ransa) alım ı arttı. Y ıllık 460 m ilyo n do lar silâh alım ına baĢlad ılar. Y unanistan'ın G K R Y 'de 10.000 askeri bu lu nu yo rd u . Y unan zırhlı araçları G K R Y o rdusunda ku llanılıyo rdu. G K R Y ö lçeğ ine ve nü fusu na o ranland ığ ında, "o lağanüstü bir silâhlânm a" içine g irm iĢti. B u aĢırı silâhlanm aya A B ve A B D gö z yu m u yo r, hiçbir tepk i gö sterm iyo rlard ı. G K R Y 'dek i deniz ve hava üslerinin yap ım ı d a, Y unanistan'ın desteğ i ile hızla ilerliyo rdu (bu nlar 1999'da tam am land ı). 1996 yılında G K R Y R u sya F ed erasyo nu ile S 300 füzeleri alım ı ko nu su nda anlaĢm a yaptı. T utarı 600 m ilyo n do lard ı. T ürk iye bü yük tepki gö sterdi. Ç ünkü S 300 fü zelerinin m enzili 1 60 k m .id i ve T ürkiye'nin A kdeniz k ıyısındak i illerine rahatlık la u laĢıyo rdu. T ürkiye'nin bask ısı so nu cu pazarlık lar baĢlad ı ve S 300 füzeleri G irit'e yerleĢti. A ncak unutm am ak gerek irk i bu füzeler sabit değ il, tekerlek li araçlar üzerinde ku llanılan fü zele rdir. G K R Y 'nin R u sya F ederasyo nu 'ndan füze alım ı k ararı, "T ürkiye ve K K T C üzerinden bask ı yaratm aya ve gerektiğ inde T ürk iye'yi d e vurm aya yö nelik" bir davranıĢtır. Y unanistan G K R Y 'dek i d eniz ve hava üslerin i 199 9'da tam am lad ı ve ku llanılabilir hale getirdi. G K R Y halen düzenli o larak o rtak m anevraların ı sü rdürm ekted irler. B u m anevralar, A nk ara ve A tina arasında "barıĢ çağrıların ın" yap ıld ığ ı 1999 so nbaharında bile, G K R Y 'de bütün hızı ile sürm ekteyd i. Y unan D ıĢiĢleri B ak anı P apandreu T ürk iye'de barıĢcı sö z ler sö ylerken Y u nan savu nm a bak anı K ıbrıs'ta T ürkiye'yi ve K K T C 'yi tehd it ed iyo rdu. A B T ürk askerinin K K T C 'd en çek ilm esin i her açık lam asınd a isterken, a. R um ların yıllık 400 m ilyo n do larlık silâh alım ın a, b. F ransa'dan o rta m enzilli füze alım ına, c. Yunanistan'ın m o dern silâhları ile birlikte G K R Y 'de, 10.000 asker bu lu ndurm asına, d. Y unanistan'ın ku llanım ı için G K R Y 'd e deniz ve hava üslerin in yap ım ına, e. G K R Y 'nin 1996 'da R u sya F ed erasyo nu ile 600 m ilyo n do larlık S 300 füzesi alım ı anlaĢm ası yap m asına, nedense sessiz kalıyo rdu. A B , Y u nanistan'ın 1993 'te baĢlattığ ı ve 2000 yılın da da sürm ekte o lan G K R Y ile askeri bütünleĢm esin i destek lem ekted ir. H alen kuru lm akta o lan ve A B 'nin ask eri ö rgütü B atı A vrupa
B irliğ i (B A B )nin yerini alacak o lan A vrupa G ü venlik ve S avu nm a Ö rgütü (A .G .S .K .), G K R Y 'de Y unanistan'la birlikte gerçek leĢtirilen askeri tesisleri, üsleri ve d iğer askeri potansiyeli, do ğal o larak kend i bü nyesine alacak ve ku llanacaktır. A B Y u nanistan'ın G K R Y 'dek i bütün askeri faaliyetlerine sessiz kalm akta, bu na karĢılık T ürkiye'nin K K T C 'dek i faaliyetlerin i sürek li o larak eleĢtirm ekted ir. O ysa T S K K ıbrıs'a, T ürkleri R u m lardan ko rum ak için çık m ıĢlard ır ve bugü n adadak i varlık ları, ayn ı am aca yö neliktir. 7) T ürk -Y unan ĠliĢk ileri ve K ıbrıs T ürk -Yunan iliĢk ilerinde K ıbrıs u yu Ģm azlığ ı ö nem lid ir. A ncak, bu ndan daha ö nem li o lan Y unanistan'ın "T ürk iye karĢıtı tutum u nu u lusal bir po litika" o larak benim sem iĢ o lm asıd ır. Y unanistan'ın T ürk iye karĢıtı po litikayı benim sem iĢ o lm asında ise, A B D 'nin ve A vrupa'nın Yunanistan'ı T ürk iye'ye ve d iğer bö lge ü lk elerine karĢı destek lem esi yatm aktadır. E ğer Y unanistan A vrupa ve A B D tarafından destek lenm ese id i ne m eg ali idea (bü yük ü lkü) g ibi hiçbir zam an gerçek leĢm eyecek bir düĢü nceye bağ lanır, ne de "u lusal d ıĢ po litik asın ı Türkiye karĢıtı bir zem ine o turturdu. A B D ve A vrupa Y unanistan'ı niçin destek lem iĢlerd i? B u so runun yanıtı T ürk iye'nin tarihind en ve co ğrafyasından geçm ekted ir. a. A vrupa "kend i A vrupalı k im liğ in i" esk i Y u nan ve R o m a üzerine oturtm uĢtur. A vrupa Yunanistan'ı bu nedenle kend ine yak ın gö rm ü Ģtür. B una karĢılık 600 yıl ö ncesinden baĢlayarak, O sm anlı'n ın (T ürklerin) A vrupa ve H ristiyanlık ile kavg ası vard ı. K o sko ca O sm anlı Ġm p arato rluğu (A vrupa'ya gö re T ürkler), A vrupa'nın o rtalarına kadar g irm iĢler, oralarda 500 yıl yaĢam ıĢlard ır. H ala B alkanlar bö lgesi O sm anlı (T ürk ve M üslü m an) izlerin i ve to plu m sal birik im in i yo ğu n bir biçim de yaĢam aktadır. A vrupa(ve H ristiyanlık) O sm anlı'yı (T ürk leri ve M üslü m anları) 600 yıl ö ncesinden baĢlayarak, kend ine düĢm an gö rm üĢtür. 2000'li yılların içine g ird iğ im iz bu dö nem de bile 600 yıllık tarihin izleri henü z A vrupa'dan silin m iĢ değ ild ir. Ġk inci D ü nya S avaĢı so nrasında T ürkiye'nin A vrup a K o nseyinde, N A T O 'd a ve daha birço k A vrupa u lu slararası kuru m u nda bu lu nm ası d a A vrupa'dak i bu esk i to rtuları o rtadan kald ırm am ıĢtır. A B D de T ürkiye ile Y u nanistan'ı yan yana ko yduğ unda, * A B D 'nin kuru luĢu nd an beri esk i Y u nan hayranlığ ının bu to praklarda yayılm ıĢ o lm ası, * Y unanlıların H ristiyan (O rtodo ks) o lm aları, * A B D 'de baĢtan beri Y u nan kö kenli nü fusu n zam an içinde palazlanarak A B D 'nin ayrılm az bir parçası haline gelm eleri ve ço k güçlü bir lo bi o luĢturm aları, A B D 'nin Y u nan yandaĢlığ ın ı etk ileyen en ö nem li faktö rlerd ir.
Y ukarıda ana baĢlık larını gö sterdiğ im nedenlerden do layı A vrupada, A B D de T ürk -Yunan iliĢk ilerinde hiçbir zam an "tarafsız kalam am ıĢlar", Ģu ya da bu ö lçüde Y u nanistan tarafına m eyletm iĢlerd ir. A B D 'nin ve A vrupa'nın bu Y u nan yand aĢlığ ı Y u nanistan'ın T ürk iye'ye karĢı po litikasını da belirlem iĢtir. A B D 'yi ve A vrupa'yı "arkasın da gö ren" Y u nanistan,19 yüzyılın ilk yarısındak i M o ra isyanından beri O sm anlı'ya (ve T ürk iye'ye) karĢı, hep A vrupa desteğ i ile geniĢleyebilm iĢtir. * Ġng iltere, M o ra isyanın ın çık m asından Y u nanistan'ın K u zey'e ve B atı T rakya'ya yayılm asına kadar Yunanistan'ı hem yö netm iĢ, hem de destek verm iĢtir. * G irit'i ve birço k E ge adasını Y u nanistan Ġng ilizlerin desteğ i ile elde etm iĢlerd i. * Ġkinci D ü nya S avaĢı so nrasında B atı T rak ya'da B u lgarların elindek i to praklar Y unanistan'a Ġng ilizler tarafından verilm iĢtir. * 1947'de Ġtalyanların yenilerek bıraktık ları sahipsiz kalm ıĢ A nado lu k ıyılarının yanıbaĢındak i 12 ada, yine Ġng ilizlerin desteğ i ile Y u nanistan'a hed iye ed ilm iĢtir. Y unanistan o dö nem lerde, Ġng iltere'yi (ve A vrupa'yı) hep arkasında gö rdü. * K urtuluĢ S avaĢı ö ncesinde Y unanlıları A nado lu 'ya so kan da Ġng ilizlerd ir. 1917'de R u sya'da ihtilal baĢlad ığ ı için, R usya'nın gü neye sark m asınd an ko rkan Ġng iltere, Y unanistan'ın arkasınd a o dö nem fazla duram am ıĢtı. T ürk -Y unan iliĢk ilerinde bahar havası esen ik i k ısa d ö nem vard ır. Y u nanistan'ın T ürk iye karĢıtı po litikadan k ısa bir süre vazgeçm esi ise Y u nanistan'ın ço k zayıf duru m da o lm ası ve arkasınd a B atı desteğ inin bu lu nm am asıd ır. a. 1930 'lu yıllarda A tatürk -V enizelo s dö nem inde do stluk havası esti. Ç ü nkü A vrupa'da H itler (faĢizm ) tehlikesi do ğ m aktayd ı ve Ġng iltere kend i iĢleri ile m eĢgu ldu. Ġng iltere'nin Y unanistan'a da arka çıkacak lüksü yo ktu.Ö te yandan Y u nanistan T ürk iye karĢısında savaĢı kaybetm iĢ, yenik bir ü lke id i ve bü yük iç so runlar yaĢıyo rdu. B u nedenlerle T ürk iye ile iyi geçinm ek zo rundayd ı. H ele T ürk iye C u m huriyet'nin baĢında A tatürk gibi bir insan varken. V enizelo s do stluk elin i, bu ko Ģu llar altında uzatm ak zorunda id i, baĢk a bir seçeneğ i yo ktu. b. 1950'lerin baĢında 3 -4 yıl da ö zel ko Ģullar o rtaya ko yu yo rdu. S ınırınd ak i B u lgaristan S o vyetler B irliğ i'n in denetim indeyd i ve R usya'nın B o ğazlar ve B alkanlar üzerind e ço k ağır bask ısı ve tehd id i vard ı. T ürkiye kadar Y unanistan da bask ı ve sık ıntı içind eyd i. ĠĢte bu kısa dö nem de de T ürk -Y unan iliĢk ileri iyi g itti. Y unanistan'ın kafa tutup to prak talep edecek hali yoktu. Y eni savaĢtan çık m ıĢ A vrupa da arkasında o lam azd ı. B atı A vrupa(ve Ġng iltere) kend i evin in için i dü zeltm ek le m eĢgu ldü. V e T ürk -Y unan iliĢk ileri bu nedenle, birkaç yıl iyi g itti. A m a birkaç yıl so nra A vrupa biraz palazlanınca, kend isi de d ıĢ yard ım larla biraz düzelince elin i hem en K ıbrıs'a uzattı. Ö yle ya, Ġng iltere sö m ürgelerind en (ve K ıbrıs'tan) birkaç yıl içinde çek ilecekti. 1955'te E O K A lideri A bay G rivas K ıb rıs'a çık ıyo rdu. A m acı da E no sis'i gerçek leĢtirm ekti. Y unanistan yine rahat durm am ıĢtı.
A vrupa ve A B D 'nin yukarıda belirttiğ im nedenlerle hep Y unanistan'ın arkasında o lm ası Y unanistan'ın T ürk iye karĢıtı po litikasın ı belirleyen esas ned en o lm uĢtur. B urada bir no ktayı d aha açık lam ak gerek ir; Yunanistan'da Ortodoks Kilisesi'nin "Megali idea"nın bayraktarı o lm ası ve Y u nan O rto do ks K ilisesi'n in Y u nanistan'ın d evlet yö netim inde "ço k etkili" bu lu nm ası,, Y unanistan'ın T ürk iye (ve K ıbrıs) po litikalarınd a, "ak ılcı ve barıĢcı" çizg iden uzak kalm asında ço k etkili o lm uĢtur. B u etki bugü n de sürm ekted ir. Y unanistan laik bir devlet değ ild ir. O rto do ks K ilisesi devlet yö netim in in bir parçasıd ır D aha ö nem lisi Y u nanistan'da O rto doks K ilisesi "Y u nan m illiyetciliğ i" ile ö zdeĢleĢm iĢtir. * B u nedenle K ıbrıs'ta, K K T C sınırlarının ih lali, ellerinde Y unan bayrağ ı taĢıyan papazların ö ncü lüğü nde yap ılagelm iĢtir. * K ardak adasına bir siv il ya da Y u nanlı bir askerd en ö nce, elinde Y u nan bayrağ ı ile bir O rto do ks papazı çık m ıĢtır. * B aĢp isko po s M akario s C u m hurbaĢkanlığ ı yapark en bile d in i g iyisisin i sırtından hiç çıkarm am ıĢtır. D in adam lığ ı ile baĢkanlığ ı ö zdeĢleĢtirm iĢtir. T ürk -Y unan iliĢk ilerinde uzm an değerli bilim adam ı P ro f.D r.S uat B ilge yıllar ö nce bana Ģunu sö ylem iĢti; "D ü Ģü nü yo rdu m , düĢü nü yo rdu m da bir türlü için d en çıkam ıyo rdu m . Y u nanlıların acaba T ürklerden fark ı ned ir? S o nu nda bu ldu m ; Y unanistan'da Y unan m illiyetciliğ i ile O rto do ks kilisesi ö zdeĢleĢm iĢ; D evlet ve hükü m et po litikaları, papazların ö nderlik ettiğ i Y unan m illiyetciliğ in in etkisi altında; K ilise dev let yö netim inde etk ili o lduğu sürece bu bö yle sürer gid er". Y unanistan'ın yıllard ır süregelen, ak ıld ıĢı T ürk iye karĢıtı po litikasının arkasında yatan birinci neden A vrupa ve A B D 'nin Y u nanistan'ın arkasınd a o lm ası ise, ik inci neden de P ro f.D r.S uat Bilge'nin o rtaya ko yduğu gerçekti. V e bu gerçek bugün hâlâ sürü yo r. Ġstanbu l'a gelen Y u nanlı siyasiler ilk ziyaretlerini F ener P atrik hanesine yap m ıyo rlar m ı? H eybeliad a R uhban O ku lu ko nusu nda bu kadar ısrarlı o lm aları bu ndan değ il m i? A B D 'yi ziyaret eden Yunan baĢbakanların ın, cu m hurbaĢkalarının A m erika'dak i O rto do ks P isko po sunu "B aĢk anı" ziyaretlerinde bile yanlarında taĢım aları bu nu n gö stergesi değ il m i? T urgut Ö zal'ın A B D gezisinde o radak i O rto do ks B aĢp isko po s'unu "resm en" ziyaret etm esi bile bu nu gö sterm iyo r mu? Y unanistan'ın K ıbrıs po litikasında, * R u m ço ğunluğu n egem enliğ ine dayalı ü niter bir devlet yap ısından vazgeçm em esi, * D o ğrudan veya do laylı (A B kanalı ile) adayı kend ine bağ lam a düĢü ncesinden ayrılam am ası, T ürkiye ve Y u nanistan'ın A vrupa ve A B D tarafınd an"fark lı alg ılanm alarından" ve O rto do ks K ilisesi'n in bu ko nudak i bağ naz tutum u ndan kayn ak lad ığ ın ı sö ylersek, bugü n de sürm ekte o lan tarihi gerçek leri yansıtm ıĢ o luruz kanısındayım
T ürkiye'nin Y u nanistan po litik asında ise T ürk iye tarih bo yu nca ho Ģgö rülü davranm ıĢtır. S adece, Y unanistan'ın ve O rto do ks K ilisesin in so m ut düĢm anlık larına karĢı "tepk i" verm iĢtir. 1980'li yılların so nlarında T urgut Ö zal'ın eko no m ik ö geleri ve bazı T ürk bü yük serm aye çevrelerin i devreye so k m ası, ko nu nu n Y unanistan tarafınd a n istismar edilmesine neden oldu. Ö zellik le 1990 'lı yılların baĢlarında, Y unanistan bir taraftan T ürkiye karĢıtı po litikaların ı u luslararası alanda sürdürürken ö te yandan bazı T ü rk bü yük serm aye çevreleri aracılığ ı ile, T ürk m ed yasın ı ku llanarak, "Y unanistan'ın gerçek am açların ın g izlenm esine" o rtam hazırlatm ıĢtır. Y unanistan T ürkiye'yi "A vrupa ve A B D 'de bask ı altında tutarak ve "bazı iĢ çevreleri yard ım ı ile T ürk m ed yasın ı ku llanarak " T ürkiye üzerinde oldukça baĢarılı bir po litika izlem iĢtir. T ürkiye'de bazı bü yük serm aye çevrelerinin bu ko nuda zaaf gö sterm eleri yanlızca A tina'nın T ürkiye'ye yö nelik po litikaları bak ım ından değ il, A B 'nin T ürk iye üzerind e yürüttüğü po litika bak ım ından da etkisin i gö sterdi. M ed ya tekelinin bu lu nm ası bu nu n so nucu halk ın yanlıĢ ve eksik bilg ilend irilm esi Y u nanistan'ın ve A B 'nin yararına o lurken T ürk iye'nin u lusal çıkarları bu ndan zarar görm ü Ģtür. T ürkiye'nin K urtulu Ģ S avaĢı ö ncesi ve sırasında (iĢgal dö nem inde) benzer bir duru m yaĢad ığ ını burada belirtm ek, bazı tarihi gerçek lerin o rtaya ko nm ası açısınd an ö nem lid ir. B E ġ ĠN C Ġ B Ö L Ü M T ürkiye ve K ıbrıs 1) K ıbrıs'ın T ürk iye Ġçin T aĢıd ığ ı Ö nem K ıbrıs adasın ın T ürk iye için taĢıd ığ ı ö nem ned ir so rusunu n iyi anlaĢılm ası gerek ir. T ürkiye'nin 40 m il gü neyind ek i, açık havada K ıbrıs'tan T oro s dağların ın rahatlık la gö rüldüğü bu bü yük ada T ürk iye için ne anlam taĢım aktad ır. a. T ürkiye'nin A kdeniz'e açılan kap ısı niteliğ indek i bu bö lge üzerind e bu lu nan K ıbrıs ad ası tarih boyunca 7-8 ayrı u yg arlığ ın k ısm en veya tam am en egem enliğ i altında ka ld ı. B azen de değ iĢik bö lgeleri fark lı ticaret kavim lerin in denetim leri altına g ird i. O sm anlı Ġm p arato rluğu 1571'd e adayı C enevizli'erden ald ı. C enevizliler adayı daha ço k ticari am açlarla ellerind e tutuyo rlard ı. O dö nem de K ıbrıs bir ko rsan adası gö rünü m ü nde idi. A danın sadece ko ntro lü, 1878'de O sm anlılarla Ġng ilizler arasında yap ılan bir anlaĢm a so nucu Ġng ilizlere k ira ile verild iğ inde K ıbrıs'ta O sm anlı-T ürk kim liğ i tam am en hak im d i. 1880'li yıllarda ada nü fusu nu n % 44'ü A nado lu 'dan 1571 so nrası gelen T ürk lerden o luĢu yo rdu. T ürkler en bü yük to plu luk id iler. K ıbrıs adası üzerinde de, V ak ıflar Ġdaresi 'nin arazileri ile birlikte, adanın (% 50)den fazlası T ürk lerin elinde id i. D aha ö nce de açık land ığ ı g ib i Ġng ilizlerin, R u m ların ve O rto do ks K ilisesinin u ygu lad ık ları sistem li bask ılar so nucu 1950 'lere gelind iğ inde R u m lar ço ğunluğu elde etm iĢ bu lu nu yo rlard ı.
T arihsel bir perspektiften bak ıld ığ ında K ıbrıs'ta ik i halk ve ik i kü ltür hâk im d i; R u m lar ve T ürkler. E sk i u ygarlık ların etk ileri, L u sinyen ler ve C enevizliler hariç, silin m iĢti. L âtin u ygarlık larının etk isi ise so syal değ il, fizik i yap ılar (tarihi eserler) o larak ayakta duruyo rdu. T arihi ve so syal değerler açısından K ıbrıs, T ürk ve R u m ö gelerin birlikte o lu Ģturduğu bir ağ ırlık taĢım aktad ır. B ugün (2000) adada 200.000 T ürk ve 600.000 R u m yaĢam aktad ır. Ü çüncü ü lkelerden ise 50.000 do layınd a geçici ve sürek li yaĢayan nü fus bu lu nm aktad ır. b. K ıbrıs'ın T ürk iye B ak ım ından S tratejik Ö nem i K ıbrıs adası T ürk iye'nin hem en yanıbaĢında, T ürkiye için A kdeniz'e (ve u lu slararası su lara) çık ıĢ yo lu üzerinded ir. Y unanistan B atı'd a E ge'yi bü yük ö lçüde kapatm ıĢtır. Ġstanbu l'dan Ġzm ir'e yada M arm aris yö resine g id erken T ürk gem ileri ve tekneleri, Y u nanlıların denetim i altında bu lu nan adalardan, Y unan karasu larına g irm em ek için do laĢm ak zo rundad ırlar. G üney (A kdeniz'e), T ürkiye'nin tek rahat çık ıĢ alanı(deniz ve hava) o larak kalm ıĢtır. T ürkiye 40 m il yanınd a ve tarihi ve kü ltürel o larak daT ürk kim liğ in in bu lu nduğu, ik inci bü yük nü fu su T ürklerden o luĢan bu adayı, bir baĢk a ü lkenin (Rumlar ve Yunanistan) tam denetim ine bırak am az. B u , tarih, ço ğrafya ve to plu m sal do ku açısından "ad il o lm az". c. T ürkiye ayn ı zam anda bir A kdeniz ve O rta D o ğu ülk esid ir. B ö lgenin en bü yük ü lkesin in D o ğu A kdeniz ve O rta D o ğu'da eko no m ik ve siyasal varlığ ın ı sürdürebilm esi için K ıbrıs'ta T ürk varlığ ın ın ko runm ası (K K T C 'nin ko runm ası) yaĢam sal bir ö nem taĢım aktad ır. T ürkiye'nin A frika ve O rta D o ğu ülkeleri ile iliĢk ilerini sağ lık lı sürdürebilm esi d e K K T C 'nin varlığ ına ve K ıbrıs'ın tam am ın ın baĢka ü lkelerin eline geçm em esine bağ lıd ır. d. 1990 so nrası geliĢm eleri, K afkasya'd a ö nem li değ iĢk lik leri o rtaya çıkard ı. B akü -Ceyhan enerji hattı T ürk iye'nin geleceğ i ve bö lgedek i yeri bak ım ından bü yük ö nem taĢıyo r T ürkiye yak ın bir gelecekte dünyanın ö nem li enerji term inallerinden birisi o lacaktır. B akü -C eyhan hattı gö zö nüne alınd ığ ınd a, K ıbrıs'ın hem en karĢısındak i k ıyı, bu enerji term inallerin in bu lu nduğu bö lge o lacaktır. B u bö lg enin ticari ö nem i daha da artm aktad ır. T ürkiye bu eko no m ik ve ticari potansiyeli "gü ven ce altına alm ak " zo rundad ır. e. G üney D o ğu A nado lu (G A P ) pro jesi k ısm en tam am lanm ıĢtır. 2010 yılında tam o larak devreye g ird iğ inde G A P bö lgesinin dü nya ile bağ lantısı Ġskenderu n, M ersin ve bu bö lgede yeni yap ılacak lim anlar üzerinden sağ lanacaktır. Anamur'u n 40 m il gü neyindek i K ıbrıs bu açıdan d a bü yük ö nem taĢıyo r. T icari yo llar bu bö lgeden geçm ekted ir. f. T ürk iye yeni do ğ m akta o lan A sya eko no m ik pazarının B atı K ap ısı üzerinded ir. A sya, D ünya ile deniz bağ lantısın ı B atı'da, T ürkiye'nin A kdeniz kap ısı üzerinden sağ layacaktır. B u B atı K ap ısı'n ın ö nü nde de K ıbrıs adası durm aktad ır.
g. A da üzerinde T ürk -Y unan dengesin in sağ lanm ası ko nusu da ö nem lid ir. K ıbrıs'ın bir Y unan (R u m ) adası haline gelm esi, T ürkiye ile Y u nanistan arasındak i d engeleri tam am en o rtada n kald ıracaktır. E ge'de dengeY u nanistan lehine, T ürkiye aleyh ine dö nm üĢtür. M eis'ten M id illi'ye kadar A nado lu Y u nanistan'ın egem enliğ i altındak i E ge adaları tarafından kuĢatılm ıĢtır. A kdeniz'd e de K ıbrıs Y u nanistan'ın (R u m ların) eg em en o lduk ları bir ko nu ma gelirse, bö lgenin en bü yük ö lçek li ü lkesi nefes alam ayacak bir duru m a düĢer. T ürkiye ile Y unanistan arasındak i bö lgesel d enge tam am en bo zu lm uĢ o lur. A dada K K T C 'nin (ve T ürk varlığ ının) ko runm ası, en azından K ıbrıs ve çevresi için ik i ü lk e arasınd a "den ge" yaratır. Z aten ü lkeler arasınd ak i iliĢk iler, "ancak denge o rtam ınd a" geliĢir ve iyileĢir. B ir tarafa avantaj yaratan dengesizlik ler, uzun dö nem d e yeni so runların o rtaya çık m asına yo l açar. h. G üvenlik ko nusu ; K ıbrıs adası T ürk iye'nin gü venliğ i bak ım ın dan yaĢam sal bir ö nem gö sterir. Ö zelilk le 1990 so nrasında so ğuk savaĢ bittikten so nra T ürkiye içinde bu lu nduğu bö lgede, "gü venliğ i açısından kend i in isiyatifin i daha fazla ku llanm ak " zo runda kalm ıĢtır ve bu ndan so nra da kalacaktır. A yrıca T ürk iye'nin o rtasında bu lu nduğu bö lge, dünyanın en istikrarsız ve sıcak çatıĢm alara gebe bö lgesid ir. O rtado ğu, K afkasya ve B alkanlar, her üçü de tam o larak oturm am ıĢ, ö nü m üzdek i dö nem de de sıcak çatıĢm aların bek lend iğ i bö lgelerd ir. B u durum T ürk iye'nin gü venliğ i ve d ıĢ b ağ lantıları açısından K ıbrıs'ın ö nem in i d aha da arttırm aktad ır. K ısacası, K ıbrıs'ta K K T C 'nin (ve T ürk varlığ ın ın) devam ı T ürk iye'nin u lusal güvenliğ i için bü yük ö nem taĢır. Y ukarıda ö zetlenen bilg i ve değerlend irm eler K ıbrıs adasının T ürk iye için taĢıd ığ ı bü yük ö nem i o rtaya ko ym aktad ır. P o litik, eko no m ik, kü ltürel ve askeri bo yutları ile bu ö nem , yarın da azalm ayacak aksine artacaktır. H azar petro llerinden G ap 'a, A sya pazarınd an Irak sorununa kadar ö nüm ü zdek i yıllarda bek lenen geliĢm eler, bu ö nem i açık bir biçim de o rtaya çıkarır. 2) T ürkiye'nin U luslararası ĠliĢk ileri ve K ıbrıs Ġk inci D ü nya ġ avaĢı so nrasında B atı B lo ku içinde yer alan T ürkiye, bu "yer alm ayı" iyi değerlend irem em iĢtir. T ürkiye'nin "iyi değerlend irem em esinde" kend i k abahatleri yanında B atı'nın T ürk iye'ye bak ıĢ açısı da etkili o ldu. T ürkiye bö lgede daha ço k, "ileri bir karako l" o larak değerlend irild i. S avu nm am ız "tam am en" A B D ve N A T O 'ya bırak ıld ı. Ö ylesine bırak ıld ı k i T ürk iye'ye haber bile verilm eden T ürk iye üzerind e A B D , R usya ile pazarlık yaptı. K ü ba krizinde T ürk iye içinde A B D (ve N A T O ) denetim inde o lan füzelerin pazarlığ ı yap ılırk en T ürkiye'nin bu ndan haberi yo ktu. T ürkiye'den kalkan U 2 casu s uçağ ı, T ürkiye'yi de zo r durum da bıraktı. T ürkiye'nin K ıbrıs üzerindek i tarihi hak ları ve adan ın T ürk iye için taĢıd ığ ı ö nem B atı'ya iyi anlatılm ad ığ ı g ib i, B atı da bu nu anlam ak istem ed i. B atı (A vrupa ve A B D ) K ıbrıs u yuĢm azlığ ın ı değerlend irirken, "T ürk iye'ye karĢı tarihi ö n yarg ılarından" hiçbir zam an
kurtulam ad ılar. D ünya m ed yası o layları d aha ço k Y unanlıların ve R u m ların gö zlüğü ile gö rdü. 1963 yılına kadar T ürkiye kend isini "no rm al bir B atılı ü lke" g ibi gö rü yo r ve B atı'nın da kend isin i ö yle gö rdügünü zanned iyo rdu. T ürk halk ı ilk defa 1963, 1964 ve 1967 o laylarınd a gerçeğ i gö rm eye baĢlad ı. K ıbrıs'ta T ürkler R u m ların sald ırılarına uğrarken, * T ürkiye'nin eli ko lu bağ lanıyo r, "m üdahale" eng elleniyo rdu, * B M ve N A T O da R u m sald ırıların ın ö nlenm esi k o nusund a "so nuç alıcı" eylem lerden kaçınıyo rlard ı. Jo hnso n B aĢbakan Ġnö nü 'ye "K ıbrıs'a m üdahale ed em essin iz, ederseniz karĢınızda bizi bu lursu nuz" d iye m ektup (ültim ato m ) gö nderd iğ i zam an, T ürkiye ilk defa gerçeğ i gö rm eye baĢlad ı. A B D , Y unan lo bisin in ve d iğer etkenlerin do ğrultusunda hareket ederek, T ürklere sald ıran R u m ları (ve Y u nanistan'ı) ko ruyo rdu. T ürkiye iĢte o zam an B atı tarafınd an, "fark lı alg ıland ığ ın ı" anlam aya baĢlam ıĢtı. H ele 1974 'te T ürkiye'nin ço k hak lı o larak ve u lu slararası anlaĢm alara dayanarak, K ıbrıs'ta T ürkleri R u m sald ırılarından kurtarm ak ve E no sis'i ö nlem ek için "m üdahale" etm esinden so nra T ürkiye gerçek lerle yüz yüze geliyo rdu. T ürkiye bir rü yadan u yanıyo rdu ; Ġk inci D ü nya S avaĢı so nrasında "kend isin i teslim ettiğ i B atı" T ürkiye'yi kend i içinde gö rm ü yo r, "d ıĢardak i bir ü lke g ibi" bak ıyo rdu. * A B D , N A T O sad ık ü yesi T ürk iye'ye silâh am bargo su ko ym uĢtu. * G üvenlik K o nseyi, 1964 M art'ında yaptığ ı bilinçli hatayı inatla sürdürü yo r, suçlu R u m ları "m eĢru K ıbrıs yö netim i" o larak tanıyo rlard ı. * K ıbrıs'tak i T ürk yö netim in i tanıyan B engaldeĢ'e A B D bü yük bask ı yaparak, kararını geri ald ırıyo r. T anım a hazırlığ ındak i P ak istan tehd it ed iliyo rdu. * A m erikan K o ngresi R u m lo bisin in m aĢası g ib i hareket ederek T ürkiye'ye karĢı kararlar çıkartıyo rdu. * O rto do ks (ve H ristiyan) D ü nyası, K ıbrıs'ta , O rtodo ksların (R u m ların) egem en o lduğu nu gö rm ek için T ürk iye'ye karĢı savaĢ açıyo rdu. T ürkiye, "gerçekten yanlız o lduğu nu" iĢte o zam an analam aya baĢlad ı. * T ürkiye hukuka sayg ılı id i * T ürkiye adada so yk ırım ı engelleniyo rdu * T ürkiye, A tina'dak i A lbaylar Ju ntasın ın E no sis g iriĢim ini ö nlü yo rdu. B ütü n bu nları yaptığ ı için de A B D ve B atı A vrupa tarafınd an, hatta S o vyetler B irliğ i tarafınd an suçlanıyo rdu.
U lusal çıkarlarını u luslararası anlaĢm alara dayanarak korum ak isteyen T ürk iye yaln ız bırak ılab iliyo rdu. K ıbrıs A layları T ürk iye'nin gö zü nü açtı. T ürkiye bundan so nra ik i ko nuda değ iĢik lik yaptı; * U lu slararası iliĢk ilerde çeĢitlenm eye g id ilecekti. B ütün dünya devletleri ve değ iĢik bö lgelerle yeni iliĢk iler kuru lacak, u lu slararası iliĢk ilerde "tek bo yutlu luk" azaltılacaktı. * T ürkiye savu nm a sanayiin i g eliĢtirecek, u lusal çıkarların ko runm asında gö rülen "zaaflar" o rtadan kald ırılacaktı. A ncak so ğuk savaĢ sürü yo rdu ve T ürk iye "B atı B lo ku" içindek i yerin i ko ruyo rdu. 1975 -1980 dö nem inde tırm anan iç istikrarsızlık lar ve ko alisyo n hükü m etlerinin zaafları u luslar arası iliĢk ilere de yansıyo r ve zo rluk lar g iderilem iyo rdu. Ü stelik petro l krizi de bü yük bir eko no m ik bu nalım yaratm ıĢtı. K ıbrıs u yu Ģm azlığ ı so nucu A B D 'nin ve B atı A vrup a'nın u yuĢm azlık karĢısında "Y u nanistan'ın yanında yer alm aları" T ürk iye'nin d ıĢ po litikasın ı d eğ iĢtirm ese de, T ürkiye'nin gerçek leri gö rm esine yo l açtı. D r.A ndrew M ango 1999 yılında yaptığ ım ız bir gö rüĢm ede Ģu gö zlem in i o rtaya ko yu yo rdu; T ürkiye M arshall Y ard ım ı ile baĢlayan dö nem de, 1950'li yıllarda B atı ile iliĢk ilerind e bo rçlan m a po litikasını iyi idare edem ed i. D r.M ango 'nu n sö ylem ek isted iğ i Ģu ydu; B o rçlanm a ile T ürkiye aĢırı bağ ım lı duru m a geld i ve B atı ile tek yanlı bir iliĢk i düzeni kuru ldu " K u Ģkusuz, bunu n so nucu o larak da T ürkiye, "fazlaca yö nlend irilen" bir ü lke ko nu m u na geld i, u lusal çıkarlarını yeteri kadar koruyam ad ı. V e 1974'de kend i "in isiyatifi" ile u lu sal çık arların ı ko rum aya kalk ıĢtığ ı zam an da B atı T ürkiye'ye "çizilen çizg in in d ıĢına çıktığ ın ı" sö ylü yo r ve bask ı yap ıyo rdu. K ıbrıs ko nusu T ürkiye'n in u luslararası iliĢk ilerinde ço k ö nem li kö Ģe taĢlarından birisid ir. Ç ünkü T ürk iye K ıbrıs'ta, "A tatürk dö nem inden beri ilk defa, inisiyatif ku llanm ıĢ ve kend i u lusal çıkarlarını ko rum ayı baĢarm ıĢtır. B u yö nü ile K ıbrıs T ürk iye'nin u luslararası iliĢk ilerinde bir dö nü m no k tasıd ır. 1974'e kadar "hep kend isine sö yleneni yap an" T ürk iye ilk defa 1974'te "d ıĢ po litik ada bağ ım sız davranm ıĢtır". B atı'd a o laya tarafsız bakabilen bazı düĢü nürler ve stratejistler T ürk iye'nin bu tutum unu takd ir etm iĢler, hak lı bu lm u Ģlard ır. Ö te yandan T ürk iye'nin u lu sal çık arların ı "kend i in isiyatifi ile" ko rum a g iriĢim i, yeni bağ ım sızlık larını kazanm akta o lan veya m ücad ele eden az-geliĢm iĢ dünyada da "yeni bir p ırıltı, yeni bir u m ut ıĢığ ı" o lm uĢtur.G üçlü bü yük devletlerin bask ısı altında bu lu nan ü lkeler ve insanlar, "bu zircirlerin k ırılabileceğ in i" gö rm üĢlerd ir.
3) T ürkiye-K ıbrıs ĠliĢk ileri T ürkiye'nin K ıbrıs'a iliĢk in po litik aları 1960 'ta K ıbrıs C u m huriyeti'nin kuru lu Ģu ndan baĢlayarak bugü ne kadar ele alınd ığ ında, * T ürkiye ile K ıbrıs'tak i T ürk ler (T ürk Y ö netim leri) arasındak i izled iğ i po litikalar, * T ürkiye ile K uzey K ıbrıs T ürk C u m huriyeti arasındak i iliĢk iler * T ürkiye'nin K K T C 'ye destek verm ek am a bir üçüncü ü lke g ibi izled iğ i po litik alar * Z ürih ve L o ndra antlaĢm alarına gö re K ıbrıs adasın ın bütünü nden "bir garantö r ülke o larak" izled iğ i po litikalar o larak alt-baĢlık lara ayrılır. a. T ürkiye 1960 -1963 dö nem inde anayasının iĢlem esi için her türlü yard ım ı yap m ıĢtır. G arantö r ülke o larak K ıbrıs'ta T ürk askeri (T ürk alayı) bu lu ndurm uĢtur. 1962 yılında M akario s'u A nayasa'yı değ iĢtirm e ko nusu nda ilk g iriĢim leri baĢlayınca, K ıbrıs'tak i T ürk tarafı ve C u m hurbaĢkanı Y ard ım cısı D r.F azıl K üçük ile birlikte, A nk ara da gerek li u yarıları yap m ıĢtır. 1960-1963 dö nem i, R u m lar henüz sald ırılara baĢlam adan ö n ce, A nkara K ıbrıs C u m huriyeti'nin kuru lm uĢ o lm asından ço k m em nu ndu. Ç ünkü bu anlaĢm alarla, * K ıbrıs T ürk leri, aynen R u m lar g ibi, bir taraf o larak, yeni C u m huriyet'in "o rtağı" duru m u na geld iler. K end i bağ ım sız idari, m ali, ad li ve po lis yö netim leri de vard ı. H ükü m etleri 10 bakand an (3)ü T ürk id i. T ürk o lan C u m hurbaĢkanı Y ardım cısın ın "veto " hakk ı bu lu nu yo rdu. A nayasa m ahkem esi bile tarafsız bir baĢkandan m eydana geliyo rdu. V e T ürkiye'nin "garantörlük " hakk ı bu lu nduğu g ibi, antlaĢm alara gö re bir T ürk alayı da K ıbrıs'ta sürek li o larak ko nuĢland ırılm ıĢtır. A nkara'nın bu yap ılanm adan ho Ģnuttu ve ik i tarafın iyi niyeti ile bu nu n iĢletilm esini bekliyordu. b. 1963'te R u m lar T ürklere sald ırd ılar ve iĢler bo zu ldu. M akario s ve R u m tarafı anayasası çalıĢtırm ak istem iyo rdu. N edeni ço k açıktı; B u anayasa ve yasalar u ygu land ığ ı taktirde R u m ların T ürk ler üzerinde egem enlik sağ lam aları o lanak d ıĢı id i. M akario s zaten L o ndra'da antlaĢm ayı "bask ılar so nucu" ve istem eyerek im zalam ıĢtı. B u nu açık açık da sö ylem iĢti. 1963'den itibaren R u m ların T ürk lere silâhla sald ırm aları ve anayasayı o rtadan kald ırm alarından so nra A nkara'nın K ıbrıs po litikası 1974 'e kadar Ģu çizg ide seyretti, * T ürklere karĢı silâhlı sald ırıların engellenm esi. B irkaç defa jet uçak larının havadan fiili m üdahalesi yanında 1464 'de E renkö y'de gö nü llü lerin K ıbrıs'a çık m alarına yard ım cı o ldu. * B irleĢm iĢ M illetlere ço k sayıd a baĢvuru yap ılarak R u m silâh lı sald ırılarının ö nlenm esi istendi.
* B ir m üdahale g iriĢim i o ldu, ancak A B D B aĢkanı Jo hnso n'u n Ġnö nü 'ye m ektu bu (ü ltim ato nu), bu giriĢim i durdurdu, A nkara geri ad ım attı. * T ürk alayın ın "değ iĢtirilm esi" dö nem lerinde, M akario s'u n engellem e ve zo rluk çıkarm a g iriĢim lerini çö zm eye çalıĢtı. 1963-1974 dö nem inde A nkara hükü m etlerin in K ıb rıs po litikası, ağ ırlık lı o larak, R u m ların ve E o ka'nın T ürk lere o lan sald ırıların ı ö nlem eye çalıĢm a çabaları o larak değerlend irilebilir. c. 1974'te to plu sald ırılar ve N iko s S am so n'u n E no sis'i sağ lam a g iriĢim i karĢısındak i m üdahale, 1963 -1974 dö nem in in po litik asından fark lıd ır. 1963 -1974 dö nem inde A nkara B M 'den ve A B D 'den "yard ım istem iĢtir". B u na karĢılık 20 T em m uz 1974'te o nbir yıllık yaĢananlar ile o rtaya çıkan gerçek ler do ğrultusund a, "yard ım a kend isi g itm iĢtir". H atta g itm eden ö nce de Ġng iltere'ye "birlikte m üdahale" için çağrıd a bulundu. Ancak Londra, A nkara'nın çağrısın ı kabu l etm ed i. d. 1974'den so nra T ürk iye, garantör ülke o larak, "K ıbrıs T ürk lerinin iç yap ılanm asında her türlü m ali ve idari desteğ i" yaptı. 1975'te K ıbrıs T ürk F edere D evleti kuru lduktan so nra da K ıbrıs içind e ve u luslararası alanda K T F D ile tam bir iĢbirliğ i içinde kald ı. B ir taraftan K T F D içinde "teĢk ilatlanm alara" yard ım cı o lurken, Ö te yandan u luslararası alanda, K T F D 'nin ticari ve siyasi iliĢk ilerine katk ı sağ lad ı. K T F D kend i yasaları, kuru m ları o lan oto n am dan ö teye bağ ım sız çalıĢan bir teĢkilatlanm a o luĢturdu. A d ı "federe" o lm asına karĢın bir "devlet" g ibi çalıĢan sistem vard ı. * S ınırları T S K 'nin gü vencesi altına alınm ıĢ * T ürkiye ile ço k yak ın iĢbirliğ i içinde * T ürkiye'den m ali destek alan * D ünyan ın tanım am ası do layısıyla T ürk iye ile "ö zel bir iliĢk i düzeni" içine o turtulm u Ģ bir yap ılanm a vard ı. 1975'te K ıbrıs T ürk F edere D evleti yerine, K uzey K ıbrıs T ürk C um huriyeti'nin ilânın ı savu nanlar ço ğunluktad ır. B unlar 1975'den 1983 sek iz yılı, kayıp o larak değerlend irirler. e. K K T C ile baĢlayan yeni dö nem ; 15 K asım 1983 'te K ıbrıs T ürk F edere M eclisi'n in 4 0 m illetvek ili, K uzey K ıbrıs T ürk C u m huriyeti'nin kuru luĢu nu ilân ed iyo rdu. A nkara K K T C 'yi derhal tanıd ı. T ürkiye K K T C ile iliĢk ilerind e idari, m ali, siyasi askeri tam bir iĢbirliğ ine g iriyo rdu. K K T C 'nin C u m hurbaĢkanlığ ı, C u m huriyet M eclisi, Y üksek M ahkem eleri ve d iğer idari kuru m ları o luĢtukça, T ürkiye'd ek i m ütekabil kuru m lar, K K T C 'nin kuru m ları ile anlaĢm alar yap ıyo r, po litika o luĢturu yo rlard ı. Adada K uzey K ıbrıs T ürk C um huriyeti'nin o lu Ģu m u kadar do ğal bir Ģey o lam azd ı. A danın güneyinde bir R u m d evleti (G üney K ıbrıs R u m Y ö netim i) bu lu nu yo rdu. T ürklerin halâ,
1975'te ilân ettik leri K ıbrıs T ürk F edere D evleti'ni sürdürm eleri bir anlam taĢım ıyo rdu. G üneydek i devlete karıĢılık kuzeyd e de T ürklerin zaten yıllırdanberi fiilen sürdürdük leri bağ ım sızlık ların ı bir devlet çatısı altına so k m aları ço k do ğald ı. A rtık 1960 'dak i K ıbrıs C u m huriyeti'ndek i "ik i o rtak" ayrılm ıĢlar ve kend i devletlerin i kurm uĢlard ır. Ö nce R u m lar, m evcut K ıbrıs C u m huriyeti'ni iĢg al ederek kend ilerini dü nyaya m eĢru bir devlet o larak kabu l ettirm iĢler, so nra da kuzeydek i T ürk yö netim i bağ ım sız devletini kurm uĢtur. G üney K ıbrıs R u m Y ö netim i ve Y unanistan, ö zel iliĢk iler içinded ir. ġ ö yle k i; * G K R Y 'de K ıbrıs C u m huriyeti bayrağ ınd an ço k Y unan bayrağ ı çek ilid ir.K ıbrıs bayrağ ın ı, u luslararası iliĢk ilerde ve B .M .de, ayrı bir devlet o lduk larını gö sterm ek için ku llanırlar. R u m ların K ıbrıs'ta yapay o larak yarattık ları sın ır ihlâllerinde, ellerind e hep Y u nan bayrağ ı taĢırlar. * G K R Y askerleri, Y u nanlı su bayların denetim i altındad ır. G K R Y 'dek i ask eri tesislerde Y unanistan ko m uta zincirin in baĢındad ır. * G K R Y 'de 10.000 do layında Y u nan askeri ve su bayı vard ır. * G K R Y yö neticileri, bütün ö nem li kararlarda A tina'nın o nayın ı alır. * U lu slararası po litik ve d ip lo m atik iliĢk lerde, Y unanistan ve G K R Y tek bir devlet gibi çalıĢır ve hareket eder. A yn ı Ģek ilde T ürk iye K K T C arasında "ço k yak ın bir iliĢk i düzeni" kuru lm u Ģtur. Hem KKTC hem de GKRY, kendi anavatanları ile "ö zel iliĢk i" içinded irler. A B 'nin D evreye G irm esi ve D eğ iĢen P aram etreler 1995'te A B 'nin G K R Y ile K ıbrıs C u m huriyeti o larak görüĢm elere baĢlayacağ ını açık lam ası A nkara'nın K K T C ile iliĢk ilerin i etk iled i. 28 A ralık 1995 D em irel-D enktaĢ D ek larasyonu, B rüksel'e gö nderilen bir m esaj niteliğ inde id i. * T ürkiye'nin içinde bu lu nm ad ığ ı A B 'ye K ıbrıs (G K R Y ) g irem ez . * A B 'nin G K R Y 'ye iliĢk ilerini geliĢtird iğ i ve bütünleĢtiğ i o randa , T ürkiye de K K T C ile bütünleĢecektir. * T ürkiye K K T C 'ye desteğ ini sürdürecektir. 1995'i izleyen yıllarda A B , G K R Y ile iliĢk ilerin i (siyasal) geliĢtird i. B u arada Y unanistan'ın da G K R Y ile, askeri alandak i o rtaklığ ı ve iĢbirliğ i arttı. T ürkiye, K K T C 'nin altındak i zem in in kaym am ası için, K K T C ile bütünleĢm e çabalarını yo ğ u nlaĢtırd ı.
A B ve A tina artık Z ürih ve L o ndra antlaĢm aların ı "tanım ad ık ların ı" u ygu lam aları ile ço k açık gö steriyo rlard ı. B u duru m da T ürkiye'nin ve K K T C 'nin k end i yak ın laĢm aları yö nü nde "daha bağ ım sız" hareket etm eleri ço k do ğald ı. Z aten T ürk iye ve K K T C 'y e baĢka bir seçenek de bırak ılm am ıĢtı. A B ve Y u nanistan bütün param etreleri değ iĢtirm iĢlerd i. T ürkiye'nin K ıbrıs po litikasın ı belirleyen tem el çizg iler, * TBMM'den * C u m hurbaĢkanları dek larasyo nlarınd an, * M illi G ü venlik K uru lu kararlarından, * H üküm et kararlarınd an, ardarda gelm eye baĢlam ıĢtı. 28 A ralık 1995 'ten so nra T ürkiye ile K K T C arasınd a 20 O cak 1977'de (ik i hükü m et arasınd a) anlaĢm a im zaland ı, 21 O cak 1977'de de T B M M ço k ö nem li kararlar ald ı. A B ve A tina, adada R u m ların adanın ın bütünü nde eg em enlik sağ lam aları için kap ıları aralam aya çalıĢırken T ürk iye de bu yo lu açm ayacağ ını en üst kurum ları ile dü nyaya ilân ediyordu. S iyasi ve d ipo lm atik çalıĢm a sürerken K ıbrıs'ta ik i ayrı devlet, tüm dem o kratik kuru m ları ile içerde kend i iĢlerin i yürütü yo rlard ı. A d ada bir so run yo ktu, çatıĢm a yo ktu, 1974'den beri barıĢ vard ı. T em m uz 1977 T ürkiye'n in K K T C ile iliĢk ileri ve K ıbrıs po litikası açısınd an bir dö nü m no ktasıd ır. H ükü m etler arası yap ılan anlaĢm a ile, * T ürkiye ve K K T C "bütünleĢm e" yo lu nda yeni ad ım lar atm aya baĢlıyo rdu. * T ürkiye ile K K T C arasında o rtak savunm a ko nsepti o lu Ģturulm uĢtu. F iili duru m , bir anlaĢm a ile "hukuk i statüye" kavu Ģu yurdu. * A ğusto s 1997'de ise T ürk iye-K K T C O rtaklık K o nseyi kuru lu yo rdu. T ürkiye'nin ve K K T C 'nin u yuĢm azlığa yak laĢım larında, T ürk tarafın ın ın ayrı egem enlik hakk ın ın tanınm ası yak laĢım ı, 1995 so nrası A B 'nin tutum u ile daha da ö nem kazanm aya baĢlam ıĢtı. K K T C C u m hurbaĢkanı R .D enktaĢ baĢta o lm ak üzere "ayrı egem enliğ in" ve "gö rüĢm elerde m utlak eĢitliğ in" ö ne çıkarılm aya baĢlam ası, ço k do ğal o larak, gö rüĢm elerin (ve iliĢk ilerin), adada ik i d evlet arasınd a yap ılm ası so nu cu nu do ğuracaktı. O lm ası gereken de bu ydu. E Ģitlik o lm az ise, taraflardan birisi d evlet, diğeri ise azınlık statüsünde kalıyo rlard ı. "D evlet" konumunda gö rülen kend i egem enliğ ini hiçbir zam an "paylaĢm aya" razı o lm ayacaktı. A nlaĢm a zem in i o luĢturulm ası, ik i eĢit taraf arasın da sağ lanabilird i. R u m tarafı d evlet ise, T ürk tarafı da aynı statüde m asaya oturm alı id i.
1963'te R u m ların T ürk lere sald ırarak baĢlattık ları süreç bugü n gelinen duru m u hazırlam ıĢtır. R ealpo litik ve A B 'nin bütün parm etreleri değ iĢtirm esi, K K T C 'nin G K R Y ile eĢit ko nu m d a alg ılanm ası po litikasın ı k açın ılm az o larak gü ndem e getirecekti. G örüĢm e o lacaksa, artık " ko nfederasyo n" gö rüĢülecekti. A L T IN C I B Ö L Ü M S o n G eliĢm eler ve K ıbrıs 1) H elsink i D o ruğu ve K ıbrıs H elsink i do ruğunu iyi gö rebilm ek ve anlayabilm ek için 1995 -1999 dö nem inde, * A B 'nin T ürk iye ve K ıbrıs P o litikasın ı * V e Y unanistan'ın T ürk iye ve K ıbrıs po litikasın ı incelem ek gerekir. a. A B 'nin T ürk iye ve K ıbrıs P o litikası A .B . T ürkiye'yi "G ü m rük B irliğ i anlaĢm ası ile tek yanlı bağ larken, A B ile G K R Y arasınd a tam ü yelik gö rüĢm elerin i baĢlatm ak istiyo rdu". A B (ve Y unanistan), 1995'te A nk ara'd ak i hükü m etin gö sterdiğ i zaaf so nucu , "ik i avantajı da birlikte sağ lad ı". A ncak A B 'nin (ve Y unanistan'ın) u m m ad ık ları bir Ģey o ldu ; ĠĢin perde arkası açığa çık m aya baĢlayınca M illi G ü venlik K uru lu ise el ko ym u Ģ ve arkasından da 28 A ralık 1995 D em irelD enktaĢ dek larasyo nu, hükü m ete rağm en gelm iĢti. T ürkiye, A B 'nin K ıbrıs'ı içeri alm a o perasyo nu nu engelliyo rdu. A B iĢin üzerine fazla g idem ed i. Ç ünkü haksızd ı, hukuk d ıĢına çık ıyo rdu. B una rağ m en g iriĢim lerini sürdürdü Y unanistan da T ürkiye'nin bu ko nuda, "so n anda sağ lam durm a kararından" hiç m em nu n o lm am ıĢtı. A B 1997 L üksem burg do ruğunda T ürkiye'ye karĢı "sam im i davrand ı ve gerçek düĢüncelerini o rtaya ko ydu ". A ncak bü yük bir hata yap m ıĢtı; T ürk iye'yi u yand ırm ıĢtı. * A B T ürk iye'yi içine alm ayacak sa G ü m rük B irliğ i niye im zalanm ıĢtı? T ürk iye bo Ģu bo Ģuna m ı tek yanlı bağ lanm ıĢtı. * 1.1.1996'dan itibaren G ü m rük B irliğ i'n in o lu m su z etkileri dağ g ibi çö k m üĢtü; A B ile d ıĢ ticaret açığ ı patlam ıĢtı, yatırım gelm iyo rdu, T ürkiye'nin üçü ncü ü lk elerle iliĢk ileri ipo tek altına alınm ıĢtı, iĢ çevrelerinin eli-ko lu bağ lanm ıĢtı. A B sö z verd iğ i para yard ım ın ı yap m ıyo rdu. B u gerçek ler gün ıĢığ ına çıktığ ı g ib i A B 'nin "T ürk iye üzerinde bask ı yap m a o lasılığ ı da kalm am ıĢtı" T ürkiye nasıl o lsa A B 'ye alın m ayacak tı, o nun için de A B 'nin istek leri (dayatm aları) geçerli değ ildi.
* A B artık K ıbrıs ko nusu nd a "bastıram azd ı". * D iğ er T ürk -Y unan iliĢk ilerinde (E ge) ö dün isteyem ezd i. * G üneydo ğu ko nusu nda dayatm a yap am azd ı. 197 7'de T ürk iye'yi içine alam aycağ ını açık o larak gö sterm ek le A B elindek i "ko zları k aybetm iĢti". A çık ve sam im i davranm ası A vrupa'ya pahalıya patlam ıĢtı. Ü stelik T ürk -A m erik an iliĢk ileri "stratejik o rtaklığ ı" do ğru gid iyo rdu. A lm anya, F ransa, Ġtalya bu ndan ho Ģnut değild iler, A B D T ürkiye ve yak ın çevresine tam am en yerleĢiyo rdu. A B taktiğ in i değ iĢtirm eli ve T ü rkiye'ye "u m ut verm eli id i" O zam an kaybetiğ i ko zlar yeniden A B 'nin eline geçecek, T ürkiye geleceğ in in A vrupa'da o lduğu na inanacak ve "A vrupa perspektifi" o luĢacaktı. T ürkiye'ye "sen adaysın" diyerek u m ut verm enin A B 'ye getireceğ i hiçbir yükü m lü lük ve so ru mluluk da yoktu. Ö te yandan 1995 'te kurulan G ü m rük B irliğ i dü zeni, T ürkiye'yi tek yanlı A B 'ye bağ lı k ılıyo r ve A B için "id eal" bir yap ılanm a yaratıyo rdu. T ürkiye'nin adaylığ ı kabu l ed ilince, 1995'te kuru lan bu yap ıyı ço k uzun yıllar sürdürm e o lanağ ı do ğu y ordu. A B bu yak laĢım içind e, 1999'da T ürkiye'ye iliĢk in po litikasın ı d eğ iĢtird i ve aday yap m aya karar verd i. B u arada ö nlenm in i de ald ı; E k im 199 9'da A B K o m isyo nu geniĢlem e rapo runda "adaylığ ın" statüsünü aĢağ ı ind ird i. * A daylık, oto m otik gö rüĢm e sürecine baĢlam ayı g erektirm ez * A day ev ö devin i yapsa da, "A B 'ye g iriĢi A B 'nin iç dengelerin i bo zu yo rsa yine de içeri alın m az" d iyerek, sank i T ürk iye'nin adaylığ ına gö re hazırlanm ıĢ yeni "g eniĢlem e po litikasın ı" açık lad ı. B u "ayrıntılar" T ürk iye'dek i m ed yada n e yer ald ı, ne de tartıĢm aya açıld ı. b. H elsink i Ö ncesi Y u nanistan'ın T ürk iye P o litik ası M ayıs 1999'd a A B A nkara'ya sıcak m esajlar (m ektup lar) gö nderm eye baĢlad ı. A rkasınd an Ö calan krizi patlak verm iĢti ve A tina suçüstü yakalanm ıĢtı. P K K ve Ö calan A tina'dan her türlü destek alm ıĢlard ı. Ö calan'ın ağzından kam uo yu na açık land ı. A tina'da A B 'nin po litikası paralelinde A nkara'ya sıcak m esajlar gö nderm eye baĢlad ı. H ükü m et hem d ıĢ, hem de iç (bazı bü yük serm aye çevreleri) telk in lerle A tina'yı Ö calan ko nusund a kö Ģeye sık ıĢtırm ak yerine do stluk m esajına o lu m lu yanıt verd i. A tina hem suçlu luktan (kö Ģeye sık ıĢtırılm aktan) kurtulu yo r, hem de A B 'nin yeni T ürk iye yak laĢım ı beraberinde, ö nce K ıbrıs so nra da E ge ko nusund a ö dün sağ lam ayı u m ut ediyo rdu. V e arkasından deprem felâketi geld i. T o plu m sal psiko lo ji açından o rtam ço k uygu ndu. Ö dün sağ lam a o lanağ ı artıyo rdu. B u ortam içinde baĢlayacak H elsink i do ruğu ö ncesinde, A tina A B 'nin d iğer 14 tam ü yesi ile pazarlığa o turdu. T ürkiye'nin adaylığ ı ko nu su nda veto 'yu kald ıracak tı am a karĢılığ ında K ıbrıs ve E ge ko nusunda ö dün istiyo rdu. Ö dün neyd i?
a. K ıbrıs u yuĢm azlığ ı çö zü lm ese de G K R Y (K ıbrıs C u m huriyeti) A B 'ye tam ü ye yap ılacaktı. b. E ge ko nusu nda ik i taraf anlaĢam azlarsa L ahey'e g id ilecekti. 10 -11 A ralık 1999 H elsink i doruğunda T ürkiye 13) adayd ır denirken, ayn ı m etin içind e ko Ģullar sıralanıyo rdu. A nk ara'ya "sen ancak bu ko Ģulları kabu l edersen aday o labilirsin (kalabilirsin)" dayatm ası getiriliyo rdu. B aĢbakan E cevit H elsink i ö ncesinde 1 hafta bo yu nca hem en her gün "aday lık ko Ģu llu gelirse kabu l etm eyiz" ded i. A ncak ko Ģu llu gelen adaylığ ı, bazı iç ve d ıĢ çevrelerin bask ısı ile kabu l etti. V e bütün bu nlar, A m erik a'da D enktaĢ-K lerid es do laylı gö rüĢm eleri sürerken o ldu. D o laylı gö rüĢm e tarihi de ö nceden H elsink i'n in birkaç g ün ö ncesine takvim len m iĢti. A m aç açıktı, bask ı yaratıp ö dün alm ak istiyo rlard ı. A B H elsink i'd e T ürkiye'nin karĢısına , "ya K ıbrıs ve E ge'de ö dün, ya da A B adaylığ ı" d iye geld i.A B (ve Y u nanistan) isted iğ in i ald ı. B aĢbakan E cevit basına sürek li o larak, "B izim K ıb rıs po litikam ızda bir değ iĢik lik yo k ve olmayacak" dedi. Ancak bu tutumunu bir (nota) ile AB'ye bildirmedi. AB 1995'de Ankara hükü m etine o ynad ığ ı o yu nu n ayn ını 1999 'da bu sefer E cevit hükü m etine o ynu yo rdu. Y unanistan'ın 1999 A ğusto sundan 1999 A ralık so nuna kadar T ürkiye'ye karĢı do stluk ifadelerine rağ m en, izled iğ i po litikanın hiç değ iĢm ed iğ in i Ģu nlardan anlıyo ruz: * B aĢbakan S m itis m üteadd it defalar (en az 5 defa) K ıbrıs po litikalarının değ iĢm ed iğ in i ve hiçbir değ iĢik lik de yap ılm ayacağ ın ı açık lad ı. * A ynı ifadeler P apandreu tarafından Y u nanistan, T ürkiye ve G K R Y 'de tekrarland ı. * Y unanistan G K R Y 'd e askeri m anevralarını 1999 so nbaharınd a da sürdürdü. S avunm a bakanı, T ürkiye'ye ağ ır ifadelerle sald ırd ı. * Y unanistan C u m hurbaĢkanı K ıbrıs ve E ge ko nu larında T ürkiye'yi suçlayan açık lam alarda bulundu. * A ğusto s 1999'da Y unan M eclisi, belirli bir günü, T ürklerin R u m lara karĢı so yk ırım gü nü ilân eden kararı ald ı. * 1999 so nbaharınd a, B atıT rak ya T ürk lerine yö nelik sald ırılar yap ıld ı. * 1999 so nbaharınd a Y unanistan'dan E rm enistan'a g izlice silâh taĢıyan bir Y u nan kargo uçağı tespit edildi. Y unanistan vitrinde do stluk havası estirirken, m utfakta bild iğ i esk i po litik asın ı yürütü yo rdu. E llerindek i en ö nem li silâh da, arkasında bazı iĢad am ları bu lu nan bazı T ürk m ed ya çevrelerin in, A tina'nın bu tutum u na alet o lm aları id i. Y ayılm ak istenen hava Ģu ydu ; K ıbrıs, T ürk -Y unan do stluğu nu ö nlü yo r, T ürkiye ö dün verirse hem do stluk kuru lur, hem de T ürk iye A B 'ye g irer. Y ak ın gelecekte "bu m esajın" ne kadar yanlıĢ o lduğ u ve T ürk iye'nin u lu sal çıkarlarına ne kadar zarar verd iğ i gö rü lecektir.
T ürkiye'nin A B 'ye aday o lm asından so nra o rtaya çıkan geliĢm eler, yukarıd ak i değerlend irm elerin geçerli o lduğu nu o rtaya ko ym aktadır. ġ ö yle k i; a. A B , T ürkiye d ıĢındak i ü lkelerle tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlayacağ ın ı ġ u bat 2000'de açık lad ı. B u lg aristan, R o m anya, S lo vak ya, P o lo nya, G K R Y g ibi adayların hep sinin ad ı geçiyo rdu am a T ürkiye'nin ad ı yo ktu. T ürkiye, A B 'nin tam ü yelik gö rüĢm elerine baĢlayacağ ı ü lkelerin bir ço ğundan ço k daha ileri düzeydeyd i. H elsink i'nin hem en ertesinde, A B 'nin geniĢlem ed en so rum lu ko m isyo nu n baĢkan yard ım cısı B rüksel'de basına yaptığ ı açık lam ada Ģu nları sö ylü yo rdu, "T ürkiye sad ece adayd ır, ü yelik ko nusund a hiçbir garanti bu lu nm u yo r, biz zaten T ürk iye'yi, A v rupa'ya gücenm esin d iye aday yaptık B u ço k ö nem li açık lam aya da m aalesef T ürk m ed yasında yer verilm ed i. b. A B ü lkeleri, geçen yıl kararını N A T O 'dan çık arttık ları ve B atı A vrupa B irliğ i (B A B )'ın yerin i alacak savu nm a ö rgütü A vrupa G üvenlik ve S avu nm a K im lig i'ne T ürk iye'yi alm am a kararı verd iler. B u karar 2000 yılın ın ilk haftaları içinde B rüksel'de çıktı. c. H elsink i do ruğundan M art 2000'e kadar A B ü lk elerin in birço k hükü m et yetk ilisi, iktidar ve m u halefet partileri yö neticileri, send ikaları, T ürkiye'nin ileride de tam ü ye yap ılm ayacağ ı ko nusund a ço k sayıd a değerlend irm e yaptılar. B unlar ajans haberlerinde yayın land ı. H elsink i'd e T ürkiye'nin adaylığ ı, A B 'nin T ürk iye'ye karĢı elind e tutuğu ko zları kaybetm em ek ve bazı iç ve d ıĢ po litika ko nu larınd a bask ı yap ıp ö dün sağ lam ak için bir düzenlem ed ir. B unlara K ıbrıs da dahild ir. G eleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri'nde A B 'nin T ürk iye'ye yer verm esi, A B için ço k bü yük siyasal, eko no m ik, sosyal ve kü ltürel bedel g etirm ekted ir. A B 'nin bu bü yük bedele katlanm ak için hiçbir ak ılcı nedeni yo ktur(21). A B T ürk iye'den alacağ ı herĢeyi 6 M art 1995 belg esi ile alm ıĢtır. H em de hiçbir yük altına girmeden. 2) K ıbrıs T ürk iyesiz A B 'ye G irerse S o nuç N e O lur? G .K .R .Y .ile A .B .arasında tam ü yelik gö rüĢm eleri, 2000 yılı itibarıyla sürm ekted ir. O rtada duran o lasılık lar Ģunlard ır; a. A B birkaç yıl so nra G .K .R .Y .ni K ıbrıs C u m huriyeti o larak tam ü ye yapabilir. b. T ürk ve Y unan tarafları aralarınd a anlaĢırlar ve g irerler. B u durum d a anlaĢm anın "biçim ine" bak m ak federasyo n m u, ko nfed erasyo n m u o lduğu nu gö rerek değerlend irm e yapmak gerekir. a. A B 'nin G K R Y 'ni tam ü ye yap m ası duru m u, A B halen G K R Y ile sürdürdüğü görüĢm eleri, ik i taraf anlaĢm a sağ lam adan A B 'ye tam ü ye yaparsa bu nu n do ğuracağ ı so nuçlar nelerd ir?
* A B G K R Y 'ni ald ığ ı taktirde, adayı fiilen bö lm üĢ ve ik i d evletli yap ıyı m eĢru laĢtırm ıĢ o lur. A ncak A B bugü n, u luslararası anlaĢm alara ayk ırı bir biçim de, G K R Y 'nin K ıbrıs C u m huriyeti o larak (kağ ıt üzerind e) kabu l etm ekted ir. B u durum da G K R Y A B 'ye g ird iğ inde, K K T C 'nin bu lu nduğu bö lge de A B tarafından G K R Y 'nin (K ıbrıs C u m huriyeti'nin) bu lu nduğu bö lge de A B tarafından G K R Y 'nin (K ıbrıs C u m huriyeti'nin) bir parçası o larak m ütâlaa ed ilecektir. B u değerlend irm enin pratikte, realpo litik o larak "hiçbir anlam ı yo ktur." Ç ünkü K K T C kend i sınırları içinden egem en, bağ ım sız ve bütün devlet kurum ları ile hayattadır. Ö te yandan T ürk iye, kend isin in K K T C 'yi güvence altına ald ığ ını, T .B .M .M .kararları ile, C u m hurbaĢkanları dek larasyo nları ile, H ükü m et kararları ile, M .G .K .kararları ile ortaya koym u Ģ ve dü nyaya ilân etm iĢtir. A B G K R Y 'ni, T ürk iye'nin "o rtaya ko yduğu bu po zisyo nu nu bile bile alm ıĢ o lacaktır". B u durum k ağ ıt üzerind e T ürkiye ile A B 'yi karĢı karĢyıya getirm iĢ o lsa da ko zlar T ürkiye'nin ve K K T C 'nin elind ed ir. 25 yıld ır o lu Ģm uĢ bir yap ılanm a vard ır ve fiilen adada ik i devlet bu lu nm aktadır. A B ancak, T ürkiye'nin, "A B 'ye ad aylık statüsü içinde bu lu nm asından do layı", d ip lo m atik bask ı yap m a o lanak larına sahiptir. Z aten 10 -11 A ralık 1999 H elsink i do ruğunda T ürkiye'nin A B 'ye ad ay yap ılm asın ın ö nem li nedenlerinden birisi de budur. T ürkiye'ye "k ağ ıt üzerinde" A B perspektifi verm ek, A B perspektifin in d iğer konu lara (ve K ıbrıs'a) ö nceliğ in i sağ lam ak, T ürkiye'nin K K T C 'nin varlığ ını sürdürm e d irencin i k ırm ak. T ürkiye ile A B (ve Y u nanistan) arasında yeni bir d ip lo m atik çek iĢm e süreci baĢlar ve bu çek iĢm e zam an içinde azalarak sürer. B urada herĢey, T ürk iye'nin ve K K T C 'nin "kararlığ ına bağ lı o lur". T ürkiye ve K K T C 'de zaaf gö steren yö netim ler o rtaya çıkarsa bu d irenç zayıflar. Zaten AB'nin (ve Yunanistan'ın) uzun vadede pro jeksiyo nları bu o lasılık üzerine oturtulm u Ģtur. b. T ürk ve R u m tarafları bir çö zü m üzerind e anlaĢırlar ve bu fo rm ü l altınd a K ıbrıs A B 'ye g irer. B u o lasılık ik i ayrı baĢlık altında inclenm ek zo rundad ır; B irincisi, ik i tarafın ayrı egemenlik lerin i ö ngö ren bir çö zü m dür. T ürk tarafı da, R um tarafı da karĢılık lı o larak birbirlerin i "egem enlik hak larına sayg ı gö sterirler. A yrı eg em enliğ in tanın m ası pratikte, ik i ayrı devletin, ik i taraf arasında m utlak "eĢitliğ in" bu lu nduğu nu n kabu lü anlam ına gelir. B u durum d a da uzlaĢm anın çatısı, "ko nfederasyo n" fo rm ü lü nde kuru lm u Ģ o lacaktır. B u K ıbrıs ko nfederasyo nu, T ürkiye'nin içinde bu lu nm ad ığ ı A B 'ye ü ye o lur ise, T ürkler bak ım ından so run yine de çö zülm üĢ o lm az. Ç ünkü T ürk tarafı "ko nfederasyo n içinde a yrı egem enliğe sahip bir taraf o lsa bile", A B içind ek i ko nu m u fark lı o lacaktır.T ürk tarafın ın, "ko nfederasyo nu o luĢturan egem en taraflardan birisi o lm ası", T ürk tarafına, A B içindek i siyasal yap ılanm a sistem inde, "herhang i bir tam ü ye g ib i, A B m ekanizm aları içind e bağ m sız hareket etm e, yetk i ku llanm a o lanağ ı sağ lam az". A B sistem in i içtihatlarla yürüten o rganlar ve birim ler Ģunlard ır.
* AB Parlamentosu * AB Bakanlar Konseyi * AB Komisyonu * V e tam ü ye bu lu nan "ü lkeler" T ürk tarafı "ko nfederasyo nu n egem enliğ i bu lu nan bir tarafı" ko nu m u ndad ır. B ağ ım sız bir devlet değ ild ir. T ürk tarafı bağ ım sız o larak o y ku llanam az, veto hakk ı yo ktur. Ö rneğ in, B elçik a içindek i V alo n veya F lam anların ko nu m u ndad ır. A B , "ev içi iĢlerin i" içtihatlarla (o rganların ald ık ları k ararlarla) yürüttüğü için A B o rganları, ko nfederasyo n içindek i bir taraf aleyh ine, "yeni kararlar" alabilir. A B 'ye ko nfederasyo n o larak g iriĢte, T ürk tarafına ve T ürk iye'ye "gü venceler" verilm iĢ o lsa bile, bu gü venceler "u lu slararası anlaĢm a" niteliğ i taĢıyam az. Ç ünkü A B ilerde Ģö yle d iyebilir; "B u benim evim in içindek i bir had ised ir. B u ko nfederasyo nu n ik i ayağ ı da A B egem enlik (tasarruf) alanı içinded ir. Y eni bir karar ald ım ve Ģö yle değ iĢik lik yaptım " d iyebilir B u sistem T ürkiye A B gü m rük birliğ i sürecin de iĢletild i; A B 1995'de T ürk iye ile m alî yard ım ko nusund a bir belge im zalad ı. V e bu belg e ile T ürk iye'ye yard ım taahhüdü altına g ird i. H em en arkasından da; "N e yapayım , içerdek i bir ülke (Y unanistan) bu paranın verilm esin i veto etti, parayı verem em , benim sistem im bö yle çalıĢıyo r" ded i. A yn ı Ģey, T ürk tarafına ve T ürk iye'ye "verilebilecek güvenceler" için de geçerli o lacaktır". ''G ü vence var am a ü yem iz bu güvencenin çalıĢtırılm asını veto etti" d iyebilir. B una bile gerek kalm adan, yetkili o rganları güvenceyi k ald ıran baĢka bir karar alabilir. A B 'nin gerekçesi ise; "B u benim iç so runu m dur. Ġç sorunlarda o rganlar her türlü karar alabilirler, A B 'de iĢler kararlarla (içtihatlarla) yürür" d iyebilir. A B bu nu ded iğ i zam an da, kend i sistem i içinde "hukuken hak lıd ır". A ynen T ürkiye'ye, altında im zası bu lu nan yard ım ı verm em esi g ib i. F ederasyo n fo rm ü lü ; T ürk ve R u m tarafları ko nfed erasyo n yerine federasyo n çatısı altında A B 'ye g iriyo rsa, bu da ik inci duru m u m eyd ana getirir. B urada tarafların "eg m enlik hak ları" da yoktur. T araflar to plu luk (cem aat) ko nu m u ndad ırlar. Ġki tarafın aralarında anlaĢtık ları "federasyo n fo rm ü lü " ço k dengeli, ik i tarafın karĢılık lı çıkarların ı ko ru yan bir biçim de bu lu nabilir. A ncak bu federasyo n A B içine g irince durum değ iĢir. Ö rneğ in, "R u m lar biz bu federasyo nda ço ğunluğu o lu Ģturuyo ruz, ço ğulcu ve üniter bir yap ı kuru yo ruz" d iye dayattık ları zam an; R u m ların artık 1963'te yaptık ları g ib i, bu iĢi zo rla ve silâh yo lu ile gerçek leĢtirm elerine de gerek kalm ayacaktır. A B o rganların ın ve K ıbrıs federasyo nu nu n o luĢturan bir tarafın (R u m tarafı) isteğ i ile bu am aca ko layca u laĢılır ve federasyo nu n bir tarafı o lan K ıbrıslı T ürk ler, hukuken ve fiilen "azın lık" statüsüne düĢürü lebilir. B u iĢ, "A B "nin bir iç so runu o larak m ütalâa ed ilir.
T ürkiye'nin "d ıĢardak i üçü ncü bir ü lke o larak " ne ko nfederasyo n fo rm ü lü nde, ne de federasyo n fo rm u lü nde bir sö z ve m üdahale hakk ı o lm ayacaktır. Y anıt ço k basittir; B u iĢ A B 'nin iç so runudur. D ıĢardak ileri ilg ilend irm ez. * K ıbrıs T ürk lerin in (K K T C 'nin) A B içinde kend i hakk ın ı A B sistem i çerçevesind e ko ruyabilm esi için; K K T C 'nin ayrı bir ü lk e o larak A B 'ye tam ü ye o lm ası gerek ir. B u durum da bile fiili o larak duru m u nu ko ruyam az. S ınırlar kalk tığ ı için K K T C bö lgesi, R u m ların ve Y unanlıların eko no m ik, so syal ve kü ltürel iĢgali altına g irer. K ıbrıs T ürk leri de A B içinde değ iĢik bö lgelere yayılm ıĢ ve kaybo lm uĢ "fiili bir azınlık" o lur. T ürkiye A B d ıĢında ik en ne ko nfederasyo n, ne de federasyo n fo rm ü lü K ıbrıs T ürk lerin in eriyip ko ybo lm asını engelleyem ez. T ürkiye A B içine g irm iĢ o lsa tek gerçekci fo rm ü l Ģudur; * K o nfed erasyo n çatısı altında T ürk ler ve R u m lar A B 'ye g irerler, * V eya K ıbrıs T ürk ve K ıbrıs R u m devletleri o larak A B 'ye g irerler, A ncak T ürk iye A B d ıĢındad ır ve d ıĢında da tutulacaktır. ĠĢte bu nedenle A B ve Y unanistan, "üniter ve tek bir K ıbrıs'ın A B 'ye so ku lm asın ı" ısrarla istem ekted irler. A B eğer T ürk iye'yi yarın içine alm aya niyetli o lsa Ģu nu d iyebilird i; "B ugü n K ıbrıs u yuĢm azlığ ın ı çö zm eye gerek yo k, ik i devlet yan yana barıĢ içinde yaĢasın; birkaç yıl so nra T ürk iye A B 'ye tam ü ye o lurken fedrerasyo n veya ko nfederasyo n, hatta ayrı ayrı ik i d evlet o larak T ürk leri ve R u m ları A B 'ye alırız".T ürk iye, Y unanistan ve adadak iler, A B çatısı altında birlikte barıĢ içinde yaĢarlar." A m a A B bu nu d iyem iyo r çünkü T ürk iye yarın da A B içine alınm ayacak ; geleceğ in A vrupa B irleĢik D evletleri içinde T ürk iye bu lu nm ayacak. N eden? T ürk iye g irince A B kaybed iyo r ve tek kazanan taraf T ürk iye o lu yo r.B unu n nedeni Ģu ; T ürkiye'nin A B 'ye so syal, po litik, eko no m ik ve kü ltürel bedeli o lağanüstü yüksek. H iç neden yo kken, A B bu o lağanü stü bedeli yo k etm ek istem iyo r. A B içindek i to plu m sal dem o krasi de, kü ltür do kusu da bunu gerektiriyor. Z aten A B 'nin K ıbrıs'a iliĢk in po litikası ile, "gö rünürde T ürkiye'ye sö yled ik leri arasındak i çeliĢk i", A B 'nin gerçek T ürk iye po litikasın ı bir turnuso l kağ ıd ı g ib i o rtaya seriyo r. 3) G erçek B arıĢ N asıl S ağ lanır K ıbrıs'ta T ürk ve R u m tarafları arasında üzerinde ik i tarafın d a anlaĢabileceğ i bir barıĢın sağ lanabilm esi için bö yle bir anlaĢm anın Ģu so nuçları yaratacak nitelik te o lm ası gerek ir. a. A dada ik i tarafın (ik i devletin), bir d iğeri üzerin de egem enlik ve üstünlük yaratabileceğ i bir so nuca, uzun dö nem de de yo l açm am alıd ır. b. A da üzerinde ve E ge'de T ürk iye ve Y u nanistan arasınd a "dengeli ve ad il" bir so nuca u laĢılm alıd ır.
a. A da üzerinde ik i tarafın bir d iğeri üzerinde egem enlik ve üstünlük yaratabilecek so nuçların üzun dö nem de de o rtaya çık m am ası için; a.1) Ġki tarafın da ayrı ayrı egem enlik " hak ların ın bu lu nm ası a.2) Ġki bö lgeli yap ılanm anın (veya ik i devletli yap ılanm anın) karĢılık lı o larak kabu l ed ilm esi a.3) T ürkiye ve Y unanistan'ın adanın bütünü üzerinde "etk in garantö rlük" hak ların ın ve fiili duru m u nu n bu lu nm ası gerek ir. b. T ürkiye ve Y u nanistan'ın E ge'de dengeli ve ad il bir çö züm e ik ili gö rüĢm eler yo lu ile varm aları K ıbrıs'tak i ik i devletin aralarındak i iliĢk i düzenin i do ğrudan do ğruya ilg ilend ird iğ in i gö rm ek de gerçekci bir yak laĢım o lur. T ürkiye ve Y unanistan'ın E ge'dek i so runu çö zm üĢ bu lu nm aları K ıbrıs'ı do ğrudan do ğru ya etk iler. E ge'de so run sürüyo rsa; * B u K ıbrıs'ta ik i devlet arasındak i iliĢk ilere de yansır * K ıbrıs'ta ik i taraf arasında çö zü m o lur E ge'de bir so nuç alınam az ise, K ıbrıs'tak i duru m , her an bo zu lm aya hazır bir risk taĢır. K Y K Y
ıbrıs'ta denge ve E ge'de denge so runları birbirlerinin ayrılm az parçalarıd ır. T ürkiye ve unanistan, K ıbrıs ve E ge'de eĢ-zam anlı o larak uzlaĢm a zo runlu luğu vard ır. Ç ünkü ıbrıs'tak i u yu Ģm azlık, "K ıbrıs'tak i T ürk ve R u m tarafları arasında o lduğu kadar, T ürkiye ve unanistan arasındad ır da."
K ıbrıs ve E ge'de A nlaĢm anın Gerekleri T ürkiye'nin ve Y unanistan'ın K ıbrıs ve E ge'de uzlaĢabilm eleri için "ik i ü lkenin siyasi iradeleri yanında ve bu nd an da "ö nem li"o larak, A .B .nin ve A B D 'nin T ürk iye ve Y unanistan ile "iliĢk ileri" sö z ko nusudur. Ç ünkü, Y unanistan'ın K ıbrıs ve E ge'de uzu n yıllardan beri sürdürm ekte o lduğu "ü stünlüğü ele geçirm e" po litikasının arkasında, A .B .nin ve A B D 'nin Y unanistan'a verd ik leri "destek" yatm aktad ır. Y unanistan, A B 'nin ve A B D 'nin "kend i arkasınd a bu lu nduğu nu" gö rdüğü ve hissetiğ i sürece, K ıbrıs'ta ve E ge'de "ü stünlüğü ele geçirm e çabalarından ve po litikalarından" hiçbir zam an vazg eçm eyecektir. H elsink i do ruğu ö ncesinde ve so nrasında Y u nanistan'ın T ürk iye ile "do stluk gö rüntüsü" verm esin in arkasında", bu üstünlüğü sağ lam ak için A B desteğ inin d e kend i arkasında bu lu nm asında yatm aktad ır. G erçek ler o rtaya çık m aya baĢlad ık ça, bu yo lu n da bir çık ıĢ yo lu o lm ad ığ ın ı A .B .de so nu nda anlayacaktır. Ç ünkü T ürk iye'nin, K ıbrıs'ta ve E ge'de, "Y u nanistan'a üstünlük sağ laycak bir çö züm ü " kabu l etm esi sö z ko nusu değ ild ir. K ıbrıs'ta çö züm ü n sağ lanabilm esi için, A B 'nin ve A B D 'ninT ürk iye ve Y u nanistan'a eĢit uzak lıkta durm aları ve T ürkiye'ye d ıĢ bask ı u ygu lam am aları gerek ir. B u yap ılabilirse, Y unanistan ve R u m lar, "T ürkiye ve K K T C ile,ad il ve deng eli bir anlaĢm adan baĢka çö zü m kalm ad ığ ın ı" gö rürler ve kend ilerine üstünlük sağ layacak çö zü m lere bel bağ lam aktan vazg eçerler.
T arihte de, B atı'nın Y u nanistan'ın arkasında durm ad ığ ı dö nem lerde T ürk -Y unan iliĢk ileri ad il ve dengeli bir biçim de yürü m ü Ģtür. B und an ö ncek i bö lü m lerde, yak ın geçm iĢte yaĢanm ıĢ o laylarla ilg ili açık lam alar, bu gö rüĢü do ğrulam aktad ır. 2000 yılın ın baĢında "aldatıcı bir iyim serlik havası" ö zellik le yaratılm ıĢ bu lu nm aktad ır. Y unanistan'ın "do stluk ad ı altında" K ıbrıs'ta ve E g e'de üstünlüğü A B desteğ i ile elde etme" çabaları sürm ekted ir.T ürk kam uo yu na "enjekte ed ilm eye çalıĢılan o rtam ",Y unanistan'ın bu üstünlük sağ lam a po litikasına yard ım cı o lm aktad ır.T ürkiye'nin A B 'ye "adaylığ ı" fo rm ü lü altında, T ürkiye'nin u lusal çıkarlarını ko ru m a d irencinin k ırılabileceğ i varsayım ına dayand ırılan bu po litik a, zam an geçtikçe yerini gerçek lere bırakacak ve bu gerçek lerin, "gö sterilm ek istenenden ço k fark lı o lduğu" anlaĢılacaktır. O zam an yeniden baĢlang ıç no ktasına dö nü lecektir.B ugün tem el po litik a, A B 'nin Y u nanistan tarafınd a yer alarak, Y unanistan'ın K ıbrıs ve E ge'd e üstünlüğü ele geçirm esi po litikasına oturtulm u Ģtur. A B 'nin bu hatasını zam an geçirm ed en gö rm esi gerek ir. A k si halde T ürk iye-A B iliĢk ileri de bu nd an bü yük zarar gö recektir.
KAYNAKLAR 1) Dr.Cosmos Megalommatis, "Turkish-Greek Relations", Cyprus Foundation, 1994 2) K ıbrıs R ehberi, T T O K , Ġstanbu l, 1994. 3) 150 S o ruda K ıbrıs S o runu, S abahadd in Ġsm ail, K K T C , L efko Ģe, K astaĢ Y ayın, Ġstanbu l 1998. 4) K ıbrıs'ta G asped ilen ve Y itirilen T ürk T apu ve A razi H ak ları, M .H aĢim A ltan, K K T C , B aĢbakanlık, L efko Ģe, 1999. 5) K ıbrıs'ta H ristiyanlaĢtırm a ve R u m laĢtırm a H areketleri, M .H aĢim A ltan, K K T C , G irne 1997. 6) A tatürk D evrim lerin in K ıbrıs T ürk T o plu m u na Y ansım ası, M .H aĢim A ltan, K K T C , M illi E ğitim B akanlığ ı, A nkara 199 7. 7) The Western Question in Greece and Turkey, Arnold J.Toynbee, Londra, 1923 8) S abahadd in Ġsm ail, a.g.e. 9) D r.A ndrew M ango , "A tatürk" P .538, Jo hn M urray L td, L o ndo n, 1999. 10) Dr.V.D.Volkan and Norman ltzkuwitz, "Turks and Greeks", The Eothen Press, England, 1994. 11) D r.C hristian H einze, "T he C yprus C o nflict, L efko Ģa, 1997.
12) Prof.Dr.Richard A.Patrik, "Political Geography and Cyprus Conflict", Ontario, 1976. 13) R auf D enktaĢ, "T he C yprus T riang le, K .R ustem and B rother, L o ndo n, 1988. 14) Rauf D enktaĢ, R au f D enktaĢ'ın H atıraları, 1964 -1974, B o ğaziçi Y ay., Ġstanbu l. 15) Dr.Andrew Mango, a.g.e. 16) Dr.Andrew Mango, a.g.e. 17) Dr.Andrew Mango, a.g.e. 18) R auf D enktaĢ, T he C yprus T riang le, K .R u stem and B rother, L o ndo n, 1988. 19) T .T ülü m en, "Ġran D evrim i H atıraları", Ġstanbu l, 1998. 20) D r.C hristian H einze, "C ypru s 2000" M ünchen, 1999. 21) E ro l M anisalı, "B ıçak S ırtındak i D ü nya ve T ürk iye" C u m huriyet Y ayınları, Ġstanbu l 1998. SON